16 Mart 2014, Pazar Bu sabah 10'da yakın arkadaşım Emel'le okulumuzun yanındaki parkta piknik yapmak için sözleşmiştik. Ben saat 10 olmadan parka gittim, güzel bir çardak seçtim ve masaya evden getirdiğim örtüyü serdim. Kahvaltı yapmak için getir- diğim yiyecekleri de koyarak Emeli beklemeye başladım. Saat 10 u geçmişti ama Emel hala gelmemişti. Emel'i ne kadar daha beklem diğimi hatırlamıyorum. Yağmur yağmaya başlayınca eve dönmeye karar verdim. Yağmur o kadar şiddetli yağıyordu ki, eve dönene kadar sırılsıklam olmuştum. Eve döner dönmez Emel'i aradım. Emel, babasının yeni aldığı tabletle oynar- ken buluşacağımızı unutmuş . Ben aradığımda çok mahçup olmuştu. Üzüntüsün- den telefonda konuşamadı . Ben saatlerce onu beklerken, meğer Emel tabletinde oyun oynuyormuş. Emel'e çok kırılmıştım. Yağmur altında kalınca çok üşümüş ve yorulmuştum. Odama gidip biraz din lenmeye karar vermiştim ki , birden kapı çaldı. Gelen Emel ve annesiydi. Emel olanları annesine anlatınca, annesi benden özür dilemesi için Emeli bize getirmişti. Emel benden özür dilerken o kadar üzgündü ki, konuşamıyordu bile. Emel in bu üzgün halini görünce olanları unutup onu affettim. Birlikte odama gidip, Emel'in getirdiği çikolataları yedik ve oyun oynadık. Bugün benim için hüzünle başlayıp, sevinçle biten bir gün oldu. . Aşağıdaki soruları yukarıdaki metne göre cevaplayalım. Okuduğumuz metin hangi türde yazılmıştır?