Cevap :
Cevap:
Bayrak direğine sertçe çarpan bir bayrağın sesini duydunuz mu? Yüksekten uçan uçurtmaları görüyor musunuz? Sudan gelen o serinletici esintiyi hissediyor musunuz? Rüzgar, her yerdedir. Pek çok şekil ve biçimde ortaya çıkar. Rüzgar, zarif bir ruh hali veya tehlikeli bir fırtınanın öfkeli bir erken uyarıcısı olabilir. Tehdit edici olmadığı sürece, çok az insan rüzgarı çok fazla düşünse de, bu hareket eden "hava nehirleri", çevremizi yönetecek şekilde havayı yönlendirir.
Birçok farklı rüzgar türü vardır. Her biri farklı şekillerde ve farklı nedenlerle oluşur. Ancak bu nedenler arasında belki de en önemlisi, hava basıncındaki değişikliklerdir. Televizyondaki hava durumu sunucuları, haritalardaki düzenli olan yüksek ve alçak basınçlı alanlara işaret eder; bu mantıklıdır, çünkü hava basıncındaki değişiklikler, "hava akışı" anlamına gelen rüzgarlara sebep olan asıl şeydir. Aslında rüzgar, doğanın hava basıncındaki farklılıkları eşitleme yoludur.
Hava basıncı, havanın içinde bulunduğu her şeye uyguladığı kuvvettir. Bir balondaki havanın basıncı, dışarıdaki havadan daha yüksektir. Bu yüzden havanın çoğu, balonda bir delik açıldığında balonun terk edecektir. Atmosfer söz konusu olduğunda, hava basıncı, belirli bir alan üzerindeki havanın ağırlığını ifade eder. Havanın sıcaklığı, hacmi ve yoğunluğu bu kütle tarafından belirlenir.
Genişleyen hava, yüksek basınçlı bölgeler oluşturur; bunlar, civardaki diğer havayı iter. Büzülen hava, düşük basınç bölgeleri oluşturur; bunlar, civardaki havayı içe doğru çekerler. Rüzgarın esmesinin nedeni budur: Yüksek basınçlı bölgelerden basıncını daha düşük olduğu bölgelere doğru hava hareketi... Yüksek ve alçak basınç alanları arasındaki bölge, basınç gradyanı veya "basıncın yüksekten düşüğe değiştiği bir bölge" olarak bilinir.
Termal Rüzgar Dengesi
Termal rüzgar, dört ana atmosferik akış türünden ilkidir. En karmaşık rüzgar türüdür ve dünya çapında hava akımlarını yönlendirir. Bu tür rüzgarlar, ekvator ve kutuplar arasındaki sıcaklık farklarından doğar.
Yerden troposferin (içinde yaşadığımız atmosfer tabakası) tepesine bir hava sütunu düşünün. Güneş üzerine vurduğunda, bu hava ısınır ve genişler; sütunun tepesinin yükselmesine yol açar. Bu durum, Ekvator yakınlarında yaygındır. Bir hava sütunu, kutuplarda gördüğümüz gibi, soğuduğunda büzülür ve küçülür. Hâlâ aynı miktarda olan aynı hava yığını, şimdi daha kısa ve daha yoğun olacaktır.
Bu durum, sabit yoğunluklu hayali yüzeylerin kutuplara doğru gradyanlı (geçişimli) olduğu anlamına gelir. Bu gradyan sabit değildir ve yerel koşullara bağlı olarak, bir battaniyenin içindeki tümsekler ve kırışıklıklar gibi, yukarı aşağı yükselir; ancak genel örüntüsü itibariyle aşağı doğru gradyan, hava kütlelerinin kutuplara doğru kaymasına izin verir.