Cevap :
[tex]\purple {\mathfrak {ꨄѕєℓαмℓααяяꨄ}}\\[/tex]
[tex]\star\blue{\tt{\:El \ ile \ deyim\:}}[/tex]
- El bağlamak: Saygı belirtisi olarak ellerini göbeğinin üstüne kavuşturup durmak.
- El ayak çekilmek: Ortalıkta hiç kimse kalmamak, ıssızlaşıp sessizleşmek.
- El ense çekmek: Birini çıkar uğruna aldatmak.
- El ermez, güç yetmek: Bir iş karşısındaki
- El bebek gül bebek: Nazlı, şımarık.
[tex]\star\blue{\tt{\:Göz \ ile \ deyim:}}[/tex]
- Göz dikmek: Bir şeyi ele geçirmek isteğine kapılmak.
- Göz alabildiğine: Gözün görebileceği en uzak yerlere kadar.
- Göz açtırmamak: Vakit ve fırsat vermemek.
- Göz açıp kapayıncaya kadar: Pek kısa bir zamanda.
- Ağzını açıp gözünü yummak:Öfke ile, sonunu düşünmeden ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek.
[tex]\star\blue{\tt{\:Dil \ ile \ deyim\:}}[/tex]
- Dil uzatmak: Bir kimse ya da şey hakkında kötü söylemek.
- Dil yarası: Acı sözün yol açtığı gönül kırıklığı.
- Dile düşmek: Hakkında dedikodu yapılmak, herkese dedikodu konusu olmak.
- Dil çıkarmak: Alay etmek, eğlenmek.
- Dil dökmek: Kandırmak, yaranmak ya da yararlanmak için tatlı sözler söyleyip durmak.
[tex]\star\blue{\tt{\: Burun \ ile \ deyim\:}}[/tex]
- Burnunda tütmek: Çok özlemiş olmak, çok istemek.
- Burnundan fitil fitil gelmek: İyi bir şeye eriştikten sonra sırf bu yüzden çok kötülük görerek eriştiğine pişman olmak.
- Burun buruna gelmek: Çok yakın olarak karşı karşıya gelmek.
- Burun kıvırmak: Önem vermemek, beğenmemek.
- Burun şişirmek: Kibirlenmek.
[tex]\star\blue{\tt{\:Kulak \ ile \ deyim\:}}[/tex]
- Kulağına çalınmak: Başkasına bir şey söylenirken kendisi de şöyle böyle duymuş olmak.
- Kulağı delik: Olup bitenleri çabuk haber alan.
- Kulak ardı etmek: Söylenen bir şeyi duymazlıktan gelmek;
- Kulak kabartmak: Belli etmemeye çalışarak dinlemek.
- Kulakları çınlasın: Kendisinden söz edildiği ortamda bulunmayan sevilen bir kişiyi anarken söylenir.
[tex]\star\red{\tt{\:★ꨄİyi Çalışmalarꨄ★\:}}[/tex]
[tex]\star\pink{\tt{\:~žéýñép\:}}[/tex]