Cevap :
Hz. Ali aleyhi’s-selam diyor ki: Peygamber salla"llahu aleyhi ve alih’den: "Ya Resulullah, (Allah-u Teala Kur’an’da): "Âdem Rabbin’den (bir takım) kelimeler aldı. (Allah da) bunun üzerine tövbesini kabul etti..."[1] Diye buyurmaktadır. Bu kelimeler nedir?" diye sordum, Resulullah salla"llahu aleyhi ve alih şöyle buyurdu:
"Ya Ali, Allah-u Teâla, Âdem’i Hindistan’a, Havva’yı Cidde’ye, yılanı İsfahan’a ve İblis’i de Miysan’a (Basra ve Vasıt arasında bir yere) indirdi. Cennette yılan ve tavus kuşu kadar güzel bir şey yoktu. Yılanın deve gibi dört ayağı vardı. İblis, yılanın karnına girerek, Âdem’e hile yaptı ve onu aldattı. Allah-u Teâla da yılana gazap ederek ayaklarını ondan aldı ve şöyle buyurdu: "Rızkını, toprak karar kıldım ve karnının üzerinde sürünmelisin; sana acıyana Allah acımasın." Tavusa da, İblis’e ağacı bulmada kılavuzluk ettiği için gazap ederek sesini ve ayaklarını çirkin¬leştirdi. Âdem, Hindistan’da kaldığı yüz yıl süresince, başını gökyüzüne kaldırmadı. Ellerini başına koyup kendi hatasına ağlı¬yordu. Allah, Cebrail’i, Âdem’e gönderdi. (Cebrail): "Ey Âdem dedi, Allah sana selam söylüyor ve buyuruyor ki: "Ey Âdem, seni kendi elimle yaratmadım mı? Sana kendi ruhumdan üflemedim mi? Meleklerimi sana secde ettirmedim mi? Cariyem Havva’yı seninle evlendirmedim mi? Cennetimde sana yer vermedim mi? O halde ey Âdem, bu ağlama nedir? Bu kelimeleri söyle; şüphesiz Allah-u Teâla tövbeni kabul eder.
Hz. Ali aleyhi’s-selam diyor ki: Peygamber salla"llahu aleyhi ve alih’den: "Ya Resulullah, (Allah-u Teala Kur’an’da): "Âdem Rabbin’den (bir takım) kelimeler aldı. (Allah da) bunun üzerine tövbesini kabul etti..."[1] Diye buyurmaktadır. Bu kelimeler nedir?" diye sordum, Resulullah salla"llahu aleyhi ve alih şöyle buyurdu:
"Ya Ali, Allah-u Teâla, Âdem’i Hindistan’a, Havva’yı Cidde’ye, yılanı İsfahan’a ve İblis’i de Miysan’a (Basra ve Vasıt arasında bir yere) indirdi. Cennette yılan ve tavus kuşu kadar güzel bir şey yoktu. Yılanın deve gibi dört ayağı vardı. İblis, yılanın karnına girerek, Âdem’e hile yaptı ve onu aldattı. Allah-u Teâla da yılana gazap ederek ayaklarını ondan aldı ve şöyle buyurdu: "Rızkını, toprak karar kıldım ve karnının üzerinde sürünmelisin; sana acıyana Allah acımasın." Tavusa da, İblis’e ağacı bulmada kılavuzluk ettiği için gazap ederek sesini ve ayaklarını çirkin¬leştirdi. Âdem, Hindistan’da kaldığı yüz yıl süresince, başını gökyüzüne kaldırmadı. Ellerini başına koyup kendi hatasına ağlı¬yordu. Allah, Cebrail’i, Âdem’e gönderdi. (Cebrail): "Ey Âdem dedi, Allah sana selam söylüyor ve buyuruyor ki: "Ey Âdem, seni kendi elimle yaratmadım mı? Sana kendi ruhumdan üflemedim mi? Meleklerimi sana secde ettirmedim mi? Cariyem Havva’yı seninle evlendirmedim mi? Cennetimde sana yer vermedim mi? O halde ey Âdem, bu ağlama nedir? Bu kelimeleri söyle; şüphesiz Allah-u Teâla tövbeni kabul eder. Söyle ki: "Subhâneke, lâ ilâhe illâ ente, amiltu sûen ve zalemtu nefsi, fetub aleyye, inneke ente-t tevvab-ur rahîm."[2]