Cevap :

Cevap:

Bizim Katırın Tekmesi Deyiminin Anlamı ve Hikayesi Kısaca

Vaktiyle bir köylünün mahkemelik bir işi olmuş. Kadının huzuruna çıkmış. Köylü davasında haklı olmasına rağmen, kadı pek adaletsiz biriymiş. Rüşvet olarak garibanın katırını istemiş. Köylüye, haklı dava­sını kazanmak için rüşvet vermek pek ağır gelmiş. Ka­dıyı terslemiş, katırı vermeyi kabûl etmemiş. Ancak da­vayı da kaybetmiş.

Bu adaletsizlik köylünün içine oturmuş. Kıyıda kö­şede biriktirdiği üç-beş akçeyi toparlayıp İstanbul’a gitmiş

ve gerekli makamlara başvurup kadının yaptığı bu adaletsizliği şikâyet etmiş. Aradan çok geçmemiş ki, kadı görevinden alınmış. Bu beklenmedik duruma çok bozulan kadı, birisinin kendisini şikâyet ettiğini tah­min ediyormuş ama bu işi yapanın katırını elinden al­mak istediği köylü olabileceğine ihtimal vermiyormuş. Bir gün köyün kahvehanesinde otururken, çevresinde­kilere:“Bu bir tekmedir ama kimin tekmesi olduğunu bir türlü anlayamadım” diye dert yanmış. Onun böyle sız­landığını duyan köylü, bıyık altından gülerek:

( “Kimin olacak kadı efendi, bizim katırın tekmesidir” \demiş.

Bu deyim, “başına gelen bu musibet, bize ettiğin haksızlıkların cezasıdır” mânâsında kullanılır.