Cevap :
ddevamını buradan bakabilirsin çünkü sığmıyor:http://www.masal.biz/yaban-kugulari-masali-259.html
Uzaklarda, çok uzaklarda, hani bizim buralara kış gelirken kırlangıçların göç ettikleri ülkelerde, on bir oğlu ve Elise adlı bir kızı olan bir kral yaşarmış. On bir erkek kardeş, yani prensler, okula göğüslerinde nişanları ve bellerinde kılıçlarıyla giderlermiş. Altın tahtalara elmas kalemlerle yazı yazarlar, her şeyi güzelce öğrenir ezberlerlermiş. insan onları dinlerken, prens olduklarını hemen anlarmış. Kız kardeşleri Elise ise, aynadan yapılmış küçük bir iskemlede otururmuş, onun da, bütün krallığın yarısına bedel, resimli bir kitabı varmış.
Çocuklar mutluluk içinde yaşayıp gidiyorlarmış, ama ne yazık ki, bu hep böyle sürüp gitmemiş.
Ülkenin kralı olan babaları, zavallı çocukları hiç sevmeyen, kötü kalpli bir kraliçeyle evlenmiş. Çocuklar üvey annelerinin kendilerini sevmediğini daha ilk günden anlamışlar. Günlerden bir gün Sarayda büyük bir şenlik verilmiş. Fakat çocuklar ortaya getirilen pastalardan, elmalı keklerden her zamanki gibi dilediklerince yiyememişler, kraliçe onlara pasta niyetine sadece bir fincan kum vermiş ve oynamalarını söylemiş.
Sonraki hafta küçük Elise’yi köydeki bir çiftçi ailesinin yanına yollamış; çok geçmemiş, kralın kafasına zavallı prensler hakkında öyle kötü şeyler sokmuş, onları öyle kötülemiş ki, kral artık oğullarıyla da hiç ilgilenmez olmuş.
Prenslere, “Uçun gidin uzaklara, başınızın çaresine bakın!” demiş hain kraliçe. “Ötmeyen, sesi çıkmayan kocaman kuşlar olun, çekin gidin buradan.” Ama yapmak istediği kötülükte dilediği kadar başarılı olamamış: Prensler on bir tane güzel yaban kuğusu olmuşlar. Acayip çığlıklar atarak sarayın pencerelerinden dışarı uçup parkın üzerinden geçerek doğruca ormana gitmişler.