İLHAN IN TATİLDE BİR GÜNÜ , mesum onu sinemore gotureceğini duyduğunda çok sevindi. Dişlerini fırçalamak için banyoya gitti. Lombos yait bonyo kapism kapott. Sabunu eline almıştı ki etraf kopkaranlık oldu. Sabunu yerine korvamad. "Işığı açın diye bağında" Ablasinun özür dileyen sesini duyduğunda banyo aydinlandi. Aynaya sam dolazu gosteriyordu. Yatmadan önce yarım saat kitabını okudu. Odaya gelen annesi artik uyumas gerektiğini söyledi, yanaklarından öptü ve işığı kapatti. Ilhan bir türlü uyuyamadi. El yordamı ile perdeyi ordladi. Sokak lambesuun uşğayis odes: hafifçe aydıkarmaştı. Etraf we niet olarak göremiyordu ama çaler ssertin metalik yüzeyi fark ediliyordu. Yetağından kalktı ve penceresini açıp gökyüzüne baktı, Ay ve pildiziara kadar güzel parluyordu ki center derken hayallere daldi. Sonunda uykusu geldi ve yatağına worth Saibair olmuş güneş ışığı odorun içine dolmuştu. Ilhen sevinçle kalkip çabucak hazırlandı. Babası, annesi ve kardeşi ile birlikte kahvaltılarını yaptılar. Ilhan annesinin hazırladığı tostu yiyemeyeceğini, yaruna almak istediğini söyledi. Arnesi de tostu alüminyum Folyoya sarup çantasına koydu. Kahvaltı masasına birlikte topladilar. Ablası, üzerinde çelik çaydanlığın bulunduğu ocağın düğmesini kapattı. Ilkan ve amesi hazırlanp sinemaya gitmek için yola çıktılar. İlhan binecekleri otobüsün farlarını yakorik durağa yaklaştığını gördü. Otobüs şoförü dikkatli bir sürücüydü ama trafik lambasının kırmızı uğunun yandığını geç gördü ve ani bir fren yaptı. Tüm yolcular korktu. İlhan ve annesi sonunda sinemaya seldier. Filmin gosterileceği salona girdiler. Salon çok karanlikti, koltuk numaralarını göremediler. Sirevi elindeki el feneri ile hemen yardıma geldi ve koltuklarını onlara gösterdi. Yerlerine oturdular ve film seyretmeye basladilar. Film gecenin karanlığında ormanın ortasında yanan bir ateşle başlıyordu. İki küçük çocuk ateşin çevresinde oturmuş şorkı söylüyorlardı. Çocuklar şarkılarını söyledikten sonra ellerine aldkon odunları ateşle tutuşturup meşale yaparak evlerinin yolunu tuttular. Evleri ormanın​