Cevap :
üneşli bir Eylül sabahında yoksul giyimli iki kardeş kanalın kıyısında kayıyorlardı. Bir süre sonra anneleri“Hans,Gretel” diye bağırdı. Hans ile Gretel uslu çocuklardı. Hans 15 yaşında,kıvırcık saçlı,iri mavi gözlü bir çocuktu. Gretel ise 12 yaşında,mavi gözlü ve kırmızı yanakları ile çok güzel bir kızdı. Anneleri Bayan Brinker yün eğirip örerek sebze yetiştirerek ailesini geçindiriyordu. Bayan Brinker zaman zaman çocuklarına bakarak “Ah yavrularım,bilseniz babanız ne kadar iyi,ne kadar akıllı bir adamdı.Ama şimdi,ne yazık ki çok hasta.”derdi.Babaları bir kaza sonucunda yürüyemez ve konuşamaz hale gelmişti.O günden beri evi anneleri geçindiriyordu. Hans ,usta bir tahta oymacısıydı.Gretel dikiş diker ve çok güzel şarkı söylerdi. İki kardeş okula yalnız kış mevsiminde gidebiliyorlardı. Çünkü annelerinin onlara ihtiyacı vardı.
Belediye başkanının kızı Hilda’nın doğumgünü vardı.Bunun şerefine bir paten yarışması düzenleniyordu.En iyi kayana eşsiz bir gümüş paten verilecekti. Öğleyin Hans ile Gretel kanal üzerinde kayarken Karl Hilda’ya seslendi “Acaba orada kayanlar dilenci midirler?”.Hilda arkadaşına sert sert baktı ve. Gretel ile Hans’ın yanına gitti. Tanıştılar ve Hilda onları da yarışmaya davet etti.Ama Hans katılmayacaklarını söyledi. Hilda nedenin nedir diye sorunca Hans patenlerinin olmadığını söyledi.Bunun üzerine Hilda kendi harçlığını Gretel’e verdi fakat Hans bir karşılığı olması şartıyla bu teklifi kabul edeceğini söyledi.Hilda bunu kabul etti ve Gretel’in boynundaki tahta zincirden isteyip oradan uzaklaştı.Hans ve Gretel eve gitti.
güneşli bir Eylül sabahında yoksul giyimli iki kardeş kanalın kıyısında kayıyorlardı. Bir süre sonra anneleri“Hans,Gretel” diye bağırdı. Hans ile Gretel uslu çocuklardı. Hans 15 yaşında,kıvırcık saçlı,iri mavi gözlü bir çocuktu. Gretel ise 12 yaşında,mavi gözlü ve kırmızı yanakları ile çok güzel bir kızdı. Anneleri Bayan Brinker yün eğirip örerek sebze yetiştirerek ailesini geçindiriyordu. Bayan Brinker zaman zaman çocuklarına bakarak “Ah yavrularım,bilseniz babanız ne kadar iyi,ne kadar akıllı bir adamdı.Ama şimdi,ne yazık ki çok hasta.”derdi.Babaları bir kaza sonucunda yürüyemez ve konuşamaz hale gelmişti.O günden beri evi anneleri geçindiriyordu. Hans ,usta bir tahta oymacısıydı.Gretel dikiş diker ve çok güzel şarkı söylerdi. İki kardeş okula yalnız kış mevsiminde gidebiliyorlardı. Çünkü annelerinin onlara ihtiyacı vardı.
Belediye başkanının kızı Hilda’nın doğumgünü vardı.Bunun şerefine bir paten yarışması düzenleniyordu.En iyi kayana eşsiz bir gümüş paten verilecekti. Öğleyin Hans ile Gretel kanal üzerinde kayarken Karl Hilda’ya seslendi “Acaba orada kayanlar dilenci midirler?”.Hilda arkadaşına sert sert baktı ve. Gretel ile Hans’ın yanına gitti. Tanıştılar ve Hilda onları da yarışmaya davet etti.Ama Hans katılmayacaklarını söyledi. Hilda nedenin nedir diye sorunca Hans patenlerinin olmadığını söyledi.Bunun üzerine Hilda kendi harçlığını Gretel’e verdi fakat Hans bir karşılığı olması şartıyla bu teklifi kabul edeceğini söyledi.Hilda bunu kabul etti ve Gretel’in boynundaki tahta zincirden isteyip oradan uzaklaştı.Hans ve Gretel eve gitti.