Cevap :

Bağlaç Olan da / de’nin Yazılışı

Bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar: Kızı da geldi gelini de. Durumu oğluna da bildirdi. Sen de mi kardeşim? Güç de olsa. Konuşur da konuşur.

UYARI: Ayrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz: Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var (Gidip te gelmemek var, gelip te görmemek var değil)

UYARI: Ya sözüyle birlikte kullanılan da ayrı yazılır: ya da

UYARI: Da / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır: Ayşe de geldi(Ayşe’de geldi değil). Kitabın kapağına da dikkat et (Kitabın kapağına’da dikkat et değil).

"de" bağlacının ve "de" bulunma durum ekinin yazımı:

"de" "da" bağlacı da tıpkı "ki" bağlacı gibi ayrı bir sözcük olduğu için daima ayrı yazılır. Bulunma durum eki olan "-de,-da, -de,-ta" ise eklendiği sözcüğe bitişik yazılır, "de, da" bağlacıyla "-de,-da,-te,-ta" ekleri birbiriyle karıştırılmamalıdır. Pratik olarak birbirinden şu şekilde ayırt ederiz: Cümle içerisinde cümleden "de"yi çıkartırız, eğer cümlenin yapısında bir bozukluk olmuyorsa o "de" bağlaçtır. Cümlenin yapısı bozuluyorsa o "de" bulunma durum ekidir.

 

Bulunma Durumu Eki -da / -de / -ta / -te’nin Yazılışı

Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da)kalmak, ayakta (ayak-ta) durmak, işte (iş-te) çalışmak vb.

Yurtta sulh, cihanda sulh. (Atatürk)

 

Bağlaç Olan ki’nin Yazılışı

Bağlaç olan ki ayrı yazılır: bilmem ki, demek ki, kaldı ki vb.

Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlen­sin. (Atatürk)

Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer.

Birkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır: belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki. Bu örnekler­den çünkü sözünde ek aynı zamanda küçük ünlü uyumuna uymuştur.

Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki sözü de ayrı yazılır: Ders bitti, zil çaldı mı ki? Seni öyle göreceğim geldi ki.

 

"ki" bağlacının ve "-ki" ekinin yazımı:

Türkçede üç çeşit "ki" vardır: Bağlaç olan"ki", sıfat yapan "-ki" ve zamir olan(ilgi zamiri) "-ki". Bağlaç olan "ki" daima ayrı yazılır. Sıfat yapan "-ki" ve zamir olan "-ki" eklendiği sözcüğe bitişik yazılır.

Dilimizdeki bu üç farklı "-ki"yi birbiriyle karıştırmamak için şu pratik yöntemleri uygulayın.

Cümle içerisinde -ki'den sonra -ler çokluk ekini getirebiliyorsanız o -ki zamir olan -ki'dir. Ayrıca zamir olan -ki'nin bir ismin yerini tuttuğunu ve genellikle zamirlerin üzerine geldiğini de unutmamalıyız.

Sıfat yapan -ki de sıfat tamlaması kurar. Sıfat yapan -ki her zaman bitişik yazılır. Pratik olarak önündeki isme "hangi" sorusunu yönelterek bulur ve diğer -ki'lerden ayırt ederiz, öyleyse bu sıfat yapan -ki eklendiği sıfata daima bitişik yazılır.

Bağlaç olan "ki" ise daima ayrı yazılır. Diğer "ki" ekleriyle karıştırmamak için cümleden çıkartırız, cümlenin yapısında ciddi bir bozukluk olmuyorsa o "ki" bağlaç olan "ki"dir. Ayrıca bağlaç olan ki'nin daha vurgulu söylendiğini de göz önünde bulundurmak gerekir.

• Mademki, halbuki, oysaki.çünkü.sanki... sözcüklerindeki 'ki' ler bağlaç olmasına rağmen kalıplaştığı için bitişik yazılır.

 

 

Soru Eki mı / mi / mu / mü’nün Yazılışı

Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumla­rına uyar: Kaldı mı? Sen de mi geldin? Olur mu? İnsanlık öldü mü?

Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: Verecek misin? Okuyor muyuz? Çocuk muyum? Gelecek miydi? Güler misin, ağlar mısın?

Bu ek sorudan başka görevlerde kullanıldığında da ayrı yazılır: Güzel mi güzel! Yağmur yağdı mı dışarı çıkamayız.

UYARI: Birleşik fiillerde mi soru eki iki kelimenin arasına da gelebilir: Vaz mı geçtin?

 

"mi" soru edatının yazımı:

"mı, mi, mu, mü" soru edatı eklendiği sözcükten her zaman ayrı yazılır, kendinden sonra gelen ekler soru edatına bitişik yazılır:

Soru edatı olan "mı, mi, mu, mü" ile fiilden fiil yapan olumsuzluk eki olan -ma,-me' nin darlaşmış biçimi birbiriyle karıştırılmamalıdır:

Soru edatı olan "mı, mi, mu, mü" cümleye soru anlamından başka anlamlar da katabilir. pekiştirme görevi, zaman anlamı ve reddetme, kabullenmeme anlamında kullanılabilir.

Baz; kimseler de serçe gibidir; akılları hep darıdadır. Bağlaç olduğu "de" için ayrı

Gönül meselesini de ne yazık ki bilgi ile hâlletmek her zaman mümkün değildir./ Bağlaç olan "de" ve "ki" ayrı.

Onun için dikkat ederseniz erbabı, bu gibi hâllerde daha çok kahve falına, el falına başvurur.! Hal eki olan "-de" bitişik.

Sonunda kala kala daha kolayca, mantıkla ve hayattaki tecrübelerle içinden çıkmak mümkün olan spallere cevap vermek işi kalıyor ki Mustafakemalpaşa kazasından bana mektup gönderen vatandaş­larıma önce böyle bir sual sordukları için teşekkür ederim. I hayattaki sıtat olan ki bitişik, kalıyor ki bağlaç olan ki ayrı.

 

Yazının büyük bölümünde aşağıdaki linkten faydalanılmıştır.

Bağlaç Olan da / de’nin Yazılışı

Bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar: Kızı da geldi gelini de. Durumu oğluna da bildirdi. Sen de mi kardeşim? Güç de olsa. Konuşur da konuşur.

UYARI: Ayrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz: Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var (Gidip te gelmemek var, gelip te görmemek var değil)

UYARI: Ya sözüyle birlikte kullanılan da ayrı yazılır: ya da

UYARI: Da / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır: Ayşe de geldi(Ayşe’de geldi değil). Kitabın kapağına da dikkat et (Kitabın kapağına’da dikkat et değil).

"de" bağlacının ve "de" bulunma durum ekinin yazımı:

"de" "da" bağlacı da tıpkı "ki" bağlacı gibi ayrı bir sözcük olduğu için daima ayrı yazılır. Bulunma durum eki olan "-de,-da, -de,-ta" ise eklendiği sözcüğe bitişik yazılır, "de, da" bağlacıyla "-de,-da,-te,-ta" ekleri birbiriyle karıştırılmamalıdır. Pratik olarak birbirinden şu şekilde ayırt ederiz: Cümle içerisinde cümleden "de"yi çıkartırız, eğer cümlenin yapısında bir bozukluk olmuyorsa o "de" bağlaçtır. Cümlenin yapısı bozuluyorsa o "de" bulunma durum ekidir.

 

Bulunma Durumu Eki -da / -de / -ta / -te’nin Yazılışı

Bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da)kalmak, ayakta (ayak-ta) durmak, işte (iş-te) çalışmak vb.

Yurtta sulh, cihanda sulh. (Atatürk)

 

Bağlaç Olan ki’nin Yazılışı

Bağlaç olan ki ayrı yazılır: bilmem ki, demek ki, kaldı ki vb.

Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlen­sin. (Atatürk)

Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer.

Birkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır: belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki. Bu örnekler­den çünkü sözünde ek aynı zamanda küçük ünlü uyumuna uymuştur.

Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki sözü de ayrı yazılır: Ders bitti, zil çaldı mı ki? Seni öyle göreceğim geldi ki.

 

"ki" bağlacının ve "-ki" ekinin yazımı:

Türkçede üç çeşit "ki" vardır: Bağlaç olan"ki", sıfat yapan "-ki" ve zamir olan(ilgi zamiri) "-ki". Bağlaç olan "ki" daima ayrı yazılır. Sıfat yapan "-ki" ve zamir olan "-ki" eklendiği sözcüğe bitişik yazılır.

Dilimizdeki bu üç farklı "-ki"yi birbiriyle karıştırmamak için şu pratik yöntemleri uygulayın.

Cümle içerisinde -ki'den sonra -ler çokluk ekini getirebiliyorsanız o -ki zamir olan -ki'dir. Ayrıca zamir olan -ki'nin bir ismin yerini tuttuğunu ve genellikle zamirlerin üzerine geldiğini de unutmamalıyız.

Sıfat yapan -ki de sıfat tamlaması kurar. Sıfat yapan -ki her zaman bitişik yazılır. Pratik olarak önündeki isme "hangi" sorusunu yönelterek bulur ve diğer -ki'lerden ayırt ederiz, öyleyse bu sıfat yapan -ki eklendiği sıfata daima bitişik yazılır.

Bağlaç olan "ki" ise daima ayrı yazılır. Diğer "ki" ekleriyle karıştırmamak için cümleden çıkartırız, cümlenin yapısında ciddi bir bozukluk olmuyorsa o "ki" bağlaç olan "ki"dir. Ayrıca bağlaç olan ki'nin daha vurgulu söylendiğini de göz önünde bulundurmak gerekir.

• Mademki, halbuki, oysaki.çünkü.sanki... sözcüklerindeki 'ki' ler bağlaç olmasına rağmen kalıplaştığı için bitişik yazılır.

 

 

Soru Eki mı / mi / mu / mü’nün Yazılışı

Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumla­rına uyar: Kaldı mı? Sen de mi geldin? Olur mu? İnsanlık öldü mü?

Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: Verecek misin? Okuyor muyuz? Çocuk muyum? Gelecek miydi? Güler misin, ağlar mısın?

Bu ek sorudan başka görevlerde kullanıldığında da ayrı yazılır: Güzel mi güzel! Yağmur yağdı mı dışarı çıkamayız.