müziğin fizikle ilişkisi

müziğn matematikle ilişkisi

müziğin edebiyatla ilişkisi

cvplamak isteyenler hepsini teker teker yazsınlar abuk sabuk yazanları şikayet ederim

Cevap :

http://lamar.mersin.edu.tr/01%20Muzik%20Fizigi.pdf müzik ve fizik

müzik ve matematik

Müzik, en temel ögesinden en karmaşık ögesine kadar, çeşitli
matematiksel yapılar içermektedir. Burada, sesin yapısından diziler, melodi,
ritim, armoni gibi konulara uzanan müzik ögeleriyle matematiğin ilişkisi
incelenmiştir. Perde, tını, aralıklar, Pisagor koması, eşit düzenli sistem gibi
kavramların matematiksel açıklamaları, ayrıca tematik dönüşümler ve
armonik uzaklık hesaplamaları ile ilgili çalışmalara örnekler verilmiştir.

müzik ve edebiyat

Şiirin müzik sanatına daha yakın olduğu, benzeşen öğeleri bakımından bu iki sanatın daha çok bağdaştığı söylenebilir. Öte yandan, sözcüklerin istiflenişiyle düzyazının da müzikteki ritmik ya da metrik öğelere yakın olduğu açıktır.

Müzik, malzemesi “ses” olan bir sanattır. Sesler aracılığıyla sunulması bakımından müzik, dolaylı, soyut bir anlatım biçimidir. Müzikle sergilenen anlatım, edebiyat sanatındaki gibi her biri anlam taşıyan sözcüklerden oluşmuş değildir. Ama yine de bir müzik eserinde yer alan duygu ve düşünceleri sezinleriz. Müzik yoluyla anlatılan sevinci, hüznü, şakayı, acıyı, aşkı, yalvarışı, protestoyu, öfkeyi ve insanoğlunun daha nice ruhsal durumunu hissederiz.

Müzik yoluyla iletilen bütün bu duygu ve düşünceler hissedilirken sözlere gereksinim yoktur. Ama doğrusunu isterseniz, sözlerin müzik eşliğinde söylenmesi o sözlere güç katar. İsa’dan önce yaklaşık 3000 yıllarında, Sümer tapınaklarında rahiplerin kullandığı şiirsel sözler, giderek melodik bir nitelik kazanmıştır. Bütün inançlarda müziğin etki gücüne gereksinim duyulmuştur. Özellikle tek tanrılı dinler, müziğe büyük önem vermiş, tarih içinde “dinsel müzik” olarak nitelenen bir müzik türü geliştirilmiştir.

No related posts.

Müzik ve Edebiyat ilişkisi
Müzik-Edebiyat arasındaki ilişki
Müzikle Edebiyat arasında nasıl bir ilişki vardır

Şiirin müzik sanatına daha yakın olduğu, benzeşen öğeleri bakımından bu iki sanatın daha çok bağdaştığı söylenebilir. Öte yandan, sözcüklerin istiflenişiyle düzyazının da müzikteki ritmik ya da metrik öğelere yakın olduğu açıktır.

Müzik, malzemesi “ses” olan bir sanattır. Sesler aracılığıyla sunulması bakımından müzik, dolaylı, soyut bir anlatım biçimidir. Müzikle sergilenen anlatım, edebiyat sanatındaki gibi her biri anlam taşıyan sözcüklerden oluşmuş değildir. Ama yine de bir müzik eserinde yer alan duygu ve düşünceleri sezinleriz. Müzik yoluyla anlatılan sevinci, hüznü, şakayı, acıyı, aşkı, yalvarışı, protestoyu, öfkeyi ve insanoğlunun daha nice ruhsal durumunu hissederiz.

Müzik yoluyla iletilen bütün bu duygu ve düşünceler hissedilirken sözlere gereksinim yoktur. Ama doğrusunu isterseniz, sözlerin müzik eşliğinde söylenmesi o sözlere güç katar. İsa’dan önce yaklaşık 3000 yıllarında, Sümer tapınaklarında rahiplerin kullandığı şiirsel sözler, giderek melodik bir nitelik kazanmıştır. Bütün inançlarda müziğin etki gücüne gereksinim duyulmuştur. Özellikle tek tanrılı dinler, müziğe büyük önem vermiş, tarih içinde “dinsel müzik” olarak nitelenen bir müzik türü geliştirilmiştir.

No related posts.