Cevap :
silindirik projeksiyonla yapılırlar.
Yer şekilleri , haritaya geçirilirken izdüşümleri alınır. Bu nedenle haritalarda kabartı ve çukurluklar gösterilemez. Yer şekillerini gösteren haritalarda , haritada hesaplanan alan ( İzdüşüm Alan ) , gerçek alandan az olur. Aradaki bu fark düz alanlarda daha az , engebeli alanlarda daha çoktur. Örneğin; ülkemizin izdüşüm alanı yaklaşık 780.000 km² , gerçek alanı ise 815.000 km²dir. Aradaki bu farkın nedeni yer şekillerinin engebeli olması ve haritaların bu engebeyi yansıtamamasıdır.
Haritalarda yer şekillerinin yükselti ve eğim gibi fiziki özelliklerini göstermek için bazı çizim yöntemleri geliştirilmiştir. Bu yöntemlerin başlıcaları ; izohips , renklendirme , kabartma , tarama ve gölgelendirmedir. Harita çizimi yapılırken kullanış amacına en uygun çizim yöntemi seçilir.
1 – İZOHİPS (EŞ YÜKSELTİ EĞRİSİ ) YÖNTEMİ : Deniz seviyesinden itibaren aynı yükseklikteki noktaları birleştiren eğriye Eş yükselti ( izohips ) eğrisi , aynı derinlikteki noktaları birleştiren eğriye Eş derinlik ( izobat ) eğrisi denir. Bu yöntemde aynı yükselti veya derinlikte bulunan noktaların birleştirilmesiyle oluşturulan iç içe kapalı eğriler kullanılır. İzohips eğrilerinin sayılarına ve eğriler arasındaki mesafeye bakarak yer şekillerinin yüksekliği ve eğimi hakkında bilgi sahibi olunabilir. Kıyı çizgisi ( 0 metre ) , izohips ve izobat eğrilerinin birleşme ( başlama ) noktalarıdır. İzohips yöntemiyle çizilen haritalar topoğrafya haritalarıdır.
Yer şekillerinin gösteriminde en çok kullanılan yöntem izohips yöntemidir. Bu yöntemle çizilmiş haritaların kullanımını kolaylaştırmak için belirli yükseltiler farklı renklerle gösterilir.
2 – RENKLENDİRME YÖNTEMİ : Eş yükselti eğrileriyle birlikte kullanılan bu yöntemde daha anlaşılır olması için yükselti ve derinlik basamakları farklı renklerde boyanır. Hangi renklerin hangi yükselti aralığını gösterdiği haritaların işaretler bölümünde belirtilir. Bu haritalarda renkler doğrudan yeryüzü şekillerini göstermez. Ancak harita üzerinde farklı yeryüzü şekillerinin daha kolay seçilmesini sağlar. Örneğin ; bütün ovalar yeşil renk ile gösterilmez. Sadece 0 – 500 metre arasındaki ovalar yeşil ile gösterilir.
Fiziki haritalarda yükseltiler genellikle , yeşil , sarı ve kahverenginin çeşitli tonları , derinlikler ise açıktan koyuya mavi rengin tonları ile gösterilir. 0 – 200 metre arası koyu yeşil , 200 – 500 metre arası açık yeşil , 500 – 1000 metre arası sarı , 1000 – 1500 metre arası turuncu veya açık kahverengi , 1500 – 2000 metre arası kahverengi , 2000 metrenin üzeri kahverenginin koyulaşan tonlarıyla gösterilir. Kalıcı kar ve buzullar beyaz renkle gösterilir. Denizlerde ise 0 – 200 metre arası derinlikteki yerler açık mavi , 200 – 500 metre arası mavi , 500 metreden daha derin yerler ise giderek koyulaşan mavi ile gösterilir.
Türkiye fiziki haritasında yeşil rengin en çok olduğu bölge yükseltinin en az olduğu Marmara Bölgesi , kahverenginin en çok olduğu bölge yükseltinin en çok olduğu Doğu Anadolu Bölgesidir.
Dünya fiziki haritalarında en çok kullanılan renk mavidir. Çünkü dünyanın 3 4’ü sularla kaplıdır. En fazla beyaz renk buzullarla kaplı olan Antarktika kıtasındadır.
YAZININ TÜM HAKLARI AHMET YILDIRIM’A AİTTİR. BU SİTE AMATÖR BİR SİTEDİR.
( GEOİT.BLOGCU.COM) YAZILAR ÖĞRENCİ VE EĞİTİMCİLERE HİZMET AMACIYLA YAYINLANMAKTADIR. ANCAK İZİN ALMADAN VEYA YAZININ ORİJİNAL ADRES KAYNAĞINI BELİRTMEDEN BAŞKA SİTELERDE YAYINLAYANLAR BLOGCU VE DİĞER YAYIN MECRALARI ARACILIĞIYLA TEŞHİR EDİLECEK , GEREKLİ İŞLEMLER YAPILACAKTIR.
3 – KABARTMA YÖNTEMİ : Kabartma yöntemi ile yapılan haritalarda , yer şekilleri ( yükselti ve çukurluklar ) belli oranda ölçekli olarak küçültülüp maket şeklinde kabartılarak gösterilir. Bu haritalarda yatay mesafeyi gösteren ölçek yanında dikey mesafeyi gösteren ikinci bir ölçek vardır. Yer şekilleri üç boyutlu ve gerçeğe en yakın olarak bu yöntemle gösterilir, ancak bu yöntemle çizilen haritaların yapımı ve taşınması zor olduğu için yaygın olarak kullanılmaz.
4 – TARAMA YÖNTEMİ : Bu yöntemde eğim değerleri eğim yönünde çizilen farklı boylardaki çizgilerle gösterilir. Tarama yöntemi ile yapılan haritalarda , yer şekilleri kısa , kalın , sık ya da ince , uzun , seyrek çizgilerle taranmış olarak gösterilir. Eğim arttıkça taramaların boyları kısalır , sıklaşır ve kalınlığı artar. Eğimin az olduğu yerlerde ise taramalar uzar, seyrekleşir ve incelir. ( Çizgilerin uzunlukları ile eğim ters orantılıdır. Eğim arttıkça çizgilerin boyları kısalır , kalınlıkları artar. ) Taramanın yapılmadığı yerler ise düzlükleri göstermektedir. Çizgilerin uzanış doğrultusu eğim yönünü gösterir.
Tarama yöntemi ile harita yapımının zor olması , yükselti , eğim bulma gibi hesaplamaların
yapılamaması gibi nedenlerden dolayı bu yöntem günümüzde kullanılmamaktadır. Bu haritalarda engebeli alanlar taramalar çok sıkışık ve kalın olduğu için karanlıkta kalmakta , yükselti tam olarak belirlenememektedir. Bu yöntemle çizilen haritalar yüzey şekilleri hakkında genel bir fikir verir.
5 – GÖLGELENDİRME YÖNTEMİ : Güneş ışınlarının 45 derecelik açı ile geldiği düşünülerek karanlıkta kalan yerlerin koyu , aydınlık yerlerin ise açık renklerle ifade edildiği haritalardır. Bu yöntemde gölgelerin açık veya koyu oluşu arazinin eğimi hakkında bilgi verir. Gölgelerin koyulaştığı yerlerde eğim azalır. Bu metotla daha çok dağların uzanışı gösterilir. İlk bakışta engebeli yerlerin dikkati çekmesi sağlanır. Bu yöntemde yükselti basamakları bulunmadığından , yükseltileri tespit etmek ve profil ( yer şekillerinin yandan görünüşü ) çıkarmak olanaksızdır. Bu nedenle izohips ve renklendirme yöntemleriyle çizilen fiziki haritalarda yer şekillerinin daha canlı görünmesini sağladığı için yardımcı bir yöntem olarak uygulanır.