Cevap :
Mevlânâ`nın ilk mürşidi babası Bahâeddin Veled`dir. O büyük insanın terbiyesi altında yetişen Mevlânâ henüz küçük bir çocukken olgunlaşmış ve muhakeme sahibi olmuştur.
Bahâeddin Veled`in ölüm haberini alınca, Seyyid Burhaneddin, Şeyhinin emaneti olan Mevlânâ`yı yalnız bırakmamak amacıyla Konya`ya gelir ve onun manevi terbiyesini üstlenir. Babasının ölümünden iki yıl sonra (1233) Mevlana Seyyid Burhaneddin`le birlikte Halep`e gider. Orada Kemaleddin Bin Adin`den ders alır. Daha sonra Şam`a giden Mevlânâ , burada dört veya yedi yıl kalmış; Muhyiddin İbnü`l-Arabî, Sadeddin El-Hamevî, Şeyh Osmane`r-Rûmî , Evhadüddin-i Kirmânî ve Sadreddin Konevî ile sohbetlerde bulunmuştur.
Şam`dan Konya`ya dönünce Seyyid Burhaneddin`in yanında hücreden hiç çıkmadan kırkar günlük üç çile çıkarmış; bu süreyi yalnızca ibadet ve tefekkürle geçiren Mevlânâ arınmış bir nefis ve ilahi sırlara açılmış bir gönülle dış dünyaya dönmüştür. Çilenin sonunda Seyyid Burhaneddin :
"Haydi yürü de insanların ruhunu taze bir hayat ve ölçülemeyecek bir rahmete boğ, bu suret aleminin ölülerini kendi mana ve aşkınla dirilt." Sözleriyle Mevlânâ`nın eğitiminin bittiğini , artık irşad ile görevli olduğunu belirtir. Seyyid Burhaneddin daha sonra Kayseri`ye gitmiş ve 1242`de ebedî âleme