Cevap :
lidyalılar
arih boyunca hemen her büyük medeniyetin dikkatini çekecek kadar zengin olmuş Manisa topraklarının geçmişi yontma taş devrine kadar uzanır. Bölge Lidya bölgesi olarak bilinen bölgenin tamamına yakına Manisa’dadır. Bölgede başka Sard (yada Sardis) olmak üzere sayısı yirmiyi aşan antik kent mevcuttur. Osmanlılarda ise Manisa Sancağı, geleceğin padişahlarının ilk görev yeridir. Şehzadeler Manisa bölgesinin yönetiminde sorumlu tutulup, idarecilik yeteklerini geliştirirlerdi.
Manisa şehri Yunan ordusu tarafından 26 Mayıs 1919'da işgal edildi ve 8 Eylül 1922 tarihinde Türk ordusu tarafından geri alındı. Yunanordusu Batı Anadolu'dan geri çekilirken yakıp yıkma taktiği uyguladı.[2] Orta Doğu tarihçisi Nettleton Fisher konu hakkında, "Geri çekilen Yunan ordusu bir yakıp yıkma politikası benimsedi ve önüne gelen bütün savunmasız Türklere karşı vahşilikler uyguladı." yazdı.[2]İskoçyalı tarihçi Kinross Yunan geri çekilişini, " Zaten onun (Yunan ordusu) önünde bulunan çoğu kasaba harap içindeydi. Tarihi kutsal şehir Manisa'da 18 bin binadan sadece 500'ü ayakta kalabilmişti." sözleriyle tasvir etmiştir.[3]
Katakekaumene [değiştir]Strabon tarafından Katakekaumene (Yanık Ülke), olarak anılan Kula yakınlarında 1.1 milyon yıl ile 12 bin yıl arası süreçte gerçekleşen vokanik patlamalar nedeniyle oluşmuş geniş bir arazi vardır. Yapılan araştırmalar bölgede Yontma Taş Devrinden kalma 15 bin ile 25 bin yıl öncesine ait ayak izleri bulunmuştur.
Hititler [değiştir]Hitit döneminde bölgenin Arzava adıyla anıldığı düşünülüyor. Dönemin en önemli eseri "Kybele Kaya Anıtı" dır. MÖ 13. yy ait eserin, bölgeye yapılan bir Hitit seferi sırasında yapılmıştır.
Lidya [değiştir]Tarihte ilk altın parayı basan Lidya Krallığının başkenti bugün Salihli ilçesi sınırlarında yer alan Sard kentidir. Bin tepeler bölgesinde Lidyalılardan kalma Tümülüsler ve kral mezarları bulunmuştur. Antik ticaret yolu Kral Yolu 'da İran ve Mezopatamyandan başlayarak ve il sınırları girerek Lidya Krallığının merkezi Sard şehrine uğrardı.
Roma [değiştir]Hristiyanlıktaki önemli 7 kiliseden, 3'ü bu ildedir;
Sardes Philadelphia Thyateira Osmanlı [değiştir]İlin Osmanlı dönemindeki adı "Saruhan" dır. Adını Saruhan Beyliğinden alır. İldeki önemli türk-osmanlı eserleri şunlardır;
Tarihi Kula Evleri, Osmanlı sivil mimari örneği. Darphane, Saruhan Beyliği darphanesi.Mevlevihane Sinan Bey Medresesi Ulu Camii Külliyesi, Manisanın en eski camisi.bunlar maisadaki tarıhı kalıtılar :Hâtuniye Külliyesi: Sultan İkinci Bâyezid’in hanımı Hüsnü Şah Hâtun 1490’da yaptırmıştır. Külliye; câmi, sıbyan mektebi, Kurşunlu Han, medrese ve hamamdan meydana gelmiştir. Medresesi yıkılmıştır. Kurşunlu Han gördüğü tâmirler yüzünden, orijinal yapısını kaybetmiştir. Minâresinin gövdesi zikzaklı burmalarla bezenmiştir. Geometrik oymalarla süslü minberi orijinaldir. Külliye ilk dönem Osmanlı mîmârîsinin en güzel örneklerindendir. Câminin yanındaki türbe 1881’de ölen Sadrazam Rüştü Paşaya âittir.
Sultan Külliyesi: Yavuz Sultan Selim Hanın Hanımı Ayşe Hafsa Sultan yaptırmıştır. Külliye; câmi, sıbyan mektebi, sultan hamamı, Dârüşşifâ, medreseden meydana gelmiştir. Mesir macunu bu külliyede bulunan câmiden halka atıldığı için Mesir Câmii adı ile de bilinir. Câminin mihrab ve minberi Osmanlı sanatının üstün yapılarındandır. Dış medrese yıkılmış olup, iç medrese günümüzde müftülük olarak kullanılmaktadır. Dârüşşifa kısmı ise günümüzde sağlık müzesidir.
Murâdiye Külliyesi: 1582-1585 seneleri arasında yapılmış olup Mîmar Sinan’ın eseridir. Külliye; câmi, medrese, imârethâne, sıbyan mektebinden meydana gelmektedir. Sıbyan mektebi yıkılmıştır. Külliyeyi Sultan Üçüncü Murâd Han yaptırmıştır. Câmisi Manisa’daki Osmanlı devri câmilerinin en değerlisidir. Kesme taştan yapılan câminin sağ ve solunda iki ince minâre bulunmaktadır. Giriş kapısı ağaç oymacılığının bir şâheseridir. Sütun kapı, duvar ve kubbede yer alan oymalı mermerler, çiçek motifli ve âyet-i kerîmelerle süslü çiniler ve diğer çeşitli süslemelerle Türk süsleme sanatının en güzel örneklerindendir. Medresesi, Etnografya Müzesi; imârethâne kısmı ise Arkeoloji Müzesi olarak kullanılmaktadır. Sultan İkinci Abdülhamid Han zamanında külliye esaslı bir şekilde tâmir edilmiştir.
Ulu Câmi: Manisa’nın en eski câmisidir. Saruhan Beyin torunu İshak Bey tarafından 1366’da yaptırılmıştır. 14 sütun üzerine üç yönde revakla çevrilmiştir. Sütunlarının bâzıları Bizans kilisesine âittir. Câminin yanında bir medrese vardır. Medrese kapısı yanında tek şerefeli kilim desesini andıran ve yeşil, mavi, sarı ve mor renkli çini tuğlalarla süslü kısa gövdeli minâresi vardır. Minber abanoz ağacından yapılmış olup, âyet-i kerîme yazılarıyla süslüdür. Minber Türk ağaç oymacılığının güzel örneklerinden olup, Manisa Etnografya Müzesindedir. Medrese, Bizans kilise harâbeleri üzerine yapılmıştır. Boyu 36,55 m, eni 32,55 metredir.
Çeşnigir Câmii: Çeşnigir Sinan Bey tarafından 1474’te yaptırılmıştır. Mihrabı geometrik oymalarla bezelidir. Yanında Karamanoğullarının yaptırdığı kitaplık bulunmaktadır.
İvaz Paşa Câmii: İvaz Paşa bin Abdülmümin tarafından 1488’de Mutlu Mahallesinde yaptırılmıştır. Yanında medrese odaları vardır. Ağaç minberinin oymaları Türk el sanatının en ince görüntülerini sergiler.
Strabon tarafından Katakekaumene (Yanık Ülke), olarak anılan Kula yakınlarında 1.1 milyon yıl ile 12 bin yıl arası süreçte gerçekleşen vokanik patlamalar nedeniyle oluşmuş geniş bir arazi vardır. Yapılan araştırmalar bölgede Yontma Taş Devrinden kalma 15 bin ile 25 bin yıl öncesine ait ayak izleri bulunmuştur.
bularda e eskı uygarlıklar manısadakıHitit döneminde bölgenin Arzava adıyla anıldığı düşünülüyor. Dönemin en önemli eseri "Kybele Kaya Anıtı" dır. MÖ 13. yy ait eserin, bölgeye yapılan bir Hitit seferi sırasında yapılmıştır.
Lidya [değiştir]Tarihte ilk altın parayı basan Lidya Krallığının başkenti bugün Salihli ilçesi sınırlarında yer alan Sard kentidir. Bin tepeler bölgesinde Lidyalılardan kalma Tümülüsler ve kral mezarları bulunmuştur. Antik ticaret yolu Kral Yolu 'da İran ve Mezopatamyandan başlayarak ve il sınırları girerek Lidya Krallığının merkezi Sard şehrine uğrardı.