Cevap :
20 tane deyim ve anlamları şu şekildedir:
Aba altından sopa / değnek göstermek: İmalı sözlerle birini korkutmak, korku vermek anlamında kullanılan bir deyimdir.
Aba vakti yaba, yaba vakti aba: İhtiyaçların belli bir zamanı ve yeri vardır anlamına gelen bir deyimdir.
Abacı, kebeci, ara yerde sen neci?: Bir olay içinde yetkisi ve yeterliliği olmayan kişiler için kullanılan deyimdir.
Haddine mi düşmüş!: Bir olay karşısında herkesin yerini ve yapması gerekeni bilmesi anlamına gelen bir deyimdir.
Haddini bildirmek: Bir kişinin yetkisi olmayan işlere karışması sonucunda sert bir şekilde uyarılması anlamına gelen bir deyimdir.
Haddini bilmek: Birinin kendini üstün görmemesi, kendinin yapabileceklerinin farkında olması anlamına gelen bir deyimdir.
Kabak tadı vermek: Bir konu hakkında usandırmak, bıktırmak anlamına gelen bir deyimdir.
Kabına sığmamak: Çok sevinçli ve çok heyecanlı olarak ne yapacağını bilememek anlamına gelen bir deyimdir.
Kabir azabı çekmek: Çok sıkıntı ve dert içinde olmak anlamına gelen bir deyimdir.
Kabuğuna çekilmek: Tek kalmak, yalnız kalmak, toplumdan uzaklaşmak anlamına gelen bir deyimdir.
Pabucu dama atılmak: Kendisinden üstün olduğuna inandığı birine çok değer verilmesi anlamına gelen bir deyimdir.
Pabucunu ters giydirmek: Zor bir duruma düşen kişilerin çektiği zorlukları anlatmak için kullanılan bir deyimdir.
Pabuç bırakmamak: Yılmamak, çekinmemek, imkan vermemek anlamına gelen bir deyimdir.
Pabuç pahalı: Tehlikeli bir iş olduğunu haber veren bir deyimdir.
Paçaları sıvamak: Bir işi heyecanla yapmak için hazırlanmak anlamına gelen bir deyimdir.
Tabana kuvvet: Bir yere yürüyerek gitmek anlamına gelen bir deyimdir.
Tabanları kaldırmak: Çok hızlı yürüyerek hareket etmek anlamına gelen bir deyimdir.
Tabanları yağlamak: Uzak bir yere yürüyerek gidilmesi için yapılan hazırlığı anlatan bir deyimdir.
Taban tabana zıt: İki şeyin birbirine tamamen zıt olduğunu anlatan bir deyimdir.
Taban tepmek (patlatmak): Bir yere uzun bir süre yaya olarak gitmek anlamına gelen bir deyimdir.
1)Bağrı yanık : Çok dertli, acılı (kimse).
2)Bir araba laf: Bir yığın gereksiz, yersiz söz.
3)Bohçasını koltuğuna vermek : Kovmak, defetmek, işine son vermek.
4)Çam yarması: İri gövdeli insan.
5)Et tırnak olmak: Sıkı bir ilişkiye girmek, birbirinden kopmamak.
6)İç gıcıklamak: 1. Huylandırmak. 2. İstek uyandırmak.
7)İşi duman olmak: İşi ve durumu kötü olmak, berbat bir durumda bulunmak.
8)Mahşer midillisi: Kısa boylu, fitneci kimse.
9)Zokayı yutmak: Aldatılıp zarara sokulmak.
10)Yükte hafif pahada ağır: Taşınması kolay, değerli eşya (altın, elmas gibi.)
11)Yâd etmek: Anmak, hatırlamak. “Seni her gün yad ederiz buralarda.”
12)Üste vermek: Fazladan ödeme yapmak. “Üste bir milyon verdiler ama bu arabayı değişmedim.”
13)Tokat aşketmek: Ansızın el içi ile vurmak.
14)Sipsivri kalmak: Tek başına, çaresiz ortada kalmak. “Sipsivri kalakalmıştım, ne yapacağımı bilmiyordum.”
15)Pösteki saymak: İçinden çıkılması zor ve anlamsız bir işle uğraşmak.
16)Ömrüne bereket: “Var ol, sağ ol, ömrün uzun olsun” anlamında kullanılır.
17)Nur topu: Gürbüz, sağlıklı, çok güzel ve temiz çocuklar için söylenir.
18)Mürekkebi kurumadan: Bir şeyin yazılmasından çok kısa bir süre sonra.
19)Mahşer midillisi: Kısa boylu, fitneci kimse.
20)Lüpe konmak: Değerli bir şeyi bedavadan, emek sarf etmeden ele geçirmek.
Senin için en kısalarını seçtim.Yardımcı olabilmişsem ne mutlu bana.İyi dersler...