Cevap :
Şiirde dize sonlarında kullanılan aynı ya da benzer seslere kafiye denir. Benzer seslerin sayısına göre dört grupta incelenir.
Yarım Kafiye
Dize sonlarında tek ses benzeşiyorsa yarım kafiye oluşur.
Yandırdın gönlümü aldın keman kaş
Gösterdin zülfünü eyledin bir hoş
dizelerinde sonda bulunan “kaş” ve “hoş” sözcüklerinin sonundaki “ş” sesleri yani tek ses benzeşiyor; öyleyse burada yarım kafiye vardır.
Tam Kafiye
Dize sonlarında iki ses benzeşiyorsa tam kafiye kullanılmıştır.
Ürperme veren hayale sık sık
Her bir kapıdan giren karanlık
Çok belli ayak sesinden artık
dizelerinin sonunda kullanılan altı çizili “ık” sesleri iki sesten oluştuğundan tam kafiye oluşturmuştur.
Bazen dize sonunda uzun okunan tek ünlü benzerliği olabilir. Arapça ve Farsça sözcüklerde görülen uzun ünlüler iki ses değeri taşır. Yani tam kafiye oluşturur.
Bir mısra işittim yine ey şah-ı dilarâ
Bir hoşça da bilmem ne demek istedi ammâ
dizelerinde altı çizili “â” sesi iki ses değeri taşıdığından beyitte tam kafiye kullanılmıştır.
Sakin koyu şen cepheli kasrıyla Küçüksu
Ardında yatan semtinin ormanları kuytu
dizelerinde ise dize sonlarındaki “u” sesleri uzun olmadığından yani tek ses değeri taşıdığından dizelerde yarım kafiye vardır.
Zengin Kafiye
İkiden fazla ses benzerliğine dayanan kafiyedir.
Her tarafta yükseklik her tarafta ıssızlık
Yalnız arabacının dudağında bir ıslık
dizelerinde dize sonlarındaki “lık” sesleri ikiden fazla olduğundan zengin kafiye oluşturmuştur.
Bazı dizelerde dizelerden birinin sonundaki sözcüğün tamamı diğerinin sonundaki sözcüğün sesleri arasında bulunabilir. Buna tunç kafiye denir. Tunç kafiye zengin kafiyenin bir çeşididir.
Ay geçer yıl geçer uzarsa ara
Giyin kara libas yaslan duvara
dizelerinde birinci dizenin sonundaki “ara” sözü ikinci dizenin sonundaki “duvara” sözünün sesleri içindedir; yani tunç kafiye oluşturmuştur.
Cinaslı Kafiye
Yazılışları aynı anlamları arasında hiçbir ilgi bulunmayan sözcüklerin dize sonlarında kullanılmasıyla oluşan kafiyedir.
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç
dizelerinde sonda bulunan “geç” sözcüklerinin sesleri aynıdır. Ancak birincisi “erken” sözünün karşıtı diğeri ise “geçmek” fiilinin emir çekimidir. Dolayısıyla anlamları arasında hiçbir ilgi yoktur; cinaslı kafiye oluşturmuştur.
REDİF
Dize sonlarında aynı sözcüklerin ya da aynı ses ve görevdeki eklerin kullanılmasıyla oluşur. Bu daima kafiyeden sonra gelir. Hatta bazen dize sonunda kafiye hiç bulunmaz ses benzerliği redifle sağlanır.
Bu ıslıkla uzayan dönen kıvrılan yollar
Uykuya varmış gibi görünen yılan yollar
dizelerinde “yollar” sözü iki dizede de kullanılmış; dolayısıyla redif olmuştur. Ondan önceki “kıvrılan” ve “yılan” sözcüklerindeki “ılan” sesleri ortak olduğundan zengin kafiye oluşmuştur.
Ey köyleri hududa bağlayan yaslı yollar
Dönmeyen yolculara ağlayan yaslı yollar
dizelerinde “yaslı yollar” sözcükleri aynı olduğundan rediftir “bağlayan” ve “ağlayan” sözcüklerinde ise “bağla-" “ağla-" sözcüklerindeki “-an” ekleri sıfat-fiildir. Hem sesleri hem görevleri aynı olan bu ekler “y” kaynaştırma harfleriyle beraber redif olur.
Bazen dize sonlarındaki eklerin sesleri aynı görevleri farklı olabilir; bunlar redif sanılmamalıdır.
Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı
Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı
dizelerinin sonundaki “bucağı” ve “ocağı” sözcüklerindeki “ı” eklerinin görevleri farklıdır. Birincide iyelik eki olan bu ek diğerinde hal ekidir dolayısıyla redif oluşturmamıştır “cağı” sesleri zengin kafiye oluşturmuştur.
KAFİYE ÖRGÜSÜ
Dörtlüklerde birbiriyle kafiyeli dizeler değişik şekillerde dizilir. Bu dizilişe kafiye örgüsü denir. Üç grupta incelenir.
1. Çapraz Kafiye
Dörtlüğün birinciyle üçüncü ikinciyle dördüncü dizelerinin kendi arasında kafiyeli olmasıdır. Aşağıdaki şiirin birbiriyle kafiyeli dizelerini aynı sembolle gösterirsek daha kolay anlaşılır:
Bağından her güzel bir gül seçerdi T.K. Redif ____ a
Bundan mı sarardın soldun ey gönül T.K. Redif ____ b
Kadınlar geçerdi kızlar geçerdi T.K. Redif ____ a
Bir zaman aşk için yoldun ey gönül T.K. Redif ____ b
Görüldüğü gibi dörtlükte birinci dizeyle üçüncü dize ikinci dizeyle dördüncü dize kafiyelidir. Bu çapraz kafiye düzeni demektir.
2. Düz Kafiye
Dörtlüğün birinci dizesiyle ikinci üçüncü dizesiyle dördüncü dizelerinin kendi arasında kafiyeli olmasıdır.
HTML Kodu:
Nice günler bu şeametli ölüm T.K.____ a
Oldu çok kimseye bir gizli düğüm T.K.____a
Nice günler bakarak dalgalara T.K. Redif ____b
Dediler: “Uğradı Leyla nazara T.K. Redif ____b
3. Sarma Kafiye
Dörtlüğün birinciyle dördüncü ikinciyle üçüncü dizelerinin kafiyeli olmasıdır.
Kod:
En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü T.K____a
Titrek elleriyle gererken yayı T.K. Redif____b
Her yandan bir merak sardı alayı T.K. Redif____b
Ok uçtu hedefin kalbine düştü T.K.____a
Bu tür bir kafiyelenme Halk şiiri ve Divan şiirinde görülmez Halk şiirinde koşma tipi kafiye mani tipi kafiye gibi kafiye örgüleri vardır. Divan şiirinde ise gazel mesnevi rübai tipi kafiyelenme görülür
Yarım Kafiye
Dize sonlarında tek ses benzeşiyorsa yarım kafiye oluşur.
Yandırdın gönlümü aldın keman kaş
Gösterdin zülfünü eyledin bir hoş
dizelerinde sonda bulunan “kaş” ve “hoş” sözcüklerinin sonundaki “ş” sesleri yani tek ses benzeşiyor; öyleyse burada yarım kafiye vardır.
Tam Kafiye
Dize sonlarında iki ses benzeşiyorsa tam kafiye kullanılmıştır.
Ürperme veren hayale sık sık
Her bir kapıdan giren karanlık
Çok belli ayak sesinden artık
dizelerinin sonunda kullanılan altı çizili “ık” sesleri iki sesten oluştuğundan tam kafiye oluşturmuştur.
Bazen dize sonunda uzun okunan tek ünlü benzerliği olabilir. Arapça ve Farsça sözcüklerde görülen uzun ünlüler iki ses değeri taşır. Yani tam kafiye oluşturur.
Bir mısra işittim yine ey şah-ı dilarâ
Bir hoşça da bilmem ne demek istedi ammâ
dizelerinde altı çizili “â” sesi iki ses değeri taşıdığından beyitte tam kafiye kullanılmıştır.
Sakin koyu şen cepheli kasrıyla Küçüksu
Ardında yatan semtinin ormanları kuytu
dizelerinde ise dize sonlarındaki “u” sesleri uzun olmadığından yani tek ses değeri taşıdığından dizelerde yarım kafiye vardır.
Zengin Kafiye
İkiden fazla ses benzerliğine dayanan kafiyedir.
Her tarafta yükseklik her tarafta ıssızlık
Yalnız arabacının dudağında bir ıslık
dizelerinde dize sonlarındaki “lık” sesleri ikiden fazla olduğundan zengin kafiye oluşturmuştur.
Bazı dizelerde dizelerden birinin sonundaki sözcüğün tamamı diğerinin sonundaki sözcüğün sesleri arasında bulunabilir. Buna tunç kafiye denir. Tunç kafiye zengin kafiyenin bir çeşididir.
Ay geçer yıl geçer uzarsa ara
Giyin kara libas yaslan duvara
dizelerinde birinci dizenin sonundaki “ara” sözü ikinci dizenin sonundaki “duvara” sözünün sesleri içindedir; yani tunç kafiye oluşturmuştur.
Cinaslı Kafiye
Yazılışları aynı anlamları arasında hiçbir ilgi bulunmayan sözcüklerin dize sonlarında kullanılmasıyla oluşan kafiyedir.
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç
dizelerinde sonda bulunan “geç” sözcüklerinin sesleri aynıdır. Ancak birincisi “erken” sözünün karşıtı diğeri ise “geçmek” fiilinin emir çekimidir. Dolayısıyla anlamları arasında hiçbir ilgi yoktur; cinaslı kafiye oluşturmuştur.
REDİF
Dize sonlarında aynı sözcüklerin ya da aynı ses ve görevdeki eklerin kullanılmasıyla oluşur. Bu daima kafiyeden sonra gelir. Hatta bazen dize sonunda kafiye hiç bulunmaz ses benzerliği redifle sağlanır.
Bu ıslıkla uzayan dönen kıvrılan yollar
Uykuya varmış gibi görünen yılan yollar
dizelerinde “yollar” sözü iki dizede de kullanılmış; dolayısıyla redif olmuştur. Ondan önceki “kıvrılan” ve “yılan” sözcüklerindeki “ılan” sesleri ortak olduğundan zengin kafiye oluşmuştur.
Ey köyleri hududa bağlayan yaslı yollar
Dönmeyen yolculara ağlayan yaslı yollar
dizelerinde “yaslı yollar” sözcükleri aynı olduğundan rediftir “bağlayan” ve “ağlayan” sözcüklerinde ise “bağla-" “ağla-" sözcüklerindeki “-an” ekleri sıfat-fiildir. Hem sesleri hem görevleri aynı olan bu ekler “y” kaynaştırma harfleriyle beraber redif olur.
Bazen dize sonlarındaki eklerin sesleri aynı görevleri farklı olabilir; bunlar redif sanılmamalıdır.
Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı
Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı
dizelerinin sonundaki “bucağı” ve “ocağı” sözcüklerindeki “ı” eklerinin görevleri farklıdır. Birincide iyelik eki olan bu ek diğerinde hal ekidir dolayısıyla redif oluşturmamıştır “cağı” sesleri zengin kafiye oluşturmuştur.
KAFİYE ÖRGÜSÜ
Dörtlüklerde birbiriyle kafiyeli dizeler değişik şekillerde dizilir. Bu dizilişe kafiye örgüsü denir. Üç grupta incelenir.
1. Çapraz Kafiye
Dörtlüğün birinciyle üçüncü ikinciyle dördüncü dizelerinin kendi arasında kafiyeli olmasıdır. Aşağıdaki şiirin birbiriyle kafiyeli dizelerini aynı sembolle gösterirsek daha kolay anlaşılır:
Bağından her güzel bir gül seçerdi T.K. Redif ____ a
Bundan mı sarardın soldun ey gönül T.K. Redif ____ b
Kadınlar geçerdi kızlar geçerdi T.K. Redif ____ a
Bir zaman aşk için yoldun ey gönül T.K. Redif ____ b
Görüldüğü gibi dörtlükte birinci dizeyle üçüncü dize ikinci dizeyle dördüncü dize kafiyelidir. Bu çapraz kafiye düzeni demektir.
2. Düz Kafiye
Dörtlüğün birinci dizesiyle ikinci üçüncü dizesiyle dördüncü dizelerinin kendi arasında kafiyeli olmasıdır.
HTML Kodu:
Nice günler bu şeametli ölüm T.K.____ a
Oldu çok kimseye bir gizli düğüm T.K.____a
Nice günler bakarak dalgalara T.K. Redif ____b
Dediler: “Uğradı Leyla nazara T.K. Redif ____b
3. Sarma Kafiye
Dörtlüğün birinciyle dördüncü ikinciyle üçüncü dizelerinin kafiyeli olmasıdır.
Kod:
En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü T.K____a
Titrek elleriyle gererken yayı T.K. Redif____b
Her yandan bir merak sardı alayı T.K. Redif____b
Ok uçtu hedefin kalbine düştü T.K.____a
Bu tür bir kafiyelenme Halk şiiri ve Divan şiirinde görülmez Halk şiirinde koşma tipi kafiye mani tipi kafiye gibi kafiye örgüleri vardır. Divan şiirinde ise gazel mesnevi rübai tipi kafiyelenme görülür
afiye nedir – Kafiye çeşitleri
Kafiye: Mısra sonlarında, farklı kelimelerdeki ses (harf) benzerliğine kafiye denir. Kafiyenin oluşabilmesi için mısra sonundaki kelimelerde şu özellikeleri
aramak gerekir:
a) Ses benzerliği olan kelimelerin farklı kelimeler olması gerekir.
b) Ses benzerliği olan kelimelerin yazımının aynı olması gerekir.
Altın da bir pula olur mu kabil
Ehli ile konuş olasın ehil
Cahille konuşma olursun cahil
Kişi ayarından düşer mi düşer
Yukarıdaki şiirde “il” seslerinde kafiye vardır. Ses benzerliğindeki seslerde, ses sayısının artmasına göre kafiye çeşitli kısımlara ayrılır:
a) Yarım Kafiye : Mısra sonlarında tek ses benzeşmesine dayanan kafiye türüdür. Aslında, bu benzeşmenin sessiz harflerde olması gerekir. Halk edebiyatında yarım kafiye çok kullanılmıştır.
Mehmed’im sevinin başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin eve dönsek de
b) Tam Kafiye : Mısra sonlarında iki sesin benzeşmesine dayanan kafiye türüdür.
Nasihatim sana: Herzeyle iştigali bırak
Adamlığın yolu nerdense bul da girmeye bak
c) Zengin Kafiye : Mısra sonlarında üç ve daha fazla sesin benzeşmesiyle meydana gelen kafiye çeşididir.
Her şey akar su, tarih, yıldız, insan ve fikir
Oluklar çift, birinden nur akar birinden kir
Not (1) Kafiye olan sesli harflerin üzerinde uzatma işareti “^” varsa, bu sesliler tek ses değil iki ses olarak kabul edilir ve buna göre de kafiye türü değişir.
Mesela İstiklaâl Marşı’nın yedinci kıtasındaki
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şühedâ
Cânı cananı bütün varımı alsın da Hüdâ
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ
“da” seslerinde tam değil, zengin kafiye vardır.
Not (2) Tunç kafiye olarak adlandırılan kafiye türünü bazı edebiyatçılar kabul ederken, bazıları da kabul etmez. Bu sebeple Tunç kafiye kimi kitaplarda anlatılırken kimi kitaplarda hiç değinilmez. Fakat çoğu edebiyatçı bunu farklı bir kafiye türü olarak kabul etmez ve Zengin kafiyeye dahil eder. Farklı bir kafiye türü olmadığını kabul etmemekle birlikte bu kafiyenin de tanımını bilmekte yarar var:
Tunç Kafiye : En az üç sesten oluşan bir ya da daha çok kelimenin diğer mısraların içinde geçmesiyle oluşan kafiye türü olarak tanımlanır.
Mesela:
İnsan bu, su misali kıvrım kıvrım akar ya
Bir yanda akan benim öbür yanda sakarya
mısralarında bu özellik görülebilmekte ama zengin kafiyeden bir farkı olmadığı açık..
d) Cinaslı Kafiye : Okunuşları ve yazlışları aynı ancak anlamları farklı olan kelimelerle yapılan kafiye çeşididir. Tunç kafiye sesteş kelimelerle yapılır.
Niçin kondun a bülbül
Dalımdaki asmaya
Ben yarimden vazgeçmem
Götürseler asmaya
Yukarıdaki şiirde, ikinci mısrada asma kelimesi “üzüm veren bir bitki”; dördüncü mısrada ise “öldürmek” anlamında kullanılmıştır.