Cevap :

 Tek Heceli Diller:

 

Bu dillerdeki sözcüklerde çekim eki yoktur Sözcükler ek almadan değişime uğramadan kalmaktadır Cümle içerisinde sözcükler, bulundukları yere ve başka sözcüklerle yan yana gelme durumuna göre anlam kazanır Yeryüzünde Çince ile Vietnam dili ve bazı Himalaya ve Afrika dilleri ve Avrupa’da Bask dili bu gruba girer

 


2 Eklemeli (Bitişken) Diller:

 

Bu dillerde bir veya daha çok heceli köklere yapım ve çekim ekleri eklenir Köke getirilen yapım ekleri ile yeni sözcükler, yeni kavramlar türetilir Bu dile en güzel örnek Türkçedir Ayrıca Altay dilleri, (Moğolca, Mançu-Tunguz) küçük ayrımlarla Japonca; Ural dilleri (Fince, Macarca, Samoyetçe) ile bazı Asya ve Afrika dilleri bu gruba girer

 


3 Çekimli (Bükümlü) Diller:

 

Büküm, sözcüğün çekimi sırasında kökün özellikle kökteki ünlünün değişmesidir Çekim sırasında görülen değişikliklerle yeni sözcükler ve kavramlar ortaya çıkar Hint- Avrupa dilleri (Almanca, Farsça, Fransızca, Hintçe) ile Arapça çekimli dil grubuna girer



alıntıdır...........Paramesyum bnada  sorabilirdin::::

Dünya dillerini iki farklı şekilde tasnif etmiştik. Bunlardan ilki “köken bakımından dil aileleri” idi. Bir diğeri ise bu yazımızın konusu olan “yapı bakımından dünya dilleri.”

Yapı bakımından yer yüzündeki dilleri üç grupta inceleyebiliriz.

1. Tek heceli diller: Bu grubun farklı isimlendirmeleri mevcuttur. Bunlardan birisi “Yalınlayan Diller(yani yalın olan, ek almamış olan)” bir diğeri “ayrımlı diller”.

Çin-Tibet dilleri gibi her kelimenin tek bir heceden oluştuğu dillerdir. Kelimelerin eklemeli ya da çekimli halleri yoktur. Her kelime tek bir heceden ibarettir.

Sözcüğün cümlede ifade ettiği anlam genellikle kelimenin cümlede kullanıldığı yerden anlaşılır. Kelimeler şekil olarak da birbirlerine yakından benzedikleri için bunları ayırt etmek için müthiş bir vurgu sistemi vardır.

2. Çekimli diller: Arapça, İngilizce gibi dilleri kapsayan çekimli dillerde de tek heceli ve çok heceli kökler bulunur. Ayrıca bir takım ekler vardır. Fakat yeni kelime türetirken ve çekim esnasında çoğu zaman köklerde bir değişiklik olur.

Arapçadan örnek vermek gerekirse:

fikir (düşünce), efkâr(düşünceler)

Arapça’da “ktb” yazmak mastarı farklı kalıplarla çekimlenerek mektub(yazılan şey), mekteb(yazılan yer),kâtib(yazan kişi), küttab(yazanlar) gibi anlamlar kazanır.

3. Eklemeli diller: Türkçenin de sondan eklemeli olarak dahil olduğu bu grubun temel özelliği bir veya birden fazla heceye sahip kelimelere çeşitli ekler getirilerek yeni kelimeler türetilmesidir.Bu ekleme esnasında köklerde herhangi bir değişiklik olmaz. Ayrıca ekler bazı dillerde kelimenin başına, bazı dillerde ise sonuna gelebilir.

Türkçede meşhur “göz” örneği: göz, göz-lük, göz-lük-çü, göz-lük-çü-lük gibi.

Türkçe, Macarca gibi diller bu gruba girer.