> Dedemin dükkanı marketler açılınca sinek avlıyor.
> Ali, can korkudan ne yapacağını şaşırıyordu.
> Ahmet, benim yaptığımı söylemez, ağzı sıkı biridir.
> Annem evi dağınık görünce sinirinden küplere bindi.
> Köyümüzdeki Mehmet amca alın teri ile geçimini sağlıyordu.
> Hırsız polisi görünce topukları yağlayarak kaçtı.
> Kara günler geride kaldı, bundan sonra hep mutlu olacağız.
∆ Barut kesilmek: Çok öfkelenmek, çok sinirlenmek.
∆ Tereyağından kıl çekmek: Bir işi çok kolay bir şekilde yapmak.
∆ Küplere binmek: Çok öfkelenmek, çok sinirlenmek
∆ Can kulağı ile dinlemek: Bir konuşmayı dikkatli bir şekilde dinlemek.
∆ Hapı yutmak: Çok kötü bir duruma düşmek.
∆ İçini dökmek: İnsanlara içindeki duyguları söylemek.
∆ Gözdağı vermek: Bir ceza ile korkutmak, tehdit etmek.
∆ Göreceği gelmek: Bir kimseyi ya da bir şeyi çok özlemek.
∆ Kül yutmamak : Kolay kandırılmamak.