Cevap :


Gemilerde Talim Var

Gemilerde talim var
Bahriyeli yarim var
O da gitti sefere
Ne talihsiz başım var

Hani benim Recebim
Sarı lira vereceğim
Almazsan karakola gideceğim

Gemi gelir yanaşır
İçi dolu çamaşır
(İstanbul'un kızları)
Benim yarim çok güzel
(Recep diye ağlaşır)
Gören gözler kamaşır

Hani benim Recebim
Sarı lira vereceğim
Almazsan karakola gideceğim

Gemi gelir yan verir
İskeleye şan verir
Şu İstanbul kızları
Koca diye can verir

Hani benim Recebim
Sarı lira vereceğim
Almazsan karakola gideceğim

Mavi giyme tanırlar
Seni yolcu sanırlar
Geçme kapım önünden
Seni benden alırlar

Hani benim Recebim
Sarı lira vereceğim
Almazsan karakola gideceğim


HİKAYE: Efendiiim;geliniz sizinle hep beraber Görele'nin şipşirin bir beldesi olan Çavuşlu'ya giderek biri ufuk turu atalım,ufkumuz açılasın...Çavuşlu sağlık ocağının üst tarafında bulunan yerleşim alanına Cami yanı mahallesi derler.Bu mahallede dünyaya gelen Hasan Oğlullarından,1882 doğumlu,dillere destan Recep ÖZTÜRK doğar.Büyür,gelişir asker ocağına gider bahriyeli olarak.1900 lu yılların başında İstanbul Kasımpaşa bahriye kışlasına duhul eder.Uzun boylu,cazip,bilhassa gören kızları etkileyici ve peşinden koşturan,bunun yanında güçlü olan Recep,kendini üstlerine ispatlayıp,bahriye çavuşu olarak KOMOTOR gemisinde vatani vazifesini ifa etmeye başlar.Recep Çavuş fiziken çok alımlı,güzel yaratılmıştır.İstanbul kızları recep Çavuş'un yüzüne bakmaktan doyum alamazlar.12 sene muazzaf asker(çavuş) olarak görev yapmış,amiral gemisinde hizmet ettiğinden de pek çok denizlere açılmış,görevini şerefle yad etmiştir.Recep'i görüpte aşık olan İstanbul kızlarına,Amiral'in saray eğitimi almış kültürlü kızıda tutulmuş O'na çıldırasıya aşık olmuştur.Memleket harp içindedir.Savaştıkları düşman donanmasının paraloasını zor bir hal öğrenip,komodor gemisine makyaj yapmak sureti ile,düşman donanması arasına casus olarak girip,düşman donanmasını orada imha etmeye muavvfak oluyorlar.Sultan ABDÜLHAMİT Hz.lerini yurt dışına kaçıran Recep ve arkadaşlarıdır.Saymakla yetiremeyeceğimiz kadar da kahramanlıkları mevcuttur. 


Amiral'in kültürlü ve güzel kızı Recep'in peşini bırakmamaya kararlıdır.Bugün dillere destan yıllarca radyo ve tv.lerde okunana ve okunmaya devam eden ve bir şarkı klasiği olan bu eseri bilmeyenimiz yoktur sanıyorum.Ama Recep'in bir Görele yiğidi olduğunu bilmeyense çoktur. 
12 sene muazzaf askerlik görevini ikmal eden Recep Çavuş:Amiralin kızını almadan Çavuşlu'ya evine döner.Döner dönmesine ama kızın aşkı dahada çok alevlenir.Amiral'in güzel kızı o günün şartlarında Kasımpaşa'dan yola revan olur ve Görele'ye gelir.Recep ile evlenmek üzere geldiğini söyler.Görele'de kimseler,özellikle Recep'in kardeşleri Ömer ve Azmi kızın Recep ile görüşmesini engellerler.Kız Çavuşlu'ya gidemez bu sebepten.Çünkü Recep zaten evli ve çocukları olan biridir Çavuşlu'da. 
Recep çavuş mütavazı hayatını idame ettirirken hastalanır ve bugün adına muhtemelen bağırsak kanseri dediğimiz o günün tabiri ile ince hastalıktan dolayı hayatını kaybeder.Üsküdar sırtlarına Karacaahmet mezarlığında toprağa defnedilir.

gemilerde tamım varken daha iyi bir gündü ama mutsuz olan çocuk karedenizde gemilerin battı deyince haha dedi