Cevap :

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kuzey yarım kürede yer alan, Avrupa ve Asya kıtaları arasında geçiş noktası oluşturan, üç tarafı denizlerle çevrili, Yunanistan, Gürcistan, Bulgaristan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Irak ve Suriye ile komşu olan ülkedir Osmanlı Devleti’nin yıkılışı ile aynı topraklar üzerine kurulan ülke 1923 yılında cumhuriyetin ilanı ile tam adı olan “Türkiye Cumhuriyeti Devleti” adını almıştır

Hititler, Frigler, Lidyalılar, Asurlular, Likyalılar, İyonlar gibi medeniyetlere, Bizans, Osmanlı gibi imparatorluklara ev sahipliği yapmış topraklar üzerine kurulan Türkiye, bir tarih, kültür, medeniyet ve turizm merkezidir Ülkenin birçok yerinde ilkçağlara ait kalıntılar, antik şehirler, medeniyet izleri mevcuttur Tarihi yönden bu kadar zengin olmasının yanı sıra bulunduğu coğrafi konum nedeniyle de zengin coğrafi özelliklere sahiptir Marmara, Ege, İç Anadolu, Karadeniz, Akdeniz, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu olarak yedi coğrafi bölgeye ayrılan topraklarında farklı iklim ve bitki örtüsü çeşitleri barındırır Daha çok ılıman ve Akdeniz ikliminin hakim olduğu Akdeniz, Ege ve Marmara bölgelerinin aksine, ülkenin iç taraflarına ve doğusuna gidildikçe değişen ve sertleşen bir iklim yapısına rastlanır Bu özellik yerleşim türü, yaşam koşulları, ulaşım, ekonomi, tarım, hayvancılık, sanayileşme gibi birçok alanı etkiler Her bölgenin kendine has tarım ürünleri vardır ve farklı zamanlarda üretim yapılır

Tüm bu özellikleri ile çağdaş medeniyet seviyesini yakalamış bir ülke olan Türkiye, gelişim adına yeni adımlar atmayı sürdürmekte, kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirmeye çalışmakta ve her geçen gün dünya gözünde daha önemli bir yer kazanmaktadır

KAynak:www.forumacil.com

ÖĞRETMENE MEKTUP

Bir dünya kurmuştuk belki 
Dört köşe bir oda içinde biz,
En güzel anılarımızı orada yazmıştık defterlerimize,
Hayatta en hakiki mürşidin
ilim ve fen olduğunu sizden öğrenmiştik ilk önce,
Sıralarca dizilip
sürelerce sizi dinleyişimizde bir maksadımız vardı elbet, 
Biz bilmiyorduk belki..



Adınızı pek söyleyemedim ama
Öğretmenim demek daha hoş geliyordu
“öğretmenim”
garip şimdi 
“belki” dediğim maksatlarımızı,
Yavaş yavaş anlamaya başladım belki.
Öğretmenim dediğim sırdaşım,
Kimi zaman arkadaşım ve senelerce 
Konuştuğum, yazdığım
ya da okuduğum her yazıda 
Her adımımda varolduğumu anımsadığım
öğretmenim.



Sizden öğrendim kitap okumayı ,
Yazmayı sizden öğrendim,
Sizden öğrendim işte belki dediğim maksatlarımı 
yaşamayı. 
İlk önce okuduğum kitapla 
son yazdığım şiir arasında kalan zamanımda 
İnsan olmayı.



Türk olup, Türk yaşamayı, 
Atatürk olup, hür yaşatmayı
Gülmeyi, ağlamayı belki yine evlat olmayı,
Öğrenmeyi ve öğretmeyi sizden öğrendim.



Hayata en güzel objektiflerden bakıyorum,
Bu arada objektif demeyi de öğrendim öğretmenim.
Okuyabilme arzusuyla çıktığımız bu yolda 
Seçim haklarımızı saydığınız o günlerimizde
Hala belki diye takıldığımız kelimecikleri 
Öğrenmeye çalışmayı bıraktım artık. 



Elime bir kağıt geçtiğinde karalamak yırtmak yerine 
her boşluğuna bir harf yazmayı hevesle istemenin 
Hangi belkilerimize ışık tutacağını sonradan öğrenecektik işte.



Öğrenebildik öğretmenim



Okul yokuşunu çıkarken 
ardımızdan gelen yorgun nefesi
Yıllar sonra ensemde hissettiğimde
Gözlerimdeki ince bir ıslaklığın sebebini. 



Ya da her zilin çalışında 
ısrarla cümlelerinizi bitirmeye çalışırken 
Müsaade etmenizi beklemeden tenefüse 
çıkmaya çalışan öğrencilere 
Umutsuzca bakarken gözlerinizde beliren ifadeyi.



Ve her seferinde yağmurda ıslanırken kafamın üstünde
Beliren şefkat unsuru şemsiyenizin
Üzerime düşmesini engellediğiniz
yağmur damlalarından birinin 
yıllar sonra üzerine düşeceği bir öğrenciye
şemsiye tutabileceğimizi öğrendik.



Ve yine yıllar sonra 
İki öğrencimle otururken kulağını çınlattığımız
Siz saygıdeğer öğretmenlerimizin
Belkilerimiz ve maksatlarımızı
Bize öğrettiğinizi öğretmeyi öğrendik.



Evet, okutmayı seçtim öğretmenim.
Taa ki benim için de şiir yazan
Bir öğrencim oluncaya kadar,
Taa ki o şiiri yazacak bir öğrenci yetiştirinceye kadar..



Temelini attığınız binayım ben,
Özlemini kurduğumuz geleceğimiz benim.
Cumhuriyeti kuran ellerden, 
Yaşatacak ellere kadar elleriniz benim. 
Yaşamaya dair maksadım , sevincimdiniz belki
Ellerinizden öpüyorum, öğretmenim
Ellerinizden öpüyorum...