Cevap:
Bir sabah uyandığımda babamın biraz halsiz olduğunu fark ettim. Sorduğumda iyiyim diyerek geçiştirdi ama hal ve hareketleri bunun tam tersini gösteriyordu bende bir şey olsa söylerdi diye göz ardı ettim. Üstünden bir kaç gün geçti ben fark etmiyordum fakat babam günden güne daha da soluyordu. Bunu biraz geç fark ettim. Ettiğimdeyse doktora zorla götürdüm. Benim başka şeylerle olan meşguliyetimden değildi o zaten önlemini alip gitmişti. Ben üzülmeyeyim diye de bana bir şey söylememişti fakat benim suçum ise bunu geç fark edişim fazla üstüne düşmeyişimdi. Haftalar geçti her saniye gerginliğim, korkum artıyordu ve en kotusuyse yapabileceğim bir şey yoktu. Haftalar o korkulu günü sonunda getirdi. O gün babama bir söz vermiştim seni iyilestirecegim baba merak etme, seni tedavi edeceğim diye. O gün bu sözü ona karşı tutamadım ama peste etmedim. Şimdi ise başkalarına tedavi bulmak, azda olsa onları biraz daha fazla yaşatmak için doktor olmak istiyorum. Hem sözümü tutacağım hemde babamın yerine bir sürü kişiye hayat olacağım. O gün verdiğim sözü tutuyorum. Doktor olmak istiyorum ve olacağım.