Cevap :
Bölüm 1
Merhaba.Adım Charles Sandra.Kısaca kendimi şöyle tanıtabilirim.Biraz uzun boylu yapılı bir insanımdır.Bir İngiliz vatandaşıyım.Ancak aslında bu hikaye çok eskilere dayanıyor.....
Büyük Dedem Viyana kuşatmasında Avusturya'ya esir düşmüş bir türk askeriydi.Avusturyalılar Osmanlı , Viyana'ya bir kez daha gelemeyecek konuma geldiğinde onu serbest bırakmışlar.Büyük dedem esir düştüğünde yıl 1683 ise muhtemelen o 26 sında genç bir delikanlıdır.Ancak 1700'de serbest kaldığında (ki o zaman yaşı 43 olmalı) ilk iş memleketine geri dönmüş ancak o Avrupa'da kaldığı 17 sene boyunca Avrupa'ya adeta bayılmış.Genelde onun dışarıda dolaşmasına izin verildiği için çok hır-gür çıkarmayan sakin ve efendi bir kişiliği olduğunu çıkartabiliriz.Büyük Dedem Memleketi olan Edirne'ye döndüğü zaman aile büyüklerinden çoğunun ölmüş olduğunu öğrenir.Dedem o zaman 18'inde olmalı.Büyük dedem karısını ve dedemi alıp yurtdışına götürür.İlk yaşadıkları yerlerin Viyana'da olduğunu anlatırdı dedem hep.Her neyse Büyük annem öldüğü zaman büyük dedem'de birkaç sene sonra vefat etmiş.Dedem babasını gömdüğü zaman tahminen 24 yaşındadır.24 yaşında bir delikanlıdır ve cebinde parasıda vardır.Viyana'da ne iş yaptıklarını bilmiyorum ancak dedem 24 yaşındayken rahat rahat Avrupa'nın birkaç devletini dolaşabilecek kadar parası vardır.Oda kısa bir Fransa seyahatinin ardından meşhur İngiltere'ye gelir.Buraya geldiğinde 26 yaşındadır.Aynı sene buraya yerleşmeye karar verir.27 yaşındayken büyük annem ile tanışır ve evlenirler.Birkaç sene sonra babam doğar.Dedem ona iyi bir eğitim aldırır.Babam okulunu bitirdiğinde dedem ile beraber kendi dükkanlarında çalışmaya başlar.Dedem ve babam kendilerine ait olan bu küçük bakkalı işleterek kazanmaları gerekenden çok para kazanırlar.Kısa süre sonra babam annem ile tanışır ve ben doğarım.İşte hikayenin heyecanlı kısmı başlıyor....
Dedem ben 10 yaşındayken vefat etti.Büyük annem ise hemen 1 sene sonra.Annem'in ve babamın kültür çatışmasını reşit olana dek her zaman yaşamışımdır.Babam iyi bir müslümandı.Burada büyümesine rağmen dinini koruması bana her zaman etkileyici gelmiştir.Annem ise babamın sayesinde sonradan müslüman olmuştur.Ancak yinede kültür çatışmaları oldukça netti her zaman...
Babam bana oldukça iyi bir eğitim aldırdı...Kendisi bana Osmanlı'ca öğretti,İnglizce'yi orada yaşadığım için bilirim.Fransızca ve İtalyanca'yı ise eğitim ile öğrendim.Babam bana Türk ve İslam kültürünü net bir şekilde geçirmiştir.Dedem avrupa hayranı bir baba tarafıdan büyütüldüğü için oldukça yozlaşmıştır babama göre.Bende ona katılıyorum.Her neyse yine o sıkıcı konuşma yapıyormuş hissi uyandı içimde...
Annem ben 22 yaşıma bastığım zaman öldü.Doktorların teşhis koyamadığı bir hastalığı vardı.Babamsa onun verdiği üzüntü ile beni 25'ime getirene kadar ölmedi.Babamın ölümü beni çok yıkmıştı.Ancak kafamı kaldırıp karşıya baktığımda yeni bir dünya görüyordum....
Hızla büyüyen ve değişen yeni bir dünya....İşte o zaman bende bu dünyada nasıl yer alacağıma karar vermiştim.....
Merhaba.Adım Charles Sandra.Kısaca kendimi şöyle tanıtabilirim.Biraz uzun boylu yapılı bir insanımdır.Bir İngiliz vatandaşıyım.Ancak aslında bu hikaye çok eskilere dayanıyor.....
Büyük Dedem Viyana kuşatmasında Avusturya'ya esir düşmüş bir türk askeriydi.Avusturyalılar Osmanlı , Viyana'ya bir kez daha gelemeyecek konuma geldiğinde onu serbest bırakmışlar.Büyük dedem esir düştüğünde yıl 1683 ise muhtemelen o 26 sında genç bir delikanlıdır.Ancak 1700'de serbest kaldığında (ki o zaman yaşı 43 olmalı) ilk iş memleketine geri dönmüş ancak o Avrupa'da kaldığı 17 sene boyunca Avrupa'ya adeta bayılmış.Genelde onun dışarıda dolaşmasına izin verildiği için çok hır-gür çıkarmayan sakin ve efendi bir kişiliği olduğunu çıkartabiliriz.Büyük Dedem Memleketi olan Edirne'ye döndüğü zaman aile büyüklerinden çoğunun ölmüş olduğunu öğrenir.Dedem o zaman 18'inde olmalı.Büyük dedem karısını ve dedemi alıp yurtdışına götürür.İlk yaşadıkları yerlerin Viyana'da olduğunu anlatırdı dedem hep.Her neyse Büyük annem öldüğü zaman büyük dedem'de birkaç sene sonra vefat etmiş.Dedem babasını gömdüğü zaman tahminen 24 yaşındadır.24 yaşında bir delikanlıdır ve cebinde parasıda vardır.Viyana'da ne iş yaptıklarını bilmiyorum ancak dedem 24 yaşındayken rahat rahat Avrupa'nın birkaç devletini dolaşabilecek kadar parası vardır.Oda kısa bir Fransa seyahatinin ardından meşhur İngiltere'ye gelir.Buraya geldiğinde 26 yaşındadır.Aynı sene buraya yerleşmeye karar verir.27 yaşındayken büyük annem ile tanışır ve evlenirler.Birkaç sene sonra babam doğar.Dedem ona iyi bir eğitim aldırır.Babam okulunu bitirdiğinde dedem ile beraber kendi dükkanlarında çalışmaya başlar.Dedem ve babam kendilerine ait olan bu küçük bakkalı işleterek kazanmaları gerekenden çok para kazanırlar.Kısa süre sonra babam annem ile tanışır ve ben doğarım.İşte hikayenin heyecanlı kısmı başlıyor....
Dedem ben 10 yaşındayken vefat etti.Büyük annem ise hemen 1 sene sonra.Annem'in ve babamın kültür çatışmasını reşit olana dek her zaman yaşamışımdır.Babam iyi bir müslümandı.Burada büyümesine rağmen dinini koruması bana her zaman etkileyici gelmiştir.Annem ise babamın sayesinde sonradan müslüman olmuştur.Ancak yinede kültür çatışmaları oldukça netti her zaman...
Babam bana oldukça iyi bir eğitim aldırdı...Kendisi bana Osmanlı'ca öğretti,İnglizce'yi orada yaşadığım için bilirim.Fransızca ve İtalyanca'yı ise eğitim ile öğrendim.Babam bana Türk ve İslam kültürünü net bir şekilde geçirmiştir.Dedem avrupa hayranı bir baba tarafıdan büyütüldüğü için oldukça yozlaşmıştır babama göre.Bende ona katılıyorum.Her neyse yine o sıkıcı konuşma yapıyormuş hissi uyandı içimde...
Annem ben 22 yaşıma bastığım zaman öldü.Doktorların teşhis koyamadığı bir hastalığı vardı.Babamsa onun verdiği üzüntü ile beni 25'ime getirene kadar ölmedi.Babamın ölümü beni çok yıkmıştı.Ancak kafamı kaldırıp karşıya baktığımda yeni bir dünya görüyordum....
Hızla büyüyen ve değişen yeni bir dünya....İşte o zaman bende bu dünyada nasıl yer alacağıma karar vermiştim.....