Cevap :
Okula gittiğimde yaşım çok küçüktü, Türkçeyi iyi konuşamıyorum, cümleleri farklı anlıyorum... Sarı saçlı, sümüklü bir kız çocuğuyum... Ağlaya ağlaya gidiyorum okula, yabancı geliyor her şey... Birinci sınıftayız, öğretmenim dünya iyisi bir kadın. Adana, Saimbeylili ama onun Türkçe konuşmasına bakakalıyorum. Sınıf kalabalık, bit salgını var diye herkesi kontrol ediyorlar, bizim sınıf temiz ama birkaç arkadaşımı ve beni eve yolladılar. Bit çıkmıştı başımda, saçımı bile bağlayamıyordum, annem çalışıyordu, o kadar dokundu ki okula uzun süre gidemedim. Öğretmenim defalarca konuştu bizimle, annemi ve beni çağırdı, utanıyordum. Hem konuşamıyorsun dilini hem de bitlisin. Hem dilsiz, hem bitli... Sonunda ikna etti bizi, okula devam ettim. Öğretmenimin çabalarını sonra anladım, bana farklı davranıyordu, yardım ediyordu. Belki de bugün bu kişiliğimi, duruşumu ikinci annem olan ona da borçluyum. Onu her zaman ararım, az önce konuştum, hastanede. Buradan geçmiş olsun diliyorum.
Her 24 Kasım’da ölsem bile, iki elim kanda olsa ararım. Öğretmenlik çok çok değerli, bizi biz yapan ilk yıllar unutulmuyor. Bu arada Türkçem düzeldikten sonra öğretmenimin çok derin bir Adana aksanı olduğunu anladım. O zaman hayat bana nasıl görünüyormuş diye çok güldüm kendi kendime... Vefa insan olmanın en önemli özelliği. Ona çok sey borçluyum, Sevgili Ümit Hocam; başka bir yaklaşım beni başka biri yapabilirdi. Sevgiler.
ÖĞRETMENİME MEKTUP
Öyle özledim ki seni öğretmenim En olgun duygulardayken bile sen; bizim mutluluğumuz için küçücük bir çocuk olurdun bir anda Yorgunluğun alnındaki çizgilerden anlaşılsa da sen yine dinlenmiş duygularla gelirdin sınıfa
Oyunlarımın en büyük kahramanıydın Hep sen olurdum oyunlarımda Annem, babam, arkadaşım her şeyim olmuştun bir anda Ben henüz okuma yazma bilmezken, sevgiyle adını yazdın yüreğime İşte o an başlayıp halâ okumakta olduğum bir kitapsın kalbimde
Şimdi bende öğretmen oldum öğretmenim Bir şeylerin değerini yazık ki senin gibi bilemiyorum Sen köyümüze kitap getirebilmek için uğraşırken, ben daha ilk atamamda bilgisayarla karşılaştım sınıfta Her şey çok değişti Belki şimdi biz meslektaşlarının yüreğinde sende kopan fırtınalar kopmuyor Ama ümidimi halâ kaybetmedim Bu gelişen teknolojiye rağmen, sevgi ve mücadele hissi bir gün galip gelecek buna inanıyorum İşte bana bağışladığın en büyük miras bu galiba Yanımda olmanı ne kadar isterdim Halâ senden öğreneceğim ne çok şey var değil mi? Ama endişeye kapılma Sen derdin Nefes varsa hayat vardır Hayat varsa eğitim vardır En ümitsiz anımda bile masa başında çocuklarım zaferim oluyorlar İşte öğretmenim daha nice hayata geçmiş sözlerin
Şu dörtlükle belki bir gün okuyacağın mektubuma son veriyorum
Ne zaman doğum günüm sorulsa, eylül derim
Ben O gün doğdum!
Aydınlığın simgesiyle, işte o zaman tanıştım
O sensin öğretmenim Ben seninle varım