Cevap :
Yazıda “Yusuf Atılgan, Aylak Adam” romanı hakkında bilgiler, romanının özeti, romanın konusu, ana fikri, romanın kahramanları, romanın olay örgüsü, romanın yazarı, “Yusuf Atılgan, Aylak Adam” hakkında bilgiler “Yusuf Atılgan, Aylak Adam ” romanın şahıs kadrosu yazarın diğer romanları, “Yusuf Atılgan, Aylak Adam ” adlı eserden alıntılar yer alır. Eser hakkında yorumlar, romanın anlatım tekniği, yazarın bakış açısı, romanın tekniği, romanın türü, çevrildiği diller, eserin basım yılı, basım hikâyesi, yazar ve eseri arasındaki, eserle yazarın biyografisi arasındaki alakalar incelenmiştir.
ESERİN YAZIMI BASIMI İÇERİĞİ KONUSU HAKKINDA
Aylak Adam, Yusuf Atılgan ‘ın ilk basımı 1959 yılında yapılmış kentli bir adamın içsel dünyası üzerine kurgulanmış bir romanıdır. Yazarın ilk romanı olan eser, manevi yönden hiçbir şeye inancı olmayan, mirasyedi bir aydının içsel çatışmalarına dayanmaktadır. Yaşadığı boşluğu gerçek bir aşk ile dolduracağını düşünen isimsiz kahraman, bilinçaltının menfi tutumları nedeni ile aradığı sevgiyi elde edememiş ve kadınlarla yaşadığı tüm deneyimlerinde aradığını da bulamamıştır.
Roman teknik ve anlatım olarak türünün ilk örneği olması nedeni ile ilgi görmüş, kendine özgü anlatımı ben merkezli oluşu, alışılmadık tarzı, benliğin iç dünyasına ve bilinçaltına inebilmeyi başarması ile dikkatleri çekmiştir. Yunus Nâdi Roman Ödülü yarışmasında ikincilik ödülünü alan roman bu sayede daha da ilgi çekmeyi başarmıştır.[1] Roman, Yunus Nadi ikincilik Ödülünü aldıktan sonra 1959 yılında Varlık Yayınları arasında kitap halinde de basılmıştır [2]
Aylak Adam’ın tüm arayışlarının boşa gitmesi üzerine kurgulanan roman, Aylak Adam’ın neden mutlu olmadığı veya neden mutlu olamayacağını sorularını cevaplayamamak ile eleştiriler görmüştür. Roman belirgin olmayan vir vaka düzenine sahiptir ve romanın kahramanı olan Bay C.'nin içsel tepkilerine düşünceleri ve gözlemlerine dayanmaktadır. Bu nedenle roman da planlı bir vaka zinciri de bulunmaz.
"Yusuf Atılgan, özellikle yabancılaşma ve bunun zorunlu sonucu yalnızlık temasını başarıyla işleyen bir yazar olarak tanınmıştır. Diğer önemli eseri olan ”Anayurt Oteli”nde de benzeri konular işlemiştir. Yazar Anayurt Oteli eserinde iletişimsizlik, yaşamın anlamsızlığı, olayların rasyonel bir biçimde açıklanamayacağı, davranışların nedeninin bilinemeyeceği tezini işlemiştir. Y.Atılgan ilk romanı aylak Adam’da klasik anlatı yöntemlerinden yararlanırken Anayurt Oteli’ni daha değişik bir yöntemle “saçma kavramının göstergesi olarak “ kurmaya çalışmıştır.[3]
KONUSU
Maddi yönlerden de hiçbir derdi olmayan aylak bir adamın, mutlu olmak arayışları ve aradığı kadını bulmak için yaptığı sıradan çabaları anlatan bir romandır. İşsiz güçsüz amaçsın bir hayatı olan Bay C.nin tüm hayatı ressam arkadaşı Sadık’ın atölyesi, kahvehaneler, restoranlar ve sokaklardan ibadettir.
ÖZET
“ Bütün değerlerini yitirmiş, dayanacak bir şey arayan” Bay C. maddi açıdan rahat birisidir. Savurgan birisi de olmadığından elindeki ile yetinmeyi de bilen Bay C. İhtiyaç duymadığı için de çalışmayan zaten bunu da gereksiz kabul eden “aylak”lık yaparak yaşayan bir adamdır. Günlerini sıradan işler kitap okumak, sinemaya gitmek, çevresindeki insanları gözlemlemekle geçirmektedir.
Yalnız yaşamayı kendine iş edinmiş olan C. nin zaman zaman yanına gittiği Sadık adında ressam bir arkadaşı vardır. Bay C.’nin annesi o küçük bir çocukken ölmüş, onu teyzesi büyütmüştür. Hayatın anlamının gerçek bir sevgi olduğunu düşünen Bay C. aşık olabileceği bir kadın aramaktadır almıştır. Lakin tanıştığı tüm kadınlarda annesini aradığının da farkında değildir. Bu yüzden aşk konusunda da C. pek umduğunu bulamaz.
Lakin Sadık’ın atölyesinde zaman zaman modellik yapan C., bir resimdeki ufak bir detaya içelermiş onun yanına da gitmeme kararına varmıştır. Bay C. bir ara Ayşe adında bir kız ile tanışmış, ama sürekli olarak duyduğu kaybetme korkusu nedeni Ayşe’yi biri ile görünce ondan uzak durmaya başlamıştır.