Cevap :
Kuşkuculuk Nedir
Şüpheci filozoflar felsefe tarihinde, bilginin imkanından şüphe ederek önemli bir yer almışlardır. Bu şüphe, farklı sebeplerden kaynaklanmıştır. Mesela gündelik deneylerimiz, duyularımızın sık sık yanılgıya düştüğünü göstermiştir. Yine geçmişte kabul edilen bazı bilgilerin, bugün apaçık bir biçimde reddedildiği ve çürütüldüğü de bilinmektedir. Yine bilim tarihi, insanların geçmişte doğru olarak kabul ettikleri birçok bilimsel görüşün, bugün artık doğru kabul edilmediğini göstermektedir.
Pascal, "Pirenelerin öte yanında (İspanya'da) doğru olan, bu yanında (Fransa'da) yanlıştır" derken bir başka şüphecilik kaynağına, farklı topluluk veya kültürlerin farklı "doğru" görüşlerine sahip olduğuna işaret etmiştir.
İşte bütün bunlar, insanın bilgiye sahip olduğu iddiasının karşısına çıkan ve felsefe dilinde şüphecilik veya septiklik diye adlandırılan bir akımın doğmasına sebep olmuştur.
Felsefenin kendisinde her zaman bizzat yapısından kaynaklanan ve "bir tavır olarak şüphecilik" diye adlandırabileceğimiz şüpheciliğin yanında, "yöntem olarak şüphecilik", "deney dışı bilgiye ilişkin şüphecilik" ve "aşırı şüphecilik" diye ayırt edebileceğimiz şüphecilik türleri de vardır.
bir tavır olarak şüphecilik nedir
Felsefenin en önemli niteliklerinden birisi de, eleştirici olmasıdır. Felsefe, tarihsel olarak Yunan dünyasında çok daha önceden mevcut olan dinsel - mitolojik dünya görüşünün bir eleştirisi olarak başladığı gibi her filozofun da kendinden önceki bilgi birikimini sorgulamak ve eleştirmekle işe başladığı gerçektir.
Bu anlamda da şüphe, bir tavır olarak felsefenin ruhundavardır. Böylelikle her filozofun felsefi bir tavır olarak şüpheci olduğunu söylemek gerekir. Kant bu tavrı, "gerekçeleri, temelleri olmadığı sürece herhangi bir görüşü, iddiayı kabul etmeme tavrı" olarak tanımlamaktadır.