Cevap :
Bu çalışmanın ana amacı, “devlet memurluğundan çıkarma” konusunu incelemekti. Bu çerçevede öncelikle birinci bölümde “kamu görevlisi” kavramına ve “kamu görevlisi türleri”ne değindik. İkinci bölümde “disiplin hukukunun genel ilkeleri”ni, üçüncü bölümde “disiplin cezası türleri”ni, dördüncü bölümde ise “devlet memurluğundan çıkarma cezası”nı inceledik.Anayasanın 129. maddesinin 2. fıkrasına göre: “Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez.” 657 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu m. 130 ‘a göre ise: “ Devlet memuru hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez.” Dolayısıyla, bir memurun savunmasının alınmadan disiplin cezasına çarptırılması hukuka aykırıdır.Disiplin soruşturmasına başlamak ve sonuçlandırmak için ceza kovuşturmasının sonucunun beklenmesi gerekmez. Çünkü 657 sayılı DMK m. 131 ‘e göre: “Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktiremez.”Ceza Kanununa göre mâhkum olması veya olmaması halleri ayrıca disiplin cezasını uygulanmasına engel olmaz. Çünkü 657 sayılı DMK m. 131 ‘e göre: “Memurun ceza kanununa göre mahkûm olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz.”Ceza mahkemesi kararları, disiplin hukuku yönünden bazı durumlarda bağlayıcı nitelik taşır. Ceza mahkemesi, eylemin hiç işlenmediğine ilişkin bir karar vermesi durumunda, sanık olan memura isnat edilen fiil suçtur. Ancak mahkemece yapılan ceza muhakemesinde sanığa isnat edilen eylemin hiç işlenmediğine karar verilirse idare bu kararla bağlıdır. Eylemin suç teşkil etmediğine ilişkin bir karar söz konusu ise, bu durumda sanık olan memura suç olarak isnat edilen fiil aslında adli açıdan suç değildir. Ancak, ceza yargılaması sonucunda verilen beraat kararı suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle verilmişse mahkemenin söz konusu kararı disiplin cezası yönünden bağlayıcı olur. Ceza mahkemesi, aynı zamanda disiplin suçu sayılan bir fiilin sanık tarafından işlenmediğine kanaat getirir ve beraat kararı verirse, bu karar disiplin cezası verme yetkisine sahip olan idareyi bağlar. Ceza mahkemesinde yargılanan memurun eylemi suç ve işlenmiş olmakla beraber o kişi tarafından işlendiğine ilişkin mahkûmiyete yeter delil bulunmayabilir. Delil yetersizliği nedeniyle verilen beraat kararının disiplin soruşturması açısından mutlak bağlayıcılığı yoktur. Ceza mahkemesinde yargılanan memurun eyleminde hukuka uygunluk nedenleri bulunduğu için beraat kararı verilmişse, o fiile disiplin cezası verilmez.Son olarak, ceza mahkemesi, aynı zamanda disiplin suçu da sayılan bir fiilin, hakkında ceza davası açılan kişi tarafından işlendiğine karar verirse, bu karar disiplin soruşturmasını etkiler. Artık, idarenin eylemin o kişi tarafından işlenmediğine karar vermesi mümkün değildir.