ya yokmu adam akıllı too+enough ya da when/while yha butun puanlarımı verıcem yeterki güzel olsun performans odevlerim için
bulamıyormmmm
This car is too expensive = Bu araba fazla pahalı
Bu kelime, sıfatlardan önce gelerek onlara 'aşırı' anlamı katar. O sıfatın belirttiği niteliğin gerekenden fazla miktarda olduğunu gösterir.
This soup is too salty = Bu çorba fazla tuzlu
The question was too difficult = Soru aşırı zordu.
This jacket is too big for me = Bu ceket benim için fazla büyük.
ENOUGH
Enough, 'yeterli /yeterince' demektir.
1- Sıfatlardan sonra kullanılır => old enough (yeterince yaşlı)
2- İsimlerden önce kullanılır => enough money (yeterli para)
3- Tek başına kullanılır => This water is not enough (Bu su yeterli değil)
TOO & ENOUGH
You are too young to drive = Araba sürmek için fazla gençsin
ya da
You are not old enough to get a driving licence = Araba sürecek kadar yaşlı değilsin.
My grandfather is too old to run = Dedem koşmak için fazla yaşlı
ya da
My grandfather is not young enough to run = Dedem koşmak için yeterince genç değil.