Cevap :

Hamit1

Comparative and Superlative Forms
Karşılaştırma ve üstünlük durumları

The Comparative Form
Karşılaştırma durumu

The comparative form, which is made by adding -er or a preceding more to the adjective, shows either a greater degree or makes a comparison between two persons or things.

Sıfatlara –er son eki eklemek ya da önlerine more kelimesi getirmek yoluyla oluşturulan karşılaştırma durumu, ya sıfatın anlamını pekiştirir, ya da iki kişi ya da nesne arasında karşılaştırma yapılmasını sağlar.

Examples:
Örnekler:

They chose a darker brown paint than their neighbors.
Komşularınınkinden daha koyu kahverengi bir boya seçtiler.

This apple is bigger.
Bu elma daha büyük.

This apple is smaller.
Bu elma daha küçük.

This man is taller.
Bu adam daha uzun.

This man is shorter.
Bu adam daha kısa.

Swimming is less dangerous.
Yüzme daha az tehlikelidir.

Bungee-jumping is more dangerous.
Bungee-jumping daha tehlikelidir.

The Superlative Form
Üstünlük durumu

The superlative form, which is made by adding -est or a preceding mostto the adjective, shows the greatest degree of a quality or quantity among three or more persons or things.

Sıfatlara –est son eki eklemek ya da önlerine most kelimesi getirmek yoluyla oluşturulan üstünlük durumu, bir kişi ya da nesnenin bir özelliğe, diğer benzerlerine gore en üst düzeyde sahip olduğunu anlatır.

Examples:
Örnekler:

They chose the darkest brown they could find.
Bulabildikleri en koyu kahverengiyi seçtiler.

This apple is the smallest.
Bu elma en küçük.

This apple is the biggest.
Bu elma en büyük.

Swimming is the least dangerous.
Yüzme en az tehlikeli.

Bungee-jumping is the most dangerous.
Bungee-jumping en tehlikeli.

Forming the Comparative or Superlative
Karşılaştırma veya üstünlük durumunu oluşturma

Cevap:

İngilizce’de iki şeyi karşılaştırmak için fast, slow, young, old gibi bir sıfata ve “than” kelimesine ihtiyacımız var. Örneğin;

My house is bigger than your house. (Benim evim senin evinden büyük.)

I can run faster than you. (Ben senden hızlı koşabiliyorum.)

Can is older than Murat. (Can Murat’tan yaşlı.)

He speaks faster than you. (O senden hızlı konuşur.)

Yukarıda big, fast, old sıfatları bigger, faster ve older şeklinde kullanıldı ve arkasından “than” kelimesi geldi. Kurallara biraz daha yakından bakalım.

Sıfat tek heceliyse

Eğer sıfat fast, old ve tall gibi tek heceliyse, bu kelimeler -er eki alır. Örneğin,

Murat drives faster than Can. (Murat Can’dan daha hızlı araba kullanır.)

I am older than you. (Ben senden daha yaşlıyım.)

He is taller than you. (O senden uzun.)

Sıfat sesli harf+sessiz harf ile bitiyorsa

Sıfat big, thin, hot gibi sesli harf ve arkasından gelen sessiz bir harfle bitiyorsa, sesli harf + er eki alır. Kısaca aşağıdaki gibi olur;

Hot – Hotter

Thin – Thinner

Big – Bigger

Örnek cümlelere bakalım;

Today is hotter than yesterday. (Bugün dünden daha sıcak.)

My house is bigger than your house. (Benim evim senin evinden büyük.)

She is thinner than you. (O senden ince.)

Sıfat “y” ile bitiyorsa

Eğer sıfat easy, busy ve happy gibi “y” harfiyle bitiyorsa “y” harfi atılır ve -ier eki gelir. Örneğin;

Murat is busier than me. (Murat benden daha meşgul.)

I am happier than you. (Ben senden daha mutluyum.)

This is easier than running. (Bu koşmaktan daha kolay.)

Sıfat iki heceden fazlaysa

Sıfat, beautiful ve expensive gibi iki heceden fazlaysa herhangi bir ek almaz. Onun yerine öncesinde “more” kelimesi kullanılır. Örneğin;

She is more beautiful than Ceren. ( O cerenden daha güzel. )

This car is more expensive than your car. ( Bu araba senin arabandan pahalı.)

This job is more difficult then your job. ( Bu iş senin işinden daha zor. )

Düzensiz sıfatlar

Düzensiz sıfatlar, good, bad ve far gibi herhangi bir kuralı takip etmeyen sıfatlardır.

Good – Better

Bad – Worse

Far – Farther

Özellikle “better” ve “worse” kelimelerin mutlaka bilmelisin. Örneğin;

Can is a better driver than you. (Can senden daha iyi bir sürücü.)

This accident was worse than the first one. ( Bu kaza ilkinden daha kötüydü.)

Superlatives

Superlatives konusunu, en iyi, en hızlı ve en güzel gibi şeyler demek için kullanırız. Comparatives konusuna benzer kuralları var.

Sıfat tek heceliyse

Sıfat slow ve fast gibi tek heceliyse -est eki alır. Yani “slow – slowest” ve “fast – fastest” olur. Örneğin;

He is the fastest runner in class. (O sınıftaki en hzılı koşucu.)

She is the slowest driver in the world. (O dünyadaki en yavaş sürücü.)

I am the tallest man alive. ( Ben yaşayan en uzun adamım. )

This is the smallest mouse in the world. ( Bu dünyadaki en küçük fare. )

Sıfat sesli harf+sessiz harf ile bitiyorsa

Superlatives konusunda da sıfat sesli harf + sessiz harfle bitiyorsa, sessiz harfle birlikte -est eki alır. Örneğin;

Hot – The Hottest

Thin – The Thinnest

Big – The Biggest

NOT: Bu konu istisnalarla dolu ve bazen bir kurala uyacağını düşündüğün kelimeler aslında o kurala uymayabiliyor. Örneğin Slow, The Slowest halini alıyor. The Slowwest olmaz.

Today is the hottest day of the year. ( Bugün yılın en sıcak günü)

She is the thinnest girl in class. ( O sınıftaki en ince kız. )

I bought the biggest house in the city. ( Şehirdeki en büyük evi satın aldım. )

Sıfat “y” harfiyle bitiyorsa

Comparatives konusunda olduğu gibi, burada da sıfat “y” harfiyle bitiyorsa “y” harfi düşer ve yerine -iest eki gelir. Örneğin;

This is the easiest exam I have ever seen. (Bu hayatımda gördüğüm en kolay sınav.)

He is the happiest man in the world. (O dünyadaki en mutlu adam. )

Bill Gatest is the richest man in the world. ( Bill Gates dünyadaki en zengin adam. )

Sıfat iki heceden fazlaysa

Eğer sıfat iki heceden fazlaysa, sıfat herhangi bir ek almaz ve sıfattan önce “the most” kelimeleri gelir. Örneğin;

This is the most expensive car. ( Bu en pahalı araba. )

She is the most beautiful girl in the world (O dünyadaki en güzel kız.)

This road is the most dangerous road in the country. ( Bu yol ülkedeki en tehlikeli yol. )

Düzensiz sıfatlar

Burada da “good” ve “bad” gibi düzensiz sıfatlara dikkat etmelisin. “Good – The best” olurken “Bad – The worst” oluyor. Örneğin;

He is the worst writer in our class. ( O sınıfımızdaki en kötü yazar. )

He is the best swimmer in the pool. ( O havuzdaki en iyi yüzücü. )

Evet İngilizce’de Comparatives ve Superlatives konusunun önemli kuralları bu şekilde. Eğer “The” kelimesiyle ilgili sıkıntıların varsa aşağıdaki bağlantılardan bu konuyla ilgili serimi izleyebilirsin;

İngilizce’de a, an ve the ( Part 1 )

İngilizce’de a, an ve the ( Part 2 )

İngilizce’de “The” kelimesinin kullanıldığı ve kullanılmadığı yerler

İzlediğin ve okuduğun için çok teşekkür ederim ve sonraki videolarda görüşmek üzere.