Cevaplandı

Kopya olmasın!
Uzun olsun!
Saçma yazmayın!
Yorum yazmayın!

Hz.Yahya’nın (a.s.) hayatı ile ilgili Genel Ağ, dinler tarihi gibi kaynaklardan bilgi edinin.

#OptiTim

Cevap :

Cevap:

Hellø !

Açıklama:

- HZ . YAHYA -

  • Zekeriya Peygamberimizin hiç çocuğu yoktur . Bir gün Zekeriya peygamberimiz kendi kendine düşünürken aklına bazı şeyler gelmiş ve kendi kendine şunu söylemiş , " Eğer ben ölürsem mutlaka yerime akrabalarım geçicektir . Bunu önlemeliyim . " diye düşünmüş . Bunun için de aklına bir fikir gelmiş . Eğer bir oğlu olursa onun yerine oğlu geçecekmiş . Bunun için Allah ' a sürekli olarak dua etmiş . Allah ' ta ona bir oğul vermiş . Ve oğlunun adını Yahya koymasını Hz. Zekeriya ' ya emretmiş . Ve bu vesileyle peygamberimiz hz. Yahya adıyla dünyaya gözlerini açmış . Hz. Yahya ' nın bir bilinmeyen diğer adıda " Yuhannah " tır . O zaman ki Roma İmparatorluğu ' nda yani şimdiki israilde dünyaya gelmiştir . Ve günümüzdeki adıyla batı şeria da ölmüştür . Hz. Yahya ' nın annesinin adı " Elisabet ' tir . Oğullarını hep koruyup kollamışlardır . Hz . Yahya son derece muttaki, anne ve babasına itaatli, asi ve serkeş olmayan bir kişiliğe de sahip olmuştur . Hz . Yahya Luka İncili'ne göre, İsa'nın akrabasıdır. Sâbiîler Yahya'nın, İsa'nın akrabası olduğuna inanmaz ancak Sâbiîlikte Yihya Yahane olarak geçer ve en büyük peygamber olarak kabul edilir. İslam'a göre Yahya'nın annesi, Meryem'in teyzesidir... Yahya da babası Hz. Zekeriya gibi İsrailoğulları'na peygamber olarak gönderilmiştir .

ßaşarılar !

#PembeKabuss`

#ModeratörYolunda`

#Roket `

[tex] \green{\underline{\tt{❥Selamın \: Aleyküm \: Optiş \: Kardaşımm ༄}}}[/tex]

Hz. Yahyâ'nın Hayatı;

ওYahyâ Peygamber'in kıssası -selam onun üzerinde olsun- Kur'an-ı Kerim'de zikredilen kıssalardan biridir. Allah; babası olan hz. Zekeriya'ya { Ey Zekeriya! Biz sana Yahyâ adında bir oğul müjdeliyoruz. Bu adı daha önce hiç kimseye vermedik. } şeklinde buyurmuştur. Kendisinden önce hiç kimse bu isimle anılmamış. Allah (c.c.) hz. Yahya'ya ılim ve hikmet bahşetmiş, onu övmeyi ve tefekkür etmeyi de ilhâm etmiştir. Çünkü o temiz ve takva sahibiydi. Hz. Yahyâ; Hz. İsâ'nın zamanında yaşadığı ve onun kuzeni olduğu için, Meryem binti İmran, Hz. Yahyâ'nın teyzesidir.

Yahyâ babası Zekeriya'ya uzun bir bekleyişten sonra dünyaya gelmiştir. Bu yüzden Hz. Yahyâ'nın doğumu bir mucizeydi. Çünkü hz. Zekeriya çocuk sahibi olmaktan neredeyse ümidini kesmişti, ama hz. Zekeriya ona iyi bir çocuk vermesi için gece gündüz durmadan Allah'a dua ediyordu. Allah'tan temiz bir kalple diledi. Hz. Yahyâ geldiğinde temiz bir evde büyümüş. Beslediği, şefkat gösterdiği ve yemeğinden onlara verdiği kuşlara ve hayvanlara karşı çok merhametliydi. Hz. Yahyâ'nın yaşı ilerledikçe yüzü nur, kalbi hikmet, ilim sevgisi, iman, Allah sevgisi ile doldu. Ana-babasına ve tüm insanlara saygılı ve merhameti oldu. Çocukken, Allah ona hikmet, şeriat sevgisi vermiş. insanlar arasında hüküm verme kabiliyeti de vermiş. O çok akıllıydı ve çağına bakan hiç kimseye galip gelemedi. Bu yüzden insanlara dinlerinin esaslarını öğretmiş, onlara doğru yolu göstermiş ve onları yanlış yola karşı uyarmıştır.

Yahyâ (a.s.) insanları günahlardan tövbeye davet etmiş. Bu yüzden tüm insanlar onu sevdiler, aradıkları bilgelik ve iyilik için ona iyi dualarda bulundular. Çoğu zaman tarlalara, dağlara ve çöllere çikar, orada bir kaç ay ard arda kalır. Allah'a ibadet eder, O'na ağlar, namaz kılar ve dua ederdi. Dağda bulduğu herhangi bir mağarada yatardı ve Yüce Allah'a olan güçlü bağlılığı nedeniyle, namaz kılarken yanına bir hayvan yırtıcı gelse hiç umursamazdı, hatta hürmetinin yoğunluğundan onun varlığını hissetmezdi bilee...

Bir gün hz. Yahyâ insanları Yüce Allah'a davet etmek için geldi. Böylece Allah'ın kendisine emrettiklerini insanlara anlatmak için minbere çıktı. Onlara tek ve ortağı olmayan tek Allah'a ibadet etmelerini, oruç tutumalrını ve namaz kılmalarını da emretti. Yahyâ (a.s.) halkla konuşurken ayakta durduğu zaman, hürmet ve muhabbetten ağlardı. Hutbesini bitirip minberden iner inmez çöle geri dönerken o sırada hüküm süren adaletsiz, kızlarından biriyle evlenmek isteyen zalim hükümdarla karşılaştı.

Ancak Yahyâ (a.s.) ona bunun caiz olmadığını söyleyip fetvayı değiştirmesini istemiş ama Yahyâ (a.s.) bunu reddedince zalim kral öfkelenmiş ve Yahyâ'nın hapsedilmesini emretmiştir. Zalim kralın evlenmek istediği heybetini ve asaletini hissetti ve onun dualarıyla meşgul olduğunu gördü. Bu yüzden kendini onun önüne attı ve ondan sevmesini istedi. Ama o reddetti. Ve ona bu yüzden onu çaresiz ve ondan nefret ederek bıraktı. Zalim kralın sarayına girdi ve ondan Yahyâ bin Zekeriya Peygamberi öldürmesini istedi. Kral, sevdiği kadının istediğini yaptı ve böylece Hz. Yahyâ'nın kıssası da tasavvufun, sabrın ve imanın yoğunluğu içindeyken, ruhu Yaratıcısına olan Allah'ına taşımasıyla sona ermiştir.

-Cevabım bu kadardı-

Başarılar!

#Optiişş

#Fisneeem ꨄ