Cevap :
Paleolitik Çağ: Yontma veya Eski Taş Çağı olarak da adlandırılan Paleolitik Çağ günümüzden yaklaşık 2 milyon yıl önce başlamış ve 10.000 yıl önce son bulmuştur. Ancak verilen bu tarihlerin dünya geneli içinde geçerli olduğunu ve yerel olarak değişmeye açık bulunduğunu da belirtmek gerekir. İnsanlık tarihinin % 99’u gibi çok büyük bir bölümünü kapsayan bu çağ, aynı zamanda ilk insan atalarının ortaya çıkışı ve ilk aletlerin üretimi yoluyla insanlaşma sürecine girişi temsil etmesiyle de söz konusu tarihin gelişimi içinde çok önemli bir yer tutmaktadır.
Mezolitik Çağ:Paleolitik Çağ ile Tarihöncesi uygarlığının gelişme sürecinde, kültürel evrelerin en uzunu ve buzul çağlarının kültürel karşılığı olan; insanlığın ilk ortaya çıkışından, MÖ yaklaşık 10.000 yıl öncesine kadar süren arkeolojik çağ. Bu çağda çaytaşı, çakmaktaşı, hayvan kemikleri ve ağaç gibi doğal maddelerden yapılan ilk aletlerin kullanılmaya başlandığı ve insanların mağara, kaya sığınağı gibi yerlerde "büyük gruplar" / "kalabalık aileler" biçiminde yaşadıkları bilinmektedir.
Neolitik Çağ: Son buzul çağının bitişiyle iklimde meydana gelen değişim daha ılıman ortamda yaşayan bitki ve hayvan türlerinin çoğalmasına olanak vermiş, günümüzdekine benzer doğal bir ortam oluşmuştur. Arpa, buğday gibi bitkilerle koyun, keçi ve domuz gibi hayvanların yabani ataları bu ılıman ortamın flora ve faunasının arasına girmiştir.Bu olumlu değişimin sonucunda insanlık tarihinin ilk büyük devrimi olarak kabul edilen NEOLİTİK DEVRİM yaşanmıştır. Neolitik devrim insan topluluklarının binlerce yıl boyunca geçimini sağladığı avcılık ve toplayıcılık yerine üretime başlaması yani tarım ve hayvancılığı öğrenmesidir. Neolitik devrim elbette ki dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan değişik insan guruplarınca aynı anda yaşanabilmiş değildir.Elde edilen arkeolojik verilere göre, bu devrim ilk kez Ortadoğu’da ve M.Ö. 9000-7000 yılları arasında uzun bir süreç sonunda gerçekleşmiştir.
1. YONTMA TAŞ DEVRİ (PALEOLİTİK):
Eski Taş Devri ya da Kaba Taş devri olarak da adlandırılır.
Jeologların Buzul Çağı adını verdikleri dönemi kapsar.
Bu devrin özellikleri şunlardır:
1) İnsanlık tarihinin en uzun dönemidir
2) Yeryüzü buzullarla kaplıdır.
3) İnsanlar tamamen doğaya bağlıdır. İnsanlar küçük gruplar halinde avcılık ve toplayıcılıkla hayatlarını devam ettirmişlerdir. Besin üretimine henüz geçilmemiştir.
4) İklim koşullarının zorlayı etkisi, insanların bu dönemde mağara gibi doğal kaynaklarda yaşamasına neden olmuştur. Bu doğal kaynakların yanı sıra, oturabilecekleri yerleri, açık alanlara kendileri de yapmaya başlamışlardır.
5) İnsanlar, yaşadıkları mağaralara, avladıkları hayvanların resim ve figürlerini yaparak ilk sanatsal eserleri yapmışlardır.
6) Doğadaki çakmak taşları ilkel şekilde yontularak ya da kemikler kullanılarak silahlar yapılmıştır.
7) Ok ve yay da kullanılmaya başlanmıştır.
8) İnsanlar av hayvanlarını ya da yemiş dolu ağaçları bulabileceği yerlere gitmek zorunda olduğundan yaşam tarzı göçebeliktir.
9) Giyimde hayvan postlarından ve büyük yapraklardan yararlanılmıştır.
10) İnsanların sosyalleşme süreci henüz başlamamıştır. Bununla birlikte klanlar ortaya çıkmıştır.
11) Dönemin sonuna doğru ateş insan tarafından kontrol altına alınmıştır. Ateşin kontrol altına alınması, tarih öncesi devirlerin en önemli gelişmesidir. Ateş, ısınma, aydınlanma, yiyecekleri pişirme, madenlerin işlenmesi, haberleşme, çanak çömlek yapımı ve yırtıcı hayvanlardan korunma aracı olarak kullanılmıştır.
12) Totemizm denilen ilk inanış başlamıştır.
2. ORTA TAŞ DEVRİ (MEZOLİTİK)
1) Buzullar erimeye başlamış ve günümüzdeki iklim şartları ortaya çıkmıştır.
2) Avcılık ve toplayıcılıktan üretime geçiş başlamıştır. Yoğun besi toplama evresinin son aşamasıdır. İlkel tarımın bu evrede başladığı düşünülmektedir, ilk yetiştirilen ürünler arasında buğdaylar bulunmaktadır. Bu dönem insanın geliştirdiği teknoloji Mikrolit adı verilen çoğunluğu geometrik çakmak taşı aletlerdir.
3) Yontma Taş Devri ile Cilalı Taş Devri arasında geçiş dönemidir.
Mezolitik dönemin en önemli özelliği mikrolit denilen küçük aletlerin ortaya çıkmasıdır. Bunun değişen doğa, fiziki ve fauna (hayvan varlığı) koşullarının sonucu küçülen avlara karşı geliştirilen teknolojidir. Mezolitik dönem Paleolitikten Neolitiğe geçişi sağlayan ara evre olduğu kabul edilir. Bazı bilim adamları Mezolitik dönem ayrımını yapmayarak doğrudan doğruya Paleolitik dönem tanımını kullanırlar. Tam olarak Mezolitik döneme tarihlenen yerleşim yeri yoktur. Çakmak taşı ve obsidyen mikrolitler ahşap bir sapa sıra ile çakılması sonucunda oraklar ortaya çıkmıştır. Bu da üretimde biçme işleminin oluştuğunu kanıtlar. Mezolitik çağdaki Anadolu insanı yaşadıkları çevreyi kendinden önce yaşayanlardan çok daha iyi bir biçimde değerlendirdiklerini söyleyebiliriz.
Anadolu Yerleşim Merkezleri: Yerleşim Merkezleri: Antalya’da Beldibi, Göller bölgesinde Baradiz, Ankara çevresinde Macunçay, Samsunda Tekkeköy
3. YENİ TAŞ DEVRİ (NEOLİTİK):
Cilalı Taş Devri olarak da adlandırılır.
Cilalı Taş Devrine giren ilk kültür havzası Ön Asya’dır.
Taş devrinin en kısa süren dönemidir.
Bu devrin özellikleri şunlardır:
1) Taştan daha sert, kesici ve dayanıklı aletler yapılmıştır.
2) Keten, kenevir gibi bitkiler yetiştirilerek bu bitkilerin liflerinden giysiler yapıldı, dokumacılık başladı.
3) Su boylarında bitkiler yetiştirilmeye başlandı.
4) Buğday, arpa, bakla, darı gibi ürünleri yetiştirmeye başlayan insanlar, üretken nitelik kazandı.
5) İlk defa hayvanlar evcilleştirildi.
6) Tarım ve hayvancılığın başlamasıyla yerleşik hayata geçildi. İnsanın üretici durumuna ulaşması kendi besinini üretmesiyle başlamıştır. Tarım faaliyetleri, sürekli yerleşme merkezleri kurulmasına yol açmıştır.
7) İhtiyaç fazlası üretimin ortaya çıkması ile ticaret başladı.
8) Besinlerin daha iyi ve uzun süreli korunabilmesi için, pişirilmiş toprak kaplar üretilmiştir. Böylece ilk seramik kültürü de gelişmeye başlamıştır.
9) İlkel barınaklar yapıldı ve köyler oluştu (İlk defa köy kültürü ortaya çıktı ).
10) Tekerlek icat edilmiştir.
11) Bir arada yaşamaya başlayan insanlar arasında işbölümü oluştu.
12) İnsanların birlikte yaşamasının sonucu olarak, toplumsal düzeni sağlayan yazısız hukuk kurallar ortaya çıkmıştır.
13) İnsanlarda mülkiyet kavramı oluştu.
14) Resim ve heykel sanatında da ilerlemeler görülmüştür.
15) Dolmen, menhirler ve Tümülüs ( ilkel anıtlar ) dikildi.