Cevap :
Arkadaşlar ben ilk duyduğumda çok şaşırmıştım ancak kitapları okuyunca doğal olarak kabul ettim gibi bir şey. Şimdi bir büyücünün hortkuluk yapabilmesi için bir cinayetgibi büyük ve ezici bir suç işlemesi gerekiyor. İşlediği suçun ağırlığı altında ruhu dayanamayarak parçaya bölünüyor. Voldemort bu yüzden her bir hortkuluğu için cinayetler işlemişti. Ancak Kılkuyruk yani sır tutucu Lilt&James Potter'ı Voldemort'a ihbar ettiğinde ve Voldicik bunları öldürmek için evlerine geldiğinde işler karıştı.
Voldemort James Potter'ı ve Lily Potter'ı öldürdüğünde ruhu işkence içinde parçalanıyordu ancak Voldemort'un minik bir bebeğe karşı cinayete yeltenmesine ruhu dayanamadı ve parçalandı. Bu sırada parça, o alandaki tek canlı bedene yani Harry'nin bedenine yerleşti ve onu istemeden oluşturulan bir Hortkuluk haline getirdi.
Bu olay sırasında Voldemort kendinden sandığından daha fazla parça bırakmıştı geride ve bu da onun güçsüz kalmasına sebep oldu.
Ne Harry ne de Voldi son kitaba kadar Harry'nin bir hortkuluk olduğunu bilmiyordu. Son kitapta Severus Snape ölmeden önce Harry'e anılarını verdi ve Harry düşünseline yaptığı bir yolculuk sayesinde son hortkuluğun kendisi olduğunu anladı.
Yani Dumbledore Harry'i [O anki bakış açısına göre] ölmesin diye korumuyordu, vaktinden önce ölmesin diye koruyordu. Tabii ki Harry son hortkuluğun kendisi olduğunu öğrenince Voldemort'la buluşmaya gidiyordu işte o yani son hortkuluk ölürse Voldemort ta ölür diye. Voldemort'un yanına ormanda giderkenki sahne çok acıklıydı. Ne bileyim snitch'i açmıştı, Kapanışta açılırım yazıyordu snitch'in üstünde bildiğiniz gibi. Ölmek üzereyim deyince açılmıştı ve içinden diriltme taşı çıkmıştı. O da o taşla Sirius'u,annesini,babasını,Lupin'i falan çağırmıştı. Bayağı ağladığımı hatırlıyorum o sahnede.
Her neyse. Voldemort'un yanına gidince ve ona kendi eliyle teslim olunca Voldemort'un ölüm laneti bir şekilde Harry'i değil, Harry'nin içindeki hortkuluğu yoketmişti. Yani Harry yaşıyordu ancak hortkuluk yokolmuştu. Ayrıca ölümden korkmadığı için Ölüm Yadigarları'nın sahibi ve ölümün efendisi olmuştu.
O sahne süperdi. Ama tabii bu, bu önceki bölümde mal gibi salya sümük ağladığım gerçeğini değiştirmiyor.
Bir bilgi vereyim dedim çünkü bu konu benim ilgincime gitmişti. Umarım işinize yarar.