8. Eski zamanlarda bilge bir kral vardı. Kral maiyetin- den birine önemli bir görev verecekti. Çok sayıda kişi bu göreve talipti ve kral bir seçim yapmak durumun- daydı. Nihayet adaylar için bir imtihan düzenledi. Kral, adamların sarayın dış kapısının önünde top- lanmalarını emretti. Kapı çok büyük ve ağırdı; tek bir kişinin bu kapıyı açıp kapatması söz konusu bile değildi. Kral maiyetine seslendi: "Kapıyı kim açabi- lirse görev onundur!" dedi. Adaylardan bazıları "aça- mayız" der gibi başlarını salladılar. O sırada kralın hizmetkârlarından biri kapının yanına gitti, dikkatlice kapıyı yokladı ve sonunda bütün gücüyle kapıya yüklendi. Kapı ağır ağır açılmaya başladı, insanlar şaşkınlıkla bakakalmışlardı. Bu nasıl olabilirdi? Aslında durum göründüğü kadar karmaşık değildi. Kral, önceden kapının arkasına gizlice bir düzenek yaptırmıştı ve bu sayede kapının tek bir kişi tarafın- dan açılabilmesi mümkün olmuştu. Böylece hizmet- kâr açamayacağı fikrine sarılmadığı için görevi almış oldu. Bu metinde anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kendi gücümüzün farkına vardığımızda her şey mümkündür. B) Hayatın önümüze çıkardığı sınavları geçmek için azimli olmalıyız. C) Ön yargılardan kurtulup denemeyi göze aldığımız- da başarı olanağı doğar. D) Küçük yardımlar, büyük işlerin temel taşlarıdır.