Cevap :

İnsanı yaratan ve ona yüksek bir değer veren Yüce Allah, onu başıboş bırakmamış, dünya yaşamında ona çeşitli görevler vermiştir. Bu görevlerden birisi de insanın kendisini yaratan Yüce Allah’a karşı ibadet ve şükür duygusu içinde bulunmasıdır. Yüce Yaratıcının insanın yapacağı ibadetlere ihtiyacı yoktur. Emirlerini yerine getirmediğimiz, yasaklarından kaçınmadığımız zaman O herhangi bir zarar ve ziyana uğramaz. Yapacağımız ibadetler Allah’a olan şükür borcumuzu yerine getirmekten ibarettir. İbadetler, insanın ruhunu yükselten, insana insani özelliklerini kavratıp yaşatan davranışlardır. İbadetler, insanın Allah’ı arayış ve O’nunla ilişki kurma ihtiyacının bir göstergesidir.

Allah’ın bize sayısız iyilikleri ve nimetleri vardır. İnsanı hiç yoktan yaratıp, görecek göz, işitecek kulak, tutacak el, yürüyecek ayak, düşünecek akıl veren Allah’a şükretmesi, emrettiği ve hoşlandığı işleri yapması, yasaklarından kaçınması insan üzerine bir görevdir. Bizi yoktan yaratıp, bize yaşam veren, bütün evreni hizmetimize sunan, bizi üstün bir varlık yapan Yüce Allah’tır. Bize verilen küçük bir hediye ve yapılan iyilik karşısında teşekkür etmeyi ihmal etmeyiz. O halde bizi yaratan, çevremizi güzelliklerle süsleyen, sayısız nimetler ve güzel duygular veren Allah’a olan şükür borcumuzu yerine getirmeliyiz.

İnancımıza göre ibadet, inandığımız ilkelerin günlük yaşamda yerine getirilmesidir. Bu yolla kişi Yüce Allah’a başlılığını her an canlı tutma olanağı bulur. Böylece insan yücelir. Yüce Allah;

“Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım” ( Zariyat 56) buyurmaktadır.

İbadet, inanan insanı Allah’a yaklaştıran en güzel araç, sıkıntılardan koruyan bir sığınaktır. Hayatta bunalıma düşen, ümitsizliğe kapılan insanlar ibadet ederek Allah’ın rahmetine ve huzura kavuşurlar. İnsan ibadet sayesinde, dünyanın maddi bağlarından kurtularak ruhen yükselir.

Anlatım: Dr. Mustafa Akman

İslam'ın en önemli ibadetleri beş başlık olarak İslam'ın şartlarında toplanmıştır. İslam'ın beş şartı şunlardır:

Kelimei şahadet getirmek. Namaz kılmak Oruç tutmak Zekat vermek Hacca gitmek

Bunlar İslam'ın en önemli ibadetleridir. Ancak ibadetler bunlarla sınırlı değildir. Temiz, doğru ve dürüst olmak, Allah'ın rızasını gözeterek çalışmak, insanlara yardımcı olmak ve benzeri güzel huy ve davranışlar da ibadettir. İslam'da her bir ibadetin kendine göre bir özelliği ve amacı vardır. Bu nedenle imkanlarımız ölçüsünde herbirini yapmaya özen göstermeliyiz.

Niçin İbadet Edilir?

İbadet, öncelikle Allah emrettiği için edilir. Bu konuda Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk edin." (Bakara Suresi, 21. ayet)

Allah'ın her emrinde olduğu gibi, yalnızca kendisine kulluk etmeyi emretmesinde de çok önemli amaçlar vardır. Bu amaçlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

1. İbadet etmekle Allah'a yakınlaşmış, kötülüklere uzaklaşmış oluruz.

İbadet eden insan Allah'ı unutmaz. Allah'ın sevgisi kalbine kök salar. Kötülükler, onu esir alamaz. Allah'a olan inancı, güveni ve bağlılığı, onu yanlış yollara sapmaktan korur. Doğru yolda, sağa sola yalpalamaksızın dimdik yürür.

2. Yalnızca Allah'a ibadet etmek, bizi diğer varlıkların kölesi olmaktan kurtarır.

Dünyada, insanı kendine çeken sayısız güzellikler vardır. Allah bunları insanların yararlanmaları için yaratmıştır. İnsanlar Allah'ı unutur, hırslarına ve tutkularına yenik düşerlerse bu güzellikleri sadece kendilerine alıkoymak ister, bu uğurda bütün hayatını harcarlar. Onları elde etme hırsı o kadar büyür ki, bu uğurda her türlü kötülüğü yapmaktan geri durmazlar. Daha çok paraya ve güce sahip olma hırsı, tarihte ve günümüzde pek çok savaşlara, ölümlere, çevre kirliliğine neden olmuştur. İnsanların bu zayıflıktan kurtulmaları, en büyük güç olarak Allah'ı bilmeleri ve yalnızca ona kulluk etmeleri ile mümkün olur.

3. Yalnız Allah'a kulluk etmekle, arzularımızın sonsuz isteklerini kontrol altına almış oluruz.

İnsanlar, çoğu zaman kötü ve yanlış davranışları, kendilerine sahip olamadıklarından, kötülüğünü bildikleri halde yaparlar. İnsan iradesi, eğer iyi eğitilmemişse, birazcık zorlukla karşılaştığında bile hemen çözülüverir. İşte ibadetlerin her biri insan iradesini güçlendiren bir programdır. Örneğin orucu düşünelim. Oruç insanı sabırlı olmaya ne kadar güzel alıştırır değil mi?

4. Yalnız Allah'a kulluk etmek, bizde hak ve adalet ölçüsü oluşturur.

Her şeyin tek yaratıcısı Allah, doğrularla yanlışları birbirinden ayırmamızda bizim için önemli bir ölçüdür. Bu durum, Allah'a ibadet eden insanlarda ortak bir hak ve adalet ölçüsü oluşturur.

5. İbadet etmekle Allah'a şükür görevimizi yerine getirmiş oluruz.

Allah'ın üzerimizde sayısız nimetleri vardır. Bu nimetlerin karşılığında teşekkür etmek, Allah'ın yüceliğini ve cömertliğini anmak en önemli görevimizdir. Allah'a ibadet etmekle bu görevimizi yerine getirmiş oluruz.

İbadet etmekle ne elde ederiz?

1. Allah' ibadet etmekle onun sevgisini ve rızasını elde ederiz.

2. İyi huy ve davranışlar kazanır, kötü huy ve davranışlardan uzaklaşırız.

3. İnsanların da sevgisini ve takdirini kazanırız.

4. Allah, kalbimize ferahlık verir; zor işlerimizi kolaylaştırır; nimetlerini arttırır. Bizden yardımını hiçbir zaman eksiltmez. Bize dost olur. Allah'ın dostluğunu kazanmak, ne büyük bir mutluluktur!

(Anlatım Dr. Ali Kuzudişli) www.dinibil.com

; Cenâbı Allah'ın buyruklarını yerine getirme, emir ve yasaklarına uyma, O'nu bilme, rızasını ve sevgisini kazanmaktır. İbadetin ruhu ihlâstır. İhlâs; saf ibadet, temiz sevgi ve yürekten bağlılık demektir. Yapılan ibadetlerin temelini, hiçbir karşılık ve menfaat beklemeden yalnız ve yalnız Allah'ın hoşnutluğu için olanı teşkil eder. İlâhî bir düzen içinde ve en mükemmel bir şekilde yaratılmış olan evren ve canlıcansız tüm varlıklar, Yüce Yaratıcı'larına karşı ibadet halindedirler. Evrendeki yaratılmış varlıkların ve devam eden oluştaki en küçük zerreden en büyüğüne kadar istisnasız bütün hareketleri, zorunlu ve şuur dışı bir dua ve ibadet faaliyeti olduğunu Kur'ânı Kerîm bize bildirmektedir. 

Allahü Teâlâ; varlık yapımız gereği yapmakta olduğumuz zorunlu ibadetlerin dışında, şuurlu bir kulluk görevi yapmamızı biz insanlardan istemektedir. Yeryüzünde Cenâbı Hakk'a ibadet eden, şuur ve akıl sahibi yegane varlık da yine insandır. Buna rağmen insan, doğuştan Rabbini bilme özelliği ile yaratılmıştır (Araf 7/172).