Cevap :
osmanlı Devleti’nin siyasi, askeri ve ekonomik açıdan Avrupa’nın gerisinde kalması devlet büyüklerini bazı tedbirler almaya zorlamış, bu alanlarda Avrupa’nın nasıl geliştiğinin öğrenilmesi için bazı gençler oraya gönderilmiştir. Avrupa’ya özellikle Fransa’ya giden gençler oradaki edebiyata hayran kalmış ve dönüşlerinde, gördükleri yenilikleri Türk edebiyatında uygulamaya başlamışlardır. Değişiklikler önce siyasi alanda görülmüştür. Edebiyat alanında yapılan değişikliklerle belli dönemler halinde günümüze kadar süren yeni bir edebiyatbaşlamıştır.
Bu dönemlerden biri de Cumhuriyet dönemi edebiyatıdır. Cumhuriyet dönemi edebiyatı, MilliEdebiyat ‘tan kesin hatlarla ayrılmamaktadır. Çünkü Milli edebiyat sanatçıları, Cumhuriyet’in ilk yıllarında en önemli eserlerini vermişlerdir. Yakup Kadri, Halide Edip, Reşat Nuri, Refik Halit ve daha birçoğu Cumhuriyet’in ilk elli yılına damgalarını vurmuşlardır. Ancak Cumhuriyet’in ilanıyla çok hızlı bir şekilde yapılan devrimlerler, Türk aydını takip etmekte zorlandığı bir siyasi değişim yaşamıştır. Latin harflerin kabulü, eski yazı ve yeni yazı kargaşası ortalığı karıştırmaya yetiyordu. Böyle bir ortamı, öncekilerden ayırmak için 1923 yılını hala devam eden bir edebiyatdöneminin başlangıcı olarak kabul edilir.
Hecenin beş şairi adıyla da anılan bu sanatçılar milli edebiyat akımından etkilenmiş ve şiirlerinde hece veznini kullanmışlardır.
* Şiirde sade ve özentisiz olmayı ve süsten uzak olmayı tercih etmişlerdir.
* Beş hececiler şiire birinci dünya savaşı ve milli mücadele döneminde başlamışlardır.
* Beş hececiler ilk şiirlerinde aruz veznini kullanmışlar daha sonra heceye geçmişlerdir.
* Şiirde memleket sevgisi, yurdun güzellikleri, kahramanlıklar ve yiğitlik gibi temaları işlemişlerdir.
* Hece vezni ile serbest müstezat yazmayı da denediler.
* Mısra kümelerinde dörtlük esasına bağlı kalmadılar yeni yeni biçimler aradılar.
* Nesir cümlesini şiire aktardılar ve düzyazıdaki söz dizimini şiirlerde de görülmesi beş hececiler de çok rastlanan bir özelliktir.
* Beş hececiler şu sanatçılardan oluşmuştur:
Faruk Nafiz Çamlıbel, Yusuf Ziya Ortaç, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Orhan Seyfi Orhon
Cumhuriyet Dönemi Edebiyatının genel Özellikleri:
1. Edebiyatta İstanbul dışından da konuların seçilmesine paralel olarak İstanbul dışından da pek çok edebiyatçı yetişmiştir. 2. Şiirin geleneksel kalıpları yıkılmış, aruz vezninin yerini milli ölçü olan hece ölçüsü almış, şiirde biçim serbestliği sağlanmıştır. 3. Öykü ve romanda toplumsal gerçekçilik olarak adlandırılabilecek bir anlayış ortaya çıkmıştır. 4. Sanatçılar, Atatürk ilkelerini yaymayı, halkı aydınlatmayı bir görev saymışlardır. 5. Edebiyat eserlerinde yurt güzellikleri, milli sorunlar ve Anadolu halkının yaşam biçimi işlenmiştir. 6. Şiir, roman, hikaye ve tiyatro gibi türler gelişmiş; bu türlerde Batı edebiyatındaki örnekler ölçüsünde başarılı örnekler verilmiştir. 7. Yazı diliyle konuşma dili arasındaki öteden beri süregelen fark ortadan kalkmış; dilde sadeleşme çabaları sürmüş ve bunda başarılı olunmuştur. 8. Hikaye, roman ve tiyatroda yurt ve köy romanlarına yöneliş başlamış; düzyazıda özellikl Nurullah Ataç'ın öcülük ettiği yeni nesir ve öz Türkçecilik ve devrik cümle anlayışı yaygınlaşmıştır. 9. Bu dönemde Kurtuluş Savaşı'nı konu alan romanlar yazılma devam edilmiştir. 10. Bu dönemde gerek edebi eserler gerek öğretici eserler ilgili her türde ve konuda örnekler verilmişti.
1. Edebiyatta İstanbul dışından da konuların seçilmesine paralel olarak İstanbul dışından da pek çok edebiyatçı yetişmiştir. 2. Şiirin geleneksel kalıpları yıkılmış, aruz vezninin yerini milli ölçü olan hece ölçüsü almış, şiirde biçim serbestliği sağlanmıştır. 3. Öykü ve romanda toplumsal gerçekçilik olarak adlandırılabilecek bir anlayış ortaya çıkmıştır. 4. Sanatçılar, Atatürk ilkelerini yaymayı, halkı aydınlatmayı bir görev saymışlardır. 5. Edebiyat eserlerinde yurt güzellikleri, milli sorunlar ve Anadolu halkının yaşam biçimi işlenmiştir. 6. Şiir, roman, hikaye ve tiyatro gibi türler gelişmiş; bu türlerde Batı edebiyatındaki örnekler ölçüsünde başarılı örnekler verilmiştir. 7. Yazı diliyle konuşma dili arasındaki öteden beri süregelen fark ortadan kalkmış; dilde sadeleşme çabaları sürmüş ve bunda başarılı olunmuştur. 8. Hikaye, roman ve tiyatroda yurt ve köy romanlarına yöneliş başlamış; düzyazıda özellikl Nurullah Ataç'ın öcülük ettiği yeni nesir ve öz Türkçecilik ve devrik cümle anlayışı yaygınlaşmıştır. 9. Bu dönemde Kurtuluş Savaşı'nı konu alan romanlar yazılma devam edilmiştir. 10. Bu dönemde gerek edebi eserler gerek öğretici eserler ilgili her türde ve konuda örnekler verilmişti.