Cevap :

Kamış Kalemi

Normalde yazı yazmak sadece belli duygu ve düşünceleri kağıt üzerine dökmek için kullanılan bir araçtır. Ama yazıyı sadece bu amaçla değil bir sanata dönüştüren hattatların kullandığı kamış kalem  güzel yazı yazmak amacıyla kullanılan sazdan yapılma kalemlere denir. Belirttiğimiz gibi hat sanatı  yazının dekoratif amaçlı olarak kullanılmasıyla oluşan bir görsel sanattır. Bu sanatta normalde kullanılan düz yazının istendiğinde nasıl bir görsellik aracı olarak kullanılabileceği görülür. Bu işlemde kullanılan araçlardan biri olan kamış kalemi anlatmaya çalışacağız.

Kamış Kalemin Özellikleri

Kamış kalem, yazılarımızın en tabii aletidir. Hüsn-i hatta kullanılan kamış, ekseriya, İran ve Irak”tan getirilirdi. Tabii rengi sarı olan kamışlar, bir yıl boyunca at gübresinin içine yatırılır, bir takım yanmalardan sonra, koyu kahve rengini alır, sertleşirdi. Ancak bu ıslah ve terbiye ameliyesinden sonra kullanılırdı. Bu ıslah, sıcak ülkelerde güneş altında yapılırdı.

Kamış kalem ne çok ince, ne çok kalın olmalı. Rengi parlak ve siyaha yakın, düzgün ve yuvarlak, boğum araları bir karış olmalıdır. Bu özellikteki bir kamış kalem, mermer, taş veya cam üzerine atıldığı zaman, tiz bir ses çıkarır. Yazma bir eserde, kamış kalemin özellikleri şöyle anlatılmaktadır: “Evvela, hüsn-i hat yazanlara kalemin alasını ve mürekkebin ranasın ve kâğıdın zibasın görmek gerektir. Kalemin alasın oldur ki, kızılı pek ola ve aklığı pek az ola ve damarları doğru ola, zira damarları doğru olmazsa, kalemi şak itdikte, eğri şak olur, doğru şak olmaz. Eğri şak olan kalemden hüsn-i hat gelmez ve kalemin kalınlığı evsat ola ve uzunluğu on parmak ola.”

Kamış Kalem Neden Yapılır?

Kamış kalemler genellikle Irak ve İran kamışlarından yapılmaktadır.Ancak Irak ve İran kamışlarına ek olarak Cava ve Hind nev’ileri de meşhurdur. Bu kamışların en serti Cava kamışıdır ve en makbulü İran ve Irak kamışından yapılan kalemlerdir. Kamış kalemler genellikle koyu kestane rengindedirler. Sarı, alaca ve benekli olanları da vardır.




Kamışın boğumu kalemtraşla alındıktan sonra kalem uç kısmı kalemi açandan yana olmak üzere sol elin avucu içine yatırılır ve kalemin açılan kısmı uzunca bir badem görüntüsü verinceye kadar iki yandan kesilir ve yontulur. Kamış yeterince sert değilse biraz daha tok bir badem şekli tercih edilir. Kalemin gövdesinden ucuna doğru incelerek uzayan kısmına diluç kısmına ise ağız denir. Ağzı dilinden daha enli açılan kaleme de çakşırlı kalem adı verilir.

Daha sonra kalemin ağzı makta’ üzerine yatırılarak ya da elde dikine çatlatılır. Buna şakk etmek tabir olunur. Sonra da yine makta üzerinde kalemin ucu yazılacak yazının gerektirdiği meyil gözetilerek kesilir. Bu işleme de katt etmek veya kat’ denir. Kalem ağzının yazana yakın tarafı ünsi diğer tarafı da vahşî adıyla adlandırılır.