Cevap :

^^ MERHABA^^

Hikayemiz:

    sabahın erken saatleriydi. Ahmet her zamanki gibi annesinin istediği yumurtaları almak için kümese gelmişiti. her zaman olduğu gibi yine uykulu gözlerle tabi. Ahmet, elini samanların arasında gezdirdi. Sadece bir tane yumurta vardı.'' olamaz, tam bir haftadır yumurtlamıyorlarken niye bugün de sadece bir tane var.'' diye üzüldü. Son bir umutla elini tekrar gezdirdi. Fakat nafile hiçbir şey bulamadı.Sonra az önce ellediği yumurtayı almak için elini tekrar koydu. Yumurtayı almıştı ama gözlerine inanamıyordu. Tavuk altın yumurtlamıştı. Gözlerini ovuşturup tekrar baktı. Hayır yanılmıyordu. Bu yumurta altındı. Sonra koşarak kıt kanat geçindikleri için beli bükülen anasının yanına gitti. Olanları anlattı. Sonra zengin, mutlu mesut yaşamlarına devam ettiler.



SORULAR:

**NE?
- Ahmet' in altın yumurtayı bulması

**nerede?
- Kümeste

**ne zaman?
-Bir sabah

**nasıl?
- YUmurta almak için elini koymasıyla

**neden?
- Annesi istediği için

**kim?
- Ahmet



BAŞARILAR....

MERHABA ! :))

BİLGİLENELİM ;

__

HİKAYE ?

  • Yer, zaman , olay bellidir vardır
  • Burda da giriş gelişme sonuç bölümleri vardır
  • Ben merkez, olay, durum şeklinde üş çeşit
  • Genellikle yaşanılan  olaylar ele alınır
  • Anlatım biçimlerinden yararlanılabilir

5n 1k  soruları ?

  • Ne
  • Ne zaman
  • Nerede
  • Nasıl
  • Niçin
  • Kim

SORUMUZA BAKALIM ;

Bir tane hikaye ve onunla ilgili 5n 1k soruları

______

Kışın ortalarıydı, günlerden doğu günüm, 23 Ocak Bugün de çok sıkılmıştım bu soğuğa rağmen deniz kenarına doğru yürüyordum hayatımda yaşadığım kötü şeylere rağmen nasıl hala bu kadar sakin olduğumu anlayamıyordum 19 yaşındaydım ve ailem yoktu adım Eylül yetimhaneden yeni ayrılmış çalışarak biriktirdiğim paralar ile kendime bir ev kiralamıştım ama hala pes etmemiştim hala dimdiktim hayata karşı.

Bu ayın kirasını nasıl ödüceğimi bilmiyordum artık bir işim de yoktu gereksiz yere işten atmışlardı neden her şey bu kadar kötü olmak zoundaki neden tüm kötü şeyler beni buluyordu düşüncelerimden sıyrılıp deniz kenarına vardığımı anladım bir tek maviydi benim arkadaşım deniz mavisi o tüm kötü şeylerde beni dinlerd, sadece bir tek rüzgardı hayatımın anlamı bir tek o beni rahatlatırdı bir tek balıklardı sanki benim hayatım nereye gittiği belli olmayan  bu seferde  beni düşüncelerimden belimde hissettiğim soğuk metal ayırdı korkuyordum evet korkuyordum hayatımda ilk defa bu kadar korkuyordum arkamda bir bıçak vardı evet evet arkamda biri vardı ve bıçağını belime dayamıştı korkudan titriyordum tam arkamı dönücekken sesi ulaştı kulaklarıma  '' Arkanı dönmek istemezsin herhalde bıçağımın tadına bakmak istersen dönebilirsin '' o anda hareket edemedim sonrasında ise  belimdeki bıçak aniden çekildi ama ben hala arkamı dönemiyordum çok korkuyordum titriyordum sonra bağırma sesleri duydum ve arkamı döndüm yüzünde maske olan biri Vardı. ama, ama bu oydu... Yıllar sonra geri gelmişti, hayatımı berbat ettikten sonra geri gelmişti. O benim ağabeyimdi. Üvey ağabeyim. Tam bir psikopattır kendisi, ve malesef beni seviyordu. Bu çok kötü bir duyguydu. Abinizin sizi sevmesi iğrenç bir şeydi. Bunu bana söylediğinde daha 12 yaşındaydım. Derslr haricinde hi bir sorunum yoktu. Takii onu söyleyene kadar. Annem ve babam bunu duymuştu ve abii benden uzak bir yere göndereceklerdi ama olmadı, abim onları öldürdü. Kaç kez polise şikayet etsem bile yaşım küçük olduğu için abimi kıskandığımı zannediyor ve umursamıyorardı.

Neyseki bana bir şey yapmamıştı. Ama sorundu, büyük bir sorun. Kimse bana inanmazken ben ne yapabilirim ki en fazla? Bir destekçim yokken daha nereye kadar gidebilirim ki? Bilmiyorum, daha nereye kadar gidebileceğimi bilmiyorum. Zaten sanırım sonu gekmişti, elveda dünya, elveda beni bekleyen hayaller, elveda yaşamım, elveda bekleyişler.

Bedenime saplanan bıçak canımı çok yakıyor ve kan kaybetmeme neden oluyordu. Etraftan gelen bağırışmalar, onun sesini ve bedenimdeki acıyı bastırmıyordu. Kulağıma duyduğum son sözleri fısıldamıştı,

"Yenide hoş geldin sevgilim, kollarıma geri geldin bak. Benden nasıl kaçtıysan, bana öyle döndün, hiç gitmeyecek bir şekilde."

----------------------------------------------------

Gözlerimi açtığımda beyaz bir tavan ile karşılaştım. Kafamı zorlukla kaldırarak etrafa göz gezdirdim. Sadece benim üzerinde elerim ve ayaklarımın kelepçeler ile bağlı  olduğum yatak ve tam görüş açısında tek kişilik koltuk bulunuyordu. Burasının neresi olduğunu anlamamıştım. O sırada kapı açıldı ve o girdi.

"Ooo demek uyandın. Günaydın sevgilim."

Aklıma hemen parmağımdaki takip cihazı geldi. Baş parmağımı işaret parmağımın ucuna bastırdım ve elim titredi. Bu bildirildiğimi gösteriyordu. Ben bir ajandım. Abim gibi kişilei bulur ve onları üslerime sylerdim. Daha 2 ay önce katıldığım için sahada görev yapamıyordum. Bu yüzden de dövüş tekniklerini bilmiyordum. Parmağımdaki takip cihazını da bana bir şey olursa diye takmışları, bu tüm ajanlarda vardı.

Nerede olduğumu bilmediğim için ne kadar zamanda geleileceklerini bilmiyordum. Benim yapmam gereken şey onu oyalamaktı, başka bir çözüm yolu yoktu.

"Ben neredeyim?"

"Hmm, bu seni ilgilendirse bile söylemeyeceğim."

"Neden geri geldin?"

"Senin için geri geldim."

"Neden?"

"Sevgilim, çok ısrarcısın. Daha çok vaktimiz var. Merak etme."

--------------------yarım saat sonra---------------------

Kapı kırılarak açılmıştı ve içeriye bizim tayfa gelmişti. Aslı hemen bana baktı ve benim halimi görünce gözünden bir damla yaş aktı. O, o benim için üzülüyordu.

Bana inanmadı hiç kimse, buna onlar da dahildi. Öyle bir şey olsa yakalanırdı dediler. Ama gerçekti her şey hiç olmadığı kadar gerçekti.

"Aa, sevgilim, misafirleimiz var."

"Ben senin sevgilin değilim!"

"Sen hıçınlaştın iyice, seni sakinleştirme zamanı gelmiş."

Diyerek beni öpmek için eğildi ama ben ona tükürünce gerşye çekilerek yüzünü, elinin tersiyle sildi ve yüzüme sert bir tokat attı bu sırada bizim tayfa onlar ile -onun arkadaşları- dövüşmeye başladı.

En sonunda o bayılınca yanıma gelerek kelepçeleri açtılar ve Ömür beni kucağına alarak dışarıya götürdü. Dışarısı tam bir kargaşaydı. Herkes birbirine girmişti. Ömür beni arabaya bindirerek tayfanı geri kalanı ile hastahaneye gitmeye başladık.

-----------------6 yıl sonra------------

"Semih, gel buraya! O şekilde dışarıya çıkamazsın!"

"Yakala yakalaya bilirsen."

Onu koşturmaya devam ederken Ömür benim önümü kesti ve bana sarıldı.

"Yine mi kaçtı?"

"Evet, yine kaçtı. Bıktım artık bundan ya!"

"Tamam sevgilim, ben hallederim."

Evet, ben Ömür ile evlenmiştim. Aslında tayfadaki herkes benim anlattıklarımın doğru olduğunu biliyormuş ama onun benim yanıma gelip onu yakalamayı planlıyorlarmış. Yani bana ınanıyorlarmış. O günden sonra birbirimize yakınlaşmış, hatta fazla yakınlaşmıştım. Ömür ile evlenmiş ve çocuğumuz olmuştu. İşte benim hikayem. Görüşürüz.

>>>>>>>>>>>>>>>

5n 1k  Sorularımız ?

_______

  • Eylül ' ün mesleği nedir ?

    → Eylül ' ün mesleği  Ajanlıktır

<>>>>>>>>>>>>>>

  • Hikayedeki Eylül karakteri ne zaman  doğmuştur ?

   →  Eylül Karakteri 23 Ocak  ' ta doğmuştur

>>>>>>>>>>>>>>>>

  • Eylül nerede  abisini görmüştür  ?

   →  Eylül abisini  deniz kenarında görmüştür

>>>>>>>>>>>>>>

  • Eylül abisinden nasıl kurtulmuştur ?

    → Ajan arkadaşlarının bulundukları yere gelip abisini dövmesi ile      kurtulmuştur

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

  • Niçin polisler Eylül 'e inanmamışlar ?

   → Abisini kısknadığını ve küçük olduğunu düşündükleri için

>>>>>>>>>>

  • Eylül ' ü kim kurtarmıştır ?

   →  Ajan arkadaşları Eylül ' ü kurtarmıştır

<<<<<

  • Eylül ile kim evlenmiştir ?

   → Eylül ile Ömür evlenmiştir

<<<<<

  • Eylülü kaçıran kimdir ?

   → Eylül ' ü kaçıran abisidir

EK BİLGİLER ;

YAZMIŞ OLDUĞUM  KOMPOSİZYON /YAZILAR/ ÖYKÜ

  • eodev.com/gorev/13670290
  • eodev.com/gorev/16159256
  • eodev.com/gorev/11624612
  • eodev.com/gorev/15437914
  • eodev.com/gorev/1179761

#ALINTIDEĞILDIR

#OptiPopüler

#uzumlukek

BAŞARILAR:))