Cevap :
1)
Diğer dinlerden veya dinsiz iken İslâm'a girme anlamında bir terim olan ihtida, sözlükte "doğru yolu bulmak; yol göstermek" manalarına gelen hüdâ (hedy, hidâyet) kökünden türemiş olup "gerçeğe ulaşmak, doğru yolu bulmak" demektir.
Terim olarak inançsız iken veya başka bir dine mensupken İslâm dinini benimsemeyi ifade eder. İhtida eden kimseye mühtedî adı verilir.
Din değiştirme olayı Batı dillerinde "conversion" kelimesiyle karşılanır, din değiştiren kimseye de "convert" denir. İhtida sadece İslâm'a girişi tanımlarken "conversion" geniş bir alanı içine alır. Mensubu bulunduğu dinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmeyen bir kimsenin dine yaklaşması, kendisini "inançsız" olarak niteleyen kişinin kendi toplumunun dinî kurallarını kabul edip dindar hale gelmesi veya bir dini reddederek başka bir dine inanması "conversion" ile karşılanır.
Din değiştirme farklı sonuçlar doğuran muhtelif şekil ve şartlarda gerçekleşebilir. Samimi bir duygu ile kendi toplumunun dinî değerlerini reddederek başka dinlerde tatmin arayan bir kimse bu tecrübeyi yaşayabileceği gibi, farklı bir din mensubu ile evlenmek isteyen kişi de görünüşte dinini değiştirebilir ve zamanla yeni dinini samimiyetle benimseyebilir.
2)boş :D
3)
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Mümin, müminin aynasıdır.) [Taberani]
İnsan kendi kusurlarını zor anlar. Güvendiği arkadaşına sorarak da, kusurunu öğrenir. Sadık olan dost, onu tehlikelerden, korkulardan muhafaza eden kimsedir. Böyle bir arkadaş bulmak çok zordur. Bunun içindir ki, İmam-ı Şafii hazretleri buyurdu ki:
Sadık dost ve halis kimya
Az bulunur, hiç arama!
Hazret-i Ömer de buyurdu ki:
Arkadaşım aybıma uyardı beni,
Kardeşlik sünnetinin budur temeli!
Düşmanlarının kendisine karşı kullandıkları kelimeler de, insana ayıplarını tanıtmaya yarar. Çünkü düşman, insanın ayıplarını arayıp, yüzüne çarpar. İyi arkadaşlar ise, insanın ayıplarını pek görmezler. Birisi İbrahim Ethem hazretlerine aybını, kusurunu bildirmesi için yalvarınca, (Seni dost edindim. Her halin, hareketlerin, bana güzel görünüyor. Aybını başkalarına sor) dedi.
Başkasında bir ayıp görünce, bunu kendinde aramak, kendinde bulursa, bundan kurtulmaya çalışmak da, kötü huyların ilaçlarındandır. (Mümin müminin aynasıdır) hadis-i şerifinin manası budur. Yani, başkasının ayıplarında, kendi ayıplarını görür. Hazret-i İsa’ya, güzel ahlakını kimden öğrendin, dediklerinde; (Birinden öğrenmedim. İnsanlara baktım. Hoşuma gitmeyen huylarından kaçınıp, beğendiklerimi ben de yaptım) buyurdu.
Hazret-i Lokman’a da (Edebi kimden öğrendin) dediklerinde,(Edepsizlerden) dedi.
Eshab-ı kiramın velilerin hayat hikayelerini okumak da iyi huylu olmaya sebep olur.