Cevap :

On dördüncü asır başında Aydın ve çevresinde kurulan Türk beyliği.

Germiyan ordusu subaşısı Aydınoğlu Mübarizüddin Mehmed Bey kurmuştur. Germiyanoğlu Birinci Yakub Bey tarafından, Aydın ve çevresini fethetmekle görevlendirilen Mehmed Bey, öncelikle Sasa Beyin elindeki Tire, Ayasluğ (Selçuk) ve Birgi’yi ele geçirdi. Bu çarpışmalar sırasında, Sasa Bey öldürüldü (1307). Bundan sonra Birgi’yi kendisine merkez seçerek beyliğini ilan eden Mehmed Bey, gaza harekatına devam etti. 1310’da Müslüman İzmir’i, 1328’de Gâvur İzmir’i ele geçirdi. Mehmed Bey, bundan sonra ortaçağ Müslüman-Türk geleneğine uyarak, ülkesinin idaresini, beş oğlu arasında pay etti. Kendisi, hükümdar sıfatı ile Birgi’de oturdu. Ayasluğ’da kurduğu tersane ile güçlü bir donanma meydana getirdi. İzmir valisi tayin ettiği oğlu Umur Bey, bu donanmayla Sakız, Ağrıboz, Bozcaada, Mora ve Rumeli kıyılarına akınlar düzenledi.

Hızır Bey, devlet merkezini Selçuk’a nakletti ve kendisinden sonra başa geçen kardeşi İsa Bey de burada saltanat sürdü.

 

Eski İyonya; yâni eski yunan bölgesinde beylik kurmuş bulunan Aydınoğlu Mehmed Bey; daha önce Germiyanoğul-ları emrindeydi. Ege bölgesine gitme emri Yakub Bey tara­fından verilmişti. Aydınoğlu Mehmed Bey, önce Ayasuluğ (Selçuk), Güzelhisar, Çeşmeve Sultanhisan, Kestel, Bozdo­ğan, Yenişehir'i aldıktan sonra hemen Alaşehir, Birgi, Arpa, Sard, Köşk, Bayramlı, Ortakçı iie Karacakoyunlu, Aydın, İnegölü, Balat, Nazilli, Kuşadası, CIrla Kelas, Ezineve de, Ak-çaşehir, Sivrihisar, Balyambolu, Bayındır, Karaburun, Nif, Et-ye, Kızılhisar beldelerini aldığında bu kadar geniş yerleşim bölgesinin riyasetini kendine yakıştırdı ve beyliğini ilân etdi.

Hemen ilâve edelimki bu beldeler Türk beyliklerinin ara­sında birinin yitirdiği, diğerinin elde ettiği beldeler olmuştur. Çünkü o devirde, Bizans'ın küçülüşünün hızlandığı, Moğol is­tilasının şarkta sıkıştırdığı Selçukiye ve beylikler, açılımını batı cihetine doğru yapmağa başladığından bu bölgede, Türklerin tabiatıyla müslümanlann at koşturduğu elle tutulur, gözle görülür hâle gelmiştir. 1310'da Mübarizüddin lakabını alan Mehmed Bey, 1307'de Sasa Beyle yaptığı savaştan ga­lip çıkmış vede Sasa Bey bu savaşta hayatını kaybetmiş, Birgi Aydınoğlu Beylik merkezi olmuştur vede peşinden İzmir üzerine yüklenilmiş, önce İzmir'in kara kısmı ele geçirilmişti.

Daha sonra da sahil bölümü teshir olunmuştur. TTKY. la-rından neşredilen İsmail Hakkı Clzunçarşılı merhum değerli eserinde bu vak'a şöyle zikredilmekte: "1310'da Mübarri-züddin lâkabını alan Mehmed Bey, müslüman İzmir'ini ve 1326 senesinde de sahil (Kafir) İzmir'ini aldı.."

Omur Bey ve kardeşi Hızır Bey'in meydana getirdiği do­nanma, Adalar denizinin bütün adalarında nâmını işittirmeğe başladı. Bilhassa Sakız, Bozcaada, Mora ve Rumeli sahilleri­ne akınlarını dehşetle karşılıyordu buraların sakinleri.. Aydı­noğlu Mehmed Bey; 1334'de öldüğünde yerine oğlu Umur Bey geçti. Bizanslılar ortak imparatorluk döneminde olduk­larından, otoriteleri kalmamış, kendilerine karşı koyanlara harekete geçmek için ya paralı askere ya da müslümanlann yardımına muhtaciyetleri görülüyordu. 3. Andronikos, Cene­vizlilerin üzerine yürümek için Umur Bey'den yardım istemiş­ti. 1336'da umur Bey donanmasıyla, imparatora yardımcı olmuş bu yardıma Saruhan denizgücü de katılınca Doğu Ak­deniz taraflarındaki Rodos şövalyeleri olsun, Mora sahilleri olsun korkuları arttı. Karadeniz'e geçerek Kili ve yakın yerle­ri bu donanmanın vurması Bizans'ında işine yaradı.

(Jmur Bey; bu sıralarda Kantaguzen'i tanıdı ve onu dost edindi. Çok geçmeden Andronikos öldüğünde, Kantagüzen Dimetoka'da imparatorun çocuk olduğunu ilânla şerikliğini yâni ortak taht sahibi olduğunu her yere bildirdi, umur Bey kendisini hayli destekledi. CJmur'un donanmasının varlığı', hristiyan dünyasını pek rahatsız ettiğinden başta, Ege adala­rında yaşayan lâtinler olmak üzere, Bizansdaki çocuk impa­ratorun annesi, Venedik, Ceneviz, Rodos şövalyeleri ve Kıbrıs krallık donanması Papa 6. Kleman'ın irşadıyla İzmir'de umur Bey'in donanmasını bastırdılar. İlk merhalede durumu savuş­turan Umur, az sonra donanmasının yakılmasını engelleye­medi.

1344/aralık ayında, haçlılar Sahil İzmir'i almışlar ancak daha ileri gidememişlerdi. Kendi işleri zorlaşan Umur Bey; dostu Kantagüzen'e, Orhan Gâzi'ye yanaşmasını tavsiye et­miştir. Umur Bey; 1347'de donanmasını yenilemiş ve denize çıkmış, hristiyan âleminin işlerini yine sekteye uğratmıştı. Banlar Sahil İzmir'i terk için Umur Beyile anlaşmaya varmış-'arsa da, Papa bunu kabullenmemiştir. Başının çâresini İzmir kalesini silah zoruyla almakta bulan, umur Bey harekete geçmiş ve kaleye saldırdığında, kaşının ortasına isabet eden bir ok, kendisini şehidler zümresine iltihak ettirdi.

umur Bey'in şehadetinden sonra, Aydınoğlu Beyliği faali­yetlerini azaltmış, latinler bunlarla yaptığı antlaşmayla İske­lelerinden istifade etmeye başlamışlardır. Kardeşi Hızır Bey görevi devr almıştır. Bunun vefat târihi bilinmemektedir, yeri­ne geçen en küçük kardeş 767/1365'de İsa bulunduğuna göre vefatı bu tarihden önce olsa gerektir. Aydinoğullarının Beyliği; 829/1426'da Osmanlı devletine karşı her harekâtın, hatta Düzmece Mustafa hadisesinde bile iddiacı tarafında yer almak suretiyle, düşmanlıktan vazgeçmeyen Cüneyt Bey, 2. Murad'ın kumandanlarından Hamza Bey'in elinden ölümü ta­darken, beylikde sona ermiş oluyordu.

Aydınoğulları Çizelgesi

Aydın Bey - Mübarizüddin Mehmed Bey - Bahaüddin Sü­leyman - Fahreddin Hızır ibrahim Bahadır - Clmur Bey - Şah îsa Bey - Musa Bey - 2. Umur Bey Kara Hasan Bayezid - Cü-neyd Bey - Mustafa Bey - Kurd Hasan