Cevap :
YAVRU SİNCAP
Güneşli bir ilkbahar sabahıydı. Ağaçlar,uzun bir kışın yoğunluğunu atıyordu. Sallanan ve ışıldayan yapraklarıyla güneşin tadını çıkarıyordu. Ormanda sadece doğa sesi...
Yuvasında beliren yavru sincap, uyku sersemligiyle güneşe doğru arka ayaklarının üzerinde gerile gerile esniyordu. Yüzünü oluşturup aç karnını doyurmak için etrafa bakındı.
Görünürde bir şey bulamadı. Anne ve babasını beklemeyecek kadar acıkmıştı. Başını kaldırıp erik ağacına baktı. Güneşte parlayan eriklere gözü ilişti. Açlığın verdiği hisle erikler gözünde biraz daha büyümüş, cevizi andırıyordu. Tepedeki en büyük eriği kapmak için sıçraya sıçraya keyifle erik ağacına doğru yöneldi.
Kendisine doğru yaklaşan "havv, havv!" sesiyle irkildi bir an. Olan tüm gücüyle ağaca sıçrayıp, korkudan tepeye doğru tırmanmaya başladı. Tam "kurtuldum!" derken karşısında ağacın koca dalına kurulmuş bir yılan. İnse köpek çıksa yılan, kurtulsa anne babasının azarı...
MALESEF KONUŞMALI DEĞİL☹️