Cevap :
•Matematik tarihi, öncelikle matematikteki keşiflerin kökenini araştıran ve daha az ölçüde ise matematiksel yöntemleri ve geçmişin notasyonunu araştıran bir bilimsel çalışma alanıdır. Modern çağdan ve dünya çapında bilginin yayılmasından önce, yeni matematiksel gelişmelerin yazılı örnekleri yalnızca birkaç yerde gün ışığına çıktı. MÖ 3000'den itibaren Mezopotamya eyaletleri Sümer, Akad ve Asur, Eski Mısır ve Ebla ile birlikte vergilendirmede, ticarette, doğayı anlamada, astronomide ve zamanı kaydetmede/takvimleri formüle etmede aritmetik, cebir ve geometri kullanmaya başladı.
•Tüm zamanların en etkili ders kitabı olarak kabul edilen Öklid'in Elemanları'ndan (y. MÖ 300) bir kanıt.[1]
•Rakamlar tablosu
Günümüzdeki en eski matematiksel metinler Mezopotamya ve Mısır'dandır; Plimpton 322 (Babil, y. MÖ 1900)[2], Rhind Papirüsü (Mısır, y. MÖ 2000–1800)[3] ve Moskova (Golenischev) Papirüsü (Mısır, y. MÖ. 1890). Tüm bu metinler, Pisagor üçlülerinden bahseder. Bu nedenle, çıkarım yoluyla Pisagor teoremi, temel aritmetik ve geometriden sonra en eski ve yaygın matematiksel gelişme olarak görülmektedir.
•Matematiğin bir "belirtici disiplin" olarak incelenmesi, MÖ 6. yüzyılda "matematik" terimini "eğitim konusu" anlamına gelen eski Yunanca μάθημα'dan (mathema) türeten Pisagorcularla başlar.[4] Yunan matematiği, yöntemlerini büyük ölçüde geliştirdi (özellikle tümdengelimli akıl yürütme ve kanıtlarda matematiksel kesinlik yoluyla) ve matematiğin konusunu genişletti.[5] Teorik matematiğe neredeyse hiç katkı sağlamamış olsalar da, eski Romalılar uygulamalı matematiği ölçme, yapı mühendisliği, makine mühendisliği, defter tutma, ay ve güneş takvimlerinin oluşturulması ve hatta güzel sanatlar ve el sanatlarında kullandılar. Çin matematiği, basamak değeri sistemi ve negatif sayıların ilk kullanımı da dahil olmak üzere matematiğe erken dönemde katkı vermiştir.[6][7] Hint-Arap rakam sistemi ve bugün dünya genelinde kullanılan işlemlerinin kullanımına ilişkin kurallar, Hindistan'da MS birinci bin yıl boyunca gelişti ve Muhammed ibn Mūsā el-Harezmi'nin çalışmasıyla İslam matematiği yoluyla Batı dünyasına aktarıldı.[8][9] İslam matematiği de bu medeniyetler tarafından bilinen matematiği geliştirdi ve genişletti.[10] Bu kültürel mirasla eşzamanlı fakat onlardan bağımsız olan, Meksika ve Orta Amerika'daki Maya uygarlığı tarafından geliştirilen, Maya rakamlarında sıfır kavramına standart bir sembol verilen matematikti.
|Matematikle ilgili birçok Yunanca ve Arapça metin, 12. yüzyıldan itibaren Ortaçağ Avrupa'sında matematiğin daha da gelişmesine yol açacak şekilde Latince'ye çevrildi. Antik çağlardan Orta Çağ'a kadar, matematiksel keşif dönemlerini genellikle yüzyıllar süren durgunluk takip etti. 15. yüzyılda Rönesans İtalyasından başlayarak, yeni bilimsel keşiflerle etkileşime giren yeni matematiksel gelişmeler, günümüze kadar artan bir hızla devam etti. Bu, hem Isaac Newton hem de Gottfried Wilhelm Leibniz'in 17. yüzyıl boyunca sonsuz küçükler hesabının gelişiminde çığır açan çalışmasını içerir. 19. yüzyılın sonunda Uluslararası Matematikçiler Kongresi kuruldu.[11] Kongre, dört yılda bir dünyanın farklı ülkelerinden matematikçileri bir araya getirerek bu alandaki gelişmelere destek vermeye devam ediyor. Her kongrede matematiğe değerli katkılar sunan matematikçilere, Fields Madalyası, Nevanlinna Ödülü, Gauss Ödülü ve Chern Madalyası
Adım adım açıklama:
EN İYİ SECERMİSİN LÜTFEN SENİ TAKİP EDERİM VE EMEGİM İÇİN