gezdi. Birkaç kez köçok ovalarda göründüler. Sonra güneye indiler. Gokkusağıyla seyahat oldukça ilginçti. Önce Toros Dağlarının doruklarni Bir süre sonra gökkuşağı alçalmaya başladı. Onur, yere inince çevresini ge mizraklı, kalkanli, yüzleri boyalı çocuklar sardı. Siz de kimsiniz, diye sordu, Karşısındaki köçok insanların birinden ses geldi: gok me - Bize Pigme derler. Dünyadaki en kısa boylu insanlarız. Savastan net ret ederiz. Mizraklarımız ve kalkanlarımız kötülük yapmak isteyenleri kor kutmak içindir. Boyalarımız da öyle. Belki Orkütür de kötülükleri önleriz diye yüzlerimizi boyuyoruz. Onur, onları çok sevdi. Pigme çocuklarıyla arkadaş oldu. Onların hazırla diği yemekleri yedi . Gece onlarla uyudu. Ertesi gün Onur, gökkuşağının üzerinde çok değişik yerlere gitti. Deve kuşlarıyla yarıştı. Nil Nehri'nin çıktığı dağın başını, Atlas Okyanusu'nu, Kızıl. derilerin yaşadığı yerleri gördo. Dönüş yolunda Onur, fazlaca yorgunluk hissetti. Ülkemize geldiğinde derin uykudaydi Gökkuşağı onu yavaşça balkona indirdi. Sonra kayboluverdi. Annesi Onuru yatağında göremeyince telaşlandı. Balkona baktığında yere uzan mis olduğunu gördo. Hemen kucaklayarak onu yatağına götürdü. Ayla KUTLU
[tex]bu hıkayenın ozetını atar mısınız[/tex]