Cevap :

bütün kesir de diyosan kesilmemeiş bir parça bütün yani 

Eksiksiz, tam 
Örnek: Güller bütün güller bu sabah / Bir ağızdan şarkı söyler gibi açıyor her bahçede N Cumalı 

Çok sayıdaki varlık ve nesnelerin hepsi 
Örnek: Bütün civar köylerde onu sevmeyen yoktu Y K Karaosmanoğlu 

Bozuk olmayan (para) 

Parçalanmamış 

Birlik, tamlık 
Örnek: Şiirde bir bütünün lüzumuna inananlar bile mısralar arasında birtakım aralıklar kabul eder O V Kanık 

Tümel niceleyicinin Türkçe'deki bir karşılığı