Cevap :
İSTEDİĞİN GİBİ OLMADI
Yıl 1919. Sen kurtuluş yoluna çıkıldığında sen sevgili Atam ne devlet vardı, nede millet. Bütün yurt işgal edilmişti ordularımız dağıtılmıştı. Padişaha teslim olmuş halkımız sindirilmişti. Düşman dört bir yandan yurdumuzu işgal etmeye başlamış herkesin eli kolu bağlı oturuyordu. Ve sonra sen çıktın elinde süngüsü ayağında çarığı ile bir milleti ayağa kaldırdın. Sırtında ve kağnısında cephanesi ile kadınlarımızla… Ve bu vatanı böyle kurtarıp, biz emanet ettiniz.
Şimdi ülke senin hayal ettiğin gibi bir ülke değil. Çünkü her yerde hırsızlar ve dolandırıcılar var. Ülkemiz çıkarlarından çok kendi çıkarlarını düşünen insanlar var. Hastaneye gelen hastanın önce kılık kıyafetine bakan doktorlarımız var. Zenginlerin önünde ayağa kalkan yoksula ise neyin var? Diye bağırıp yüzüne bile bakmadan reçete yazan doktorlar var.
Hemen her sorunda anıtkabire koşan senden medet bekleyen insanlarımız var. İşte sende görüyorsun senden medet bekleyenler halbuki sen çalış dedin üretin dedin. Onlarsa üretmek yerine her sıkıştıklarında sana koşuyorlar.
2.Dünya savaşında Almanya Japonya Rusya yerle bir oldu. O zamanlar biz çok iyiydik. Ama şimdi bu ülkeler bizden çok iyiler. Çünkü bu ülkelerimiz insanları canla başla çalıştılar. Hem de gece gündüz çalıştılar. Severek isteyerek çalıştılar bu güne geldiler. Ama bizde her zaman kavga vardı. Kendi menfaatlerini önde görenler vardı. Ve bu insanlar var oldukça biz uygar ülkelerin seviyesine ulaşamayız.
Atam sen bir duvar ördün ama kimse o duvarın üzerine bir şey koymadı. Ama merak etme o duvarı biz öreceğiz. O duvarı biz tamamlayacağız.
Sana bir şey daha söylemek istiyorum Atam siyasetçiler düzgün çalışmıyor. İnsanlara, bilime, sanata hiç önem vermiyorlar. Senin söylediklerinin çoğu sözde kalıyor. Ne ışığımız fen oldu nede köylü milletin efendisi oldu. Sen köylünün önünde öğretmenin önünde eğilirken şimdi bunlar konuşturulmuyor bile.
Sevgili Atam sen sakın üzülme bu kişilerin karşısında biz olacağız. Yanlış olan ne varsa senin ışığında bunları düzelteceğiz. İlkelerin bize ışık olacak.
Sevgili Atam çok çalışıp dediğin gibi övüneceğiz. Sana sevgi ve saygılarımı sunuyorum
Atam!,
Sen tüm zorluklara göğüs germiş, yılmadan, bıkmadan çalışmış, kendi menfaatlerini düşünmeden halkı için çalışmış büyük bir öndersin. Sen, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürksün.
Bazen seni düşünüyorum; çünkü seni anlamak istiyorum. Bütün bu yaptıklarını nasıl başardın diye bir defa daha düşünüyorum. Dediğin sözü hatırlıyorum sonra, “Bir Türk dünyaya bedeldir.” Evet Atam… Bir Türk dünyaya bedeldir.
Seni çok özlüyorum Atam. Keşke yanımda olsaydın, ellerinden öpebilseydim. Sen hepimizin, Türk milletinin kalbinde yaşıyorsun.
Sana layık olabilmek için çok çalışıyorum Atam. Bize emanet ettiğin cumhuriyete sahip çıkabilmek için… Diyorum ki, “ Bir Türk neyin üstesinden gelemez ki? Bütün zorluklara rağmen başarma ve kazanma azmini kendimde buluyorum. Muhtaç olduğum kudretin damarlarımdaki asil kanda mevcut olduğunu biliyorum.
Atam! Ben, dünyanın her yerinde barış olsun istiyorum. Senin dediğin gibi “Yurtta sulh, cihanda sulh” olsun istiyorum. Savaşlarda hiç suçu olmayan masum insanlar, çocuklar, anneler, babalar ölüyor. Daha fazla toprak kazanabilmek için yapılan haksızlıklara tahammül edemiyorum.
Sen, sanata ve kültüre çok önem verirdin. Bir sözünde “Türk milleti, Türk sanatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişecektir.” diyorsun. Gelişiyoruz Atam; eğitimde, sanatta, ekonomide, ticarette başarılı işlere imza atıyoruz.
Keşke yanımızda olsaydın, sana sıkı sıkı sarılabilseydim. Sana sonsuz teşekkürlerimi sunabilseydim. Bu mektubu sana gönderebilmeyi ne kadar isterdim bilemezsin.
Atam, şunu bil ki kanımın son damlasını vatanım için feda edebilirim. Türküm ve bununla gurur duyuyorum.
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Saygılarımla…