Cevap :

İnsanlara satın alamayacakları şeyler verebiliriz: ilgimizi, sevgimizi ve zamanımızı. İnsanları yüreklendirir, destekler ve takdir edersek, hayır işlemiş oluruz.

 

Her defasında bir şey yaparak birisinin hayatını değiştirin.

Ülkemizde, büyük denemeyecek banka hesaplarına ve gelire sahip olan binlerce gerçek hayırsever vardır. Huzurevlerini, evlerinden çıkamayacak durumda olan yaşlı ve hastaları ziyaret eder, dama oynar, dinler, sohbet eder, yalnız ve muhtaç kimselerin yanında olurlar. Körlere gazete, dergi, kitap okurlar. Kimsesiz yaşlıların evlerine yemek taşırlar.

Bunları yapmak sizi Amerika’nın en bonkör bağışcıları arasına sokmaz belki, ama el uzatan ve yardım edenler listesinin başına yerleştirir.

‘Ama benim verecek bir şeyim yok ki,’ diyebilirsiniz. Yanlış. Kazanılması ya da korunması hiçbir maliyet doğurmayan ve dünyadaki herkese çok büyük faydalar getirdiği kanıtlanmış olan en az bir şeye sahip olduğunuzu, onu yanınızda bulundurduğunuzu biliyorum. Eğer size bunun ne olduğunu söylersem, verecek misiniz?Gülümsemeniz.Bir insanla olumlu bir karşılaşma potansiyeli yaratmak için yapılması gereken tek şey gülümsemektir. Kuşkusuz, bir başkasının yüz ifadesini kontrol edemezsiniz, ama kendi yüz ifadenizi kontrol edebilirsiniz.Ve eğer, her ne sebeple olursa olsun, yüzlerinde bir gülümseme yoksa siz yine de gülümsemeyi becerebilirsiniz.”

 

Davranış davranışı belirler. Adaylar, davranışlarımdan, inancımdan, tutkumdan esinlenip “Sana ‘hayır’ demek mümkün değil.” diyorlar.

Neden?Çünkü ancak ve ancak tutkumuzla, inancımızla insanları esinlendirebiliriz. Onların hayatlarını değiştirmek istiyorsak, önce kendimiz bütün kalbimizle inanmalıyız!İnanmamız içinde, daha çok okumalıyız, daha çok araştırmalıyız, daha çok öğrenmeliyiz.

Ve bence en önemlisi, çok ama çok istemeliyiz!

.dd

İnsanlara satın alamayacakları şeyler verebiliriz: ilgimizi, sevgimizi ve zamanımızı. İnsanları yüreklendirir, destekler ve takdir edersek, hayır işlemiş oluruz.

 

Her defasında bir şey yaparak birisinin hayatını değiştirin.

Ülkemizde, büyük denemeyecek banka hesaplarına ve gelire sahip olan binlerce gerçek hayırsever vardır. Huzurevlerini, evlerinden çıkamayacak durumda olan yaşlı ve hastaları ziyaret eder, dama oynar, dinler, sohbet eder, yalnız ve muhtaç kimselerin yanında olurlar. Körlere gazete, dergi, kitap okurlar. Kimsesiz yaşlıların evlerine yemek taşırlar.

Bunları yapmak sizi Amerika’nın en bonkör bağışcıları arasına sokmaz belki, ama el uzatan ve yardım edenler listesinin başına yerleştirir.

‘Ama benim verecek bir şeyim yok ki,’ diyebilirsiniz. Yanlış. Kazanılması ya da korunması hiçbir maliyet doğurmayan ve dünyadaki herkese çok büyük faydalar getirdiği kanıtlanmış olan en az bir şeye sahip olduğunuzu, onu yanınızda bulundurduğunuzu biliyorum. Eğer size bunun ne olduğunu söylersem, verecek misiniz?Gülümsemeniz.Bir insanla olumlu bir karşılaşma potansiyeli yaratmak için yapılması gereken tek şey gülümsemektir. Kuşkusuz, bir başkasının yüz ifadesini kontrol edemezsiniz, ama kendi yüz ifadenizi kontrol edebilirsiniz.Ve eğer, her ne sebeple olursa olsun, yüzlerinde bir gülümseme yoksa siz yine de gülümsemeyi becerebilirsiniz.”

 

Davranış davranışı belirler. Adaylar, davranışlarımdan, inancımdan, tutkumdan esinlenip “Sana ‘hayır’ demek mümkün değil.” diyorlar.

Neden?Çünkü ancak ve ancak tutkumuzla, inancımızla insanları esinlendirebiliriz. Onların hayatlarını değiştirmek istiyorsak, önce kendimiz bütün kalbimizle inanmalıyız!İnanmamız içinde, daha çok okumalıyız, daha çok araştırmalıyız, daha çok öğrenmeliyiz.

Ve bence en önemlisi, çok ama çok istemeliyiz!