Cevap :
Cevap:
Merhaba
Açıklama:
Türkiye'de Avrupa'daki gibi, müspet bilimlerle ve yeni savaş metotlarıyla donanmış subaylar yetiştirmek için açılmış olan subay yetiştirme okulu.
XVII. yüzyılın sonlarına doğru, zamanın silahları ile donanmış ve bilgili subay ve askerlerden meydana gelmiş Batıdaki orduların yanında, asırlar boyunca zaferden koşarak büyük kahramanlıklar yaratmış olan Osmanlı ordusu eski silah ve bilgilerle, artık, beklenen başarıları sağlayamaz bir duruma gelmiştir. Özellikle yeniçerilerin devamlı başkaldırmaları ve savaşlarda başarılar kazanamamaları üzerine, Osmanlı ordusunu yeniden düzenlemek fikri, devleti yönetenlerde yer etmeye başlamıştır. Bu düşünce ile ilkin 1773 tarihinde �Mühendishane-i Behri Hümayun�adı ile savaş gemilerinde çalışan bilgili subaylar yetiştiren Deniz Harp okulu açılmıştır. Bir süre sonra da (1793) �Mühendishane-i Berri-i Hümayun� adlı bir istihkam ve topçu subaylara yetiştirecek olan bir topçu okulu açmıştır.Türkiye'de Avrupa'daki gibi, müspet bilimlerle ve yeni savaş metotlarıyla donanmış subaylar yetiştirmek için açılmış olan subay yetiştirme okulu.
XVII. yüzyılın sonlarına doğru, zamanın silahları ile donanmış ve bilgili subay ve askerlerden meydana gelmiş Batıdaki orduların yanında, asırlar boyunca zaferden koşarak büyük kahramanlıklar yaratmış olan Osmanlı ordusu eski silah ve bilgilerle, artık, beklenen başarıları sağlayamaz bir duruma gelmiştir. Özellikle yeniçerilerin devamlı başkaldırmaları ve savaşlarda başarılar kazanamamaları üzerine, Osmanlı ordusunu yeniden düzenlemek fikri, devleti yönetenlerde yer etmeye başlamıştır. Bu düşünce ile ilkin 1773 tarihinde �Mühendishane-i Behri Hümayun�adı ile savaş gemilerinde çalışan bilgili subaylar yetiştiren Deniz Harp okulu açılmıştır. Bir süre sonra da (1793) �Mühendishane-i Berri-i Hümayun� adlı bir istihkam ve topçu subaylara yetiştirecek olan bir topçu okulu açmıştır.Ordunun asıl kadrosunu meydan a getiren yeniçeri ve sipahileri yöneten subayların. Batı ölçüsündekiler gibi yetişmesini sağlayacak okulun açılması ise, yeniçerilerin, ve sipahilerin başkaldırma korkusu içinde açılmıştır. Sonunda 1826 yılında yeniçeriliğin kaldırılması ve yerine �Asakiri Mansurei Muhammediye� ordusuna subay yetiştirmek zorunluluğu, yeni yeni bilgiler veren bir subay okulunun açılması sonucunu doğurmuş, böylece 1834 yılında �Harbiye Mektebi� adı ile kara subayı yetiştiren okul açılmıştır. Türkiye'de lise, ortaokul, hatta ilkokulun bulunmadığı bir zamanda açılmış olan bu okulda, öğrenciler işe ilkin alfabe öğreniminden başlamakta ve zamanla ,askerlikle ilgili bilgileri öğrenmekteydiler. Genel bilgilerle dolu olarak yetişmiş olan Harbiye Mektebi'nin ilk mezunları, Türkiye'de yalnız asker okullarında değil, sivil okullarda da yıllarca, öğretmenlik yapmak suretiyle Türk gençliğinin yetişmelerini sağlamışlardır.
En iyi seçerseniz sevinirim
İYİ DERSLER