Cevap :

Gözenekli veya boşluktu yapı: Yarık, çatlak veya unsurlar arası açıklıklar gibi çok sayıda gözenek veya boşluk içeren kayaçlar, diğer bir ifadeyle gözenekliliği (porozitesi) fazla olan kayaçlar, aşındırma etmen ve süreçlerine karşı dayanıksızdır. Bu gözenek veya boşluklar boyunca kayacın iç kısımlarına nüfuz eden aşındırma etmen ve süreçleri onun parçalanmasına sebep olur. Örneğin çatlaklar boyunca kayacın iç kısımlarına sızan suların buralarda donma ve çözülmesi ve buna bağlı olarak meydana gelen hacim değişiklikleri çatlakları genişletip büyüterek ve yeni çatlaklar oluşturarak kayacı parçalar. Suyun bu çatlaklarda meydana getirdiği kimyasal ayrışma da aynı etkiyi gösterir.

Gözeneklilik ( porozite ) herhangi bir kayaçta yer alan gözeneklerin hacminin kayacın toplam hacmine oranına eşittir. Örneğin toplam hacmi 1000 olan bir kayaçtaki gözeneklerin hacmi 100 ise gözeneklilik % 10'dur.

Sadece birbirleriyle bağlantılı olan gözeneklerin hacminin kayacın hacmine oranına ise etkin gözeneklilik adı verilmektedir. Bu tür gözeneklilik kayaçların çözülmesi bakımından daha önemlidir. Çünkü su, gözeneklerin birbirleriyle bağlantılı olmaları oranında kayacın iç kısımlarına sokulabilir.

Gözeneklilik çeşitli faktörlere bağlı olarak değişir. Örneğin tortul kayaçlarda gözeneklilik kayacı meydana getiren unsurların şekline, tertiplenme düzenine, elenme derecelerine, çimento maddesiyle birbirine bağlı olup olmamalarına göre değişebildiği gibi kayacın erime boşlukları ile kırılmalar sonucu meydana gelen çatlak yarık gibi bir takım boşluklar içermesine bağlı olarak da değişir.

Tabakalı ve şisti yapı: Şistleşme ve tabakalaşma yüzeyleri aşındırma etmen ve süreçlerine karşı kayaçların dayanıksız yerlerini teşkil ederler. Bu gibi yerlere kolayca sokulan aşındırma etmenleri kayaçların parçalanmasına sebep olur.

Erime özelliği: Kalker, jips, kaya tuzu gibi bir kısım kayaçlar suda erir. Suyun asitli (karbonik asit) olması erimeyi arttırır. Kalker ve jips gibi eriyebilen kayaçlar üzerinde, erime sonucu meydana gelen ve karst topografyası adı verilen özel bir topografya tipi oluşur. Bu topografyada lapya, obruk, dolin, uvala, polye gibi karstik şekiller yer alır.

Çimentolu tortul kayaçlardan kalker çimentolu olanlar, bu çimentonun erimesi sonucu parçalanırlar. Örneğin kalker çimentolu kumtaşları kalkerin erimesiyle kum deposu haline geçerler.

Kayaçlar, mineral yapılarına, kimyasal bileşenlerine, barındırdığı bileşenlerin dokularına ve oluşumuna neden olan etmenlere göre sınıflandırılmaktadır. Bu belirleyiciler yardımıyla yapılan sınıflandırma, üç ana kayaç türünü içerir; bunlar püskürük, tortul ve başkalaşım kayaçlarıdır. Bu sınıflandırmada daha çok parçacıkların büyüklükleri temel alınmıştır. Bir kayacın başka bir kayaca dönüşümü, kayaç döngüsü adı verilen bir jeolojik modelle gösterilmektedir.

  Püskürük kayaçlar, erimiş magmanın soğuyarak sertleşmesiyle oluşan kayaç türlerinin genel adı olup iç püskürük ve dış püskürük olmak üzere iki alt dala ayrılmaktadır. İç püskürük kayaçları, magmanın yerin altında yavaşça soğuyarak taşlaşması sonucunda oluşmuştur. Bu kayaçlar arasında siyenit, diorit, gabro ve kimi yollarda küp şeklinde doğranarak sıra sıra döşenen granit taşı yer alır. Dış püskürük kayaçları ise, magmanın yeryüzüne çıkması ve orada aniden soğumasıyla oluşan daha az dayanıklı kayaçlardır. Bu tür kayaçlar arasında ponza, bazalt, andezit ve volkan camı yer alır.[1] Tortul kayaçlar, kırılgan tortular, organik çökeltiler veya kimyasal çökeltilerin tortulaşmasıyla ve ardından tortuların diyajenez sırasında sıkışıp çimentolaşmasıyla oluşan kayaçlardır. Bu kayaçlar kimyasal, fiziksel (kırıntılı) ve organik tortullar olmak üzere üçe ayrılır. Kimyasal tortullar, suların içindeki eriyik maddelerin çökmesi ile oluşmuş olup kireç taşı, traverten, jips ve kaya tuzu gibi örnekler barındırır. Bu tortullar, Dünya'daki tüm tortulların %65'ini kapsar. Fiziksel tortullar, kayaçların parçalanması ile oluşan kırıntılı malzemelerin oluşturduğu kayaçlar olup, konglomera, kum taşıve kil taşı gibi örnekleri içinde bulundurur. Bu tortullar, tüm tortulların %20 ilâ 25'ini kapsar. Son olarak organik tortullar, bitki ve hayvan kalıntılarının birikmesi sonucunda oluşan kayaçlar olup, petrol, kömür gibi örnekler barındırır. Bu tip tortullar, tüm tortullar içinde %10 ilâ 15'lik kısmını kapsar. Tüm tortul kayaçlar Dünya'nın yüzeyinde veya yüzeyine yakın tabakalarında oluşur.[1]. Başkalaşım kayaçları, herhangi bir kayaç türünün, yüksek sıcaklık veya basınç altında değişim geçirmesiyle oluşan ve genelde önceki hâlinden daha dayanıklı kayaçlardır. Aşağıda bazı başkalaşım kayacı örnekleri yer almaktadır:[1] kalker → mermer granit → gnays kömür → elmas kil taşı → şist kum taşı → kuvarsit

Bu üç ana kayaç türü — püskürük, tortul ve başkalaşım — daha birçok alt dala ayrılır. Yine de bu ilintili kayaçlar arasında sert ve sıkı sınırlar yoktur. Bileşenlerinde yer alan minerallerdeki boyutların artıp azalması, bir kayacı başka bir kayaç hâline getirebilmektedir. Bu nedenle, belli özellikler için hazırlanan dereceler için hazırlanan tanımlamalar sayesinde herhangi bir kayaca isimler verilebilmektedir.Birde bazı kayaçlar elmas yapımında kullanılır[2]

Toplumdaki etkisi 

Kayaçlar, insanoğlu için kültürel ve teknolojik anlamda büyük bir etkiye sahiptir. Homo sapiens ve diğer insansılar tarafından iki milyon yıldan beri kullanılan kayaçlar, insanlar için teknolojinin temel ögelerinden biridir. Taşların madenlerden çıkartılarak çeşitli amaçlar için kullanılması, en eski teknolojik ilerlemelerden biridir. Ancak bu süreç çeşitli yerlerde farklı madenlerin ve taşların bulunması nedeniyle farklı zamanlarda ilerleme gösterdi.

Tarih öncesi devirler arasında Taş çağı, Bronz çağı ve Demir çağı gibi çağlar yer almaktadır. Her ne kadar Taş çağı görünürde tüm dünya medeniyetleri üzerinde sona erdiyse de, birçok kayacın, binaların ve altyapıların inşasında kullanılmasına devam edilmiştir. Kayaçlar bu anlamda kullanıldığında kesme taş adıyla anılır...