Cevap :
Osmanlı Devletinin Hoşgörü Politikası
Osmanlı devlet anlayışında hoşgörü vardır.Höşgörülü bir idare kurulmuştur.Azınlıklara hoşgörülü davranılmıştır.
Osmanlı Devleti’nde değişik kültürlere mahsus pek çok etnik topluluk mevcuttu. Bunlar Türkler, Boşnaklar, Arnavutlar, Hicazlılar, Kazaklar, Libyalılar, Tunuslular,……vb. idi. Osmanlılar, bu kavimleri uzun bir dönem adaletli ve hoşgörülü bir şekilde yönetmişlerdir.
Osmanlı Devleti’nde Hristiyan ve Yahudi toplulukları, Müslümanlar gibi “hür” tebaa’dan sayılırdı. Müslüman olmasalar bile esir edilemezler ve köle olarak kullanılamazlar idi. Bunlara ait kilise ve havralar devlet tarafından gözetilirdi.
Hristiyan ve Yahudi tebaa, mal ve mülk sahibi olabilirdi. Devletin miri toprak üzerinde Müslümanlara tanıdığı haklardan bu kavimler de yararlanmaktaydı. Cemaatlerin kendi din ve geleneklerine göre oluşturdukları kurallar, devletin kadıları tarafından kanun olarak telakki edilirdi. Ayrıca bu topluluklar kendi aralarında esnaf birlikleri oluşturmak suretiyle ticaret yapabilirdi.
Osmanlı Devleti, idaresi altındaki toplulukları yönetmede büyük bir başarı göstermişti. Bu başarıda Osmanlıların diğer Türk devletlerinin tecrübelerinden yararlanmaları, halka karşı adaletli ve hoşgörülü davranmaları etkili olmuştur.