Cevap :

Cevap:

en iyi yaparsan sevinirim

Görseli göster Cdefnec175
Görseli göster Cdefnec175
Görseli göster Cdefnec175

Cevap:

Başı kabak: 1. Saçları dökülmüş. 2. Başında şapka, başörtüsü vb. olmayan.

Can evi: 1. Yürek. 2. En duyarlı bölge. “Onları can evlerinden vurmaya yemin etti.”

Eli hafif: İncitmeden, can yakmadan iş gören. “İğneyi Hatice hemşireye vurdurun eli hafiftir onun"

Et tırnak olmak: Sıkı bir ilişkiye girmek, birbirinden kopmamak.

Vız gelmek (vız gelip tırıs gitmek): Hiç önemsememek, aldırış etmemek. “Onun sözleri vız gelir bana, önce kendine söz geçirsin.”

Vücudunu ortadan kaldırmak: Öldürmek. “Sabaha kadar adamın vücudunu ortadan kaldırın, yoksa başımıza çok iş açacak.”

Yâd etmek: Anmak, hatırlamak. “Seni her gün yad ederiz buralarda.”

Yağlı müşteri: Bol paralı, çok alışveriş yapan zengin alıcı. “İki üç yağlı müşterimiz de olmasa kapamak zorunda kalacağız bu dükkânı.”

Yahudi pazarlığı: Tarafların çıkarlarını düşünerek çekişe çekişe yaptıkları pazarlık. “Benimle Yahudi pazarlığı yapmaya kalkma lütfen.”

Yel yeperek yelken kürek: Telâş içinde, çok acele olarak, heyecanla.

Yıldızı sönmek: Ününü ve itibarını kaybetmek. “Yıldızının bu kadar çabuk söneceği kimin aklına gelirdi ki!”

Yükte hafif pahada ağır: Taşınması kolay, değerli eşya (altın, elmas gibi.)

Yüzü kasap süngeri ile silinmiş: Utanacak, sıkılacak, arlanacak yanı kalmamış; arsız.

Zehir zemberek: İnsanın içine işleyen, onurunu zedeleyen çok acı söz.

Akşamı iple çekmek: Gecenin olmasını sabırsızlıkla beklemek. “Ne güzel bir ziyaret olacak. Akşamı iple çekiyorum.”

Zokayı yutmak: Aldatılıp zarara sokulmak.

Anasından doğduğuna pişman: 1) Üşengeç, çok tembel. 2) Canından bezmiş. “O işi yaptı ama anasından doğduğuna bin pişman."

Bağrı yanık : Çok dertli, acılı (kimse).

Bahtına küsmek : İşlerin ters gitmesi yüzünden karamsar olmak; şansına küsmek, talihine küsmek

Çam yarması: İri gövdeli insan.