Telefonunuzun çalmasıyla elinizdeki kitabı bırakıyor ve cep telefonunuza uzanıyorsunuz. Arayan babanız... Alo baba..." diyorsunuz telefonu açar açmaz. "Dönüyor musunuz yoksa? Limana geleyim mi sizi karşılamaya?" Telefondaki kişi telaşlı bir ses tonuyla, "Ben Sahil Güvenlik'ten Başkomiser Ümit...” diyor. "Sizi, babanı- zin teknesi Kâşif'ten arıyorum. Onu açık denizde, başı- boş sürüklenirken bulduk. Ancak babanız, ne teknenin içinde ne de yakın çevresinde değildi! Acaba evden çı- karken, size nereye gideceğini söylemiş miydi? Bizi bu konuda bilgilendirirseniz, belki babanıza daha çabuk ulaşabiliriz." "Hayır!" diyorsunuz şaşkın şaşkın. "Yaptığı iş gizlilik gerektirdiği için, nereye gittiğini bana hiç söylemezdi. Zaten siz de babamı tanıyor olmalısınız. O hem iyi bir denizci, hem de bulduğu batıklarla ünlü bir bilim ada- midir. Dün sabah bana yalnızca, dünyayı ayağa kal dıracak bir buluşa
ulaşmak üzere olduğunu söylemişti. Ancak hiç ayrıntı vermedi."


buradaki sıfatlar neler acil​