Yaya gözüyle at, ergen gözüyle avrat alınmaz. Kan Turalı,
atına binip kız aramaya çıkmış. Bir zaman sağda solda gezinmiş. Nihayet çekilip geri eve gelmiş. Oflaya puflaya babasının
yanına varmış: “Yıkılsın şu Oğuz illeri baba! Bana münasip
bir kız yok!” demiş. Kanglı Koca, oğlunun sırtını sıvazlayıp,
“Oğul! Kız dediğin çakıl taşı mı? Evden çıkar çıkmaz bulasın!
Öyle sabah varıp öğlen gelmekle kız bulunmaz. Senin dediğin kızı bulmak için demir çarık, demir asa yollara düşmek
gerek. Sen mala mülke sahip ol. Ben varıp gideyim. Sana bir
kız bulayım.” demiş. Kanglı Koca, yanına kırk aksakal alıp
sevine kıvana oğluna kız aramaya çıkmış. Kırk bir ihtiyar İç
Oğuzları gezmiş. Kan Turalı’nın istediği gibi bir kız bulamamışlar. Dış Oğuzları gezmişler. Boş dönmüşler. Oradan geze
geze kâfir Kıpçak yurdu Trabzon’a varmışlar.
Trabzon Beyi’nin bir kızı varmış. Adına da Selcen Hatun
derlermiş. Selcen Hatun, çok güzel bir kızmış. Güzelliğinin yanı
sıra yiğit ve bahadırmış.
Bu metindeki fiilimsileri bulabilirmisiniz acaba