Cevap :

Görsel–Mekansal Zeka, resimlerle, şekillerle düşünebilme, görsel dünyayı algılayabilme, şekil, renk ve dokuları zihnin gözleriyle görebilme ve bunları sanatsal formlara dönüştürebilme yeteneğidir. Psiko-motor becerilerin gelişmesiyle başlar,     el-vücut-beyin koordinasyonunun gelişimi küçük kas gelişiminin mükemmel çalışmalarıyla geliştirilebilir.

Görsel ve Mekansal Zekaya Sahip İnsanların Özellikleri :

- Görerek ve gözleyerek öğrenir.
- Kolaylıkla yön bulma becerisine sahiptir.
- Grafik, diyagram, harita, şekil ve modelleri yorumlayabilir.
- Dinlediklerinden zihinsel objeler hayaller, resimler üretir. Öğrendiği bilgileri hatırlamada bu zihinsel resimleri kullanır.
- Çizmek, resim yapmak, boyamak ve modeller oluşturmaktan zevk alır.
- Üç boyutlu ürünler hazırlamaktan hoşlanır.
- Origami ve maketler hazırlar. Bir objenin farklı açılardan perspektifini anlayabilir, onu zihninde canlandırabilir.
- Öğrendiği bilgileri somut ve görsel sunuşlara dönüştürür.

Bazı açılardan görsel zekanın insan beyninin ilk dili olduğu söylenebilir. Beyin doğuştan itibaren görüntülerle ve resimlerle düşünür, hatta onları sözcüklerle ilişkilendirmeden bile önce. Görsel zeka gördüğümüz her şeyle ilgilenir: hayal edebildiğimiz her türlü şekil, desen ve tasarımlar (düzenli ya da düzensiz), somut ya da soyut görüntüler ve renklerin ve dokuların tüm yelpazesi. Bunlar sadece gerçek, somut dış dünyamızda (fiziksel gözlerimizle izlediğimiz) değil aynı zamanda zihin gözümüzle görebildiğimiz hayal dünyamızın derinliklerindedir (mümkün olan şeyi gözümüzde canlandırıp hayal kurabilme, hayal dünyasına dalabilme, hayalimizdeki yerlere hayali yolculuklar yapabilme ve daha önce hiç yapmadığımız şeyleri yaratabilme ve icat edebilme yetenekleri de dahil olmak üzere).
 Uzamsal tarafında bu zeka uzay/zaman sürekliliğindeki nesnelerin yerleşimi ve aralarındaki ilişkiyle ilgilenir. Böylece, bir nesnenin diğeriyle ilişkili olması öğrenmenin görsel/uzamsal şeklinin uzamsal tarafını oluşturan çekirdeğidir. Bunun içine yön duygusu da girer; başka bir deyişle yaşadığınız çevreyi dolduran nesnelere göre nerede olduğunuzu bilme ve bir yerden başka bir yere kolaylıkla gidebilme.
 Kendi görsel zekanızı daha iyi keşfetmek için aşağıdaki alıştırmaları yapın:
 İşe giderken çevrenizde sizi etkileyen görsel uyarıcılara dikkat edin; reklamlardaki göruntüler ve resimler, mimari modeller, şekiller ve tasarımlar ve işe giderken sürekli gördüğünüz şekiller, tasarımlar gibi. Öğle yemeğinizi yerken çevrenizdeki renklerin ve sizi nasıl etkilediklerinin daha çok farkına varmaya çalışın; yediğiniz şeylerin renkleri, “yemek yediğiniz yerde” gözüken renkler ve çevrenizdeki insanların elbiselerinde, makyajlarında, mücevherlerinde, saçlarında ve benzeri seylerinde gördüğünüz çeşitli renk kombinasyonları gibi. Arkadaşınızla konuşurken onun söylediği şeyleri hayalinizde canlandırın; örneğin bir önceki gece başlarına gelenler, size anlattıkları bir deneyimleri ya da size betimlemeye çalıştıkları gördükleri herhangi şey. Onu zihin gözünüzle görmeye calışın! Kendi kendinize not yazdığınızda bunun yanına bir de görsel sembol çizin; örneğin eve giderken bakkaldan almanız gereken bir şey, yarına hazırlanmak için bu gece yapmanız gereken bir sey ya da yapmanız gereken bir telefon görüşmesi gibi. Akşam eve giderken, yaşadığınız alanı mümkün olduğunca eksiksiz olarak hayalinizde canlandırmaya çalışın. Eve geldiğinizde kapıdan girip gözlerinizi kapayın ve yaşadığınız alandaki “sezgilerinizi” denemek amacıyla evinizin tüm bölümlerinde dikkatlice dolaşın. Her bir zekanın farklı boyutlarını tanımlayan “temel işlemleri” ya da özellikleri vardır. Görsel zekanın temel özellikleri şunlardır:
 · Etkin hayalgücü
 · Görüntüleri hayalinizde oluşturabilme (görselleştirebilme)
 · Boşlukta yolunu bulabilme
 · Grafiksel gösterim (resim ya da çizim yapma, heykeltraşlık)
 · Uzaydaki nesneler arasındaki ilişkileri algılayabilme
 · Nesneleri zihinden kullanabilme
 Farklı açılardan doğru algılama